Gezi parkı direnişine katıldığı için polis kurşunu ile vurularak katledilen Ethem Sarısülük'in ailesi ile bu direniş sırasında çocukları gözaltına alınan ve tutuklanan aileler Ankara Adliyesi'nin önünde basın açıklaması yaptı. Aileler açıklamadan sonra, "Çocuklarımızı bırakın ya da bizi de tutuklayın zira ben de orada çocuğumun yanındaydım-olmaya devam edeceğim" içerikli dilekçeler ile kendilerini ihbar etti. 

Gezi parkı eylemlerinin ilk günlerinde polis kurşunuyla katledilen Ethem Sarısülük'ün ailesi ile gözaltına alınıp tutuklanan kişilerin aileleri Ankara Adliyesi'ne giderek Savcılığa "Çocuklarımızı bırakın ya da bizi de tutuklayın zira ben de orada çocuğumun yanındaydım-olmaya devam edeceğim" içerikli dilekçe vererek, kendilerini ihbar etti. Adliye önüne gelen aileler, "Katil devlet hesap verecek", "Ethem yoldaş ölümsüzdür", "Anaların öfkesi katilleri boğacak" sloganı attı. Ayrıca "Ethem yoldaş ölümsüzdür" dövizleri açan kitle, Sarısülük'ün fotoğrafını yüzlerine taktı. Savcılığa dilekçe verilmeden önce açıklama yapan Ethem Sarısülük'ün ağabeyi Mustafa Sarısülük, katillerin korunduğunu ve ödüllendirildiğini belirterek, "Halkın çocuklarını öldürenler katilleri korumaya devam etsin. Biz çapulcular halkın gücü ile hesap soracağız. Annelerimizi, babalarımızı ve tüm halkımızı mücadeleye çağırıyoruz. Bu hukuksuzluğa, adaletsizliğe ve zorbalığa dur demek için bütün halkımızı karşı durmaya çağırıyoruz" dedi. 

Sarısülük'ten sonra konuşan aile avukatı Kazım Bayraktar, bilirkişi raporları ve tanıkların ifadeleri ile otopsi raporlarının mahkeme kararının gerekçesinde yer almadığını belirterek, "Fakat ekip amiri tanık olarak dinleniyor. Katil polis Ethem'i vurduktan sonra kaçıyor. Katili tutuklayın" dedi. Bayraktar'dan sonra söz alan Sarısülük'ün annesi Sayfi Sarısülük ise, bir evladını kaybettiğini bunun yanında binlerce evladının olduğunu dile getirerek, "İçerdeki yavrularımızı serbest bırakın. Katili yakalayın" dedi. Öte yandan Sivas Madımak Oteli'nde yakınlarını kaybeden aileler de gerçek katillerin bir an önce yakalanmasını istedi. 

Açıklamanın ardından hazırlanan dilekçeler Cumhuriyet Savcılığı'na verildi.