KCK Emekçiler Komitesi'nden 1 Mayıs açıklaması
KCK Emekçiler Komitesi 1 Mayıs İşçi Bayramını yaptığı yazılı açıklama ile kutladı.
KCK Emekçiler Komitesi 1 Mayıs İşçi Bayramını yaptığı yazılı açıklama ile kutladı.
1 Mayıs İşçi Bayramına ilişkin açıklamada bulunan Koma Civaken Kürdistan (KCK) Emekçiler Komitesi, devletçi uygarlık güçleri tarafından başta idam edilen dört işçi lideri olmak üzere, emek mücadelesinde yaşamını yitiren demokratik uygarlık şehitlerini 2015 yılının 1 Mayıs’ı vesilesiyle anarken, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın demokratik ulus perspektifiyle demokratik sosyalizmi yaşatacaklarını kaydetti.
1886 yılında Amerika’da yaşanan işçi grevlerinden ve 1887’de idam edilen 4 işçi liderinden önce 40 bin işçiyle 8 Mart 1857 yılında grev başlatan işçi kadınların direnişi olduğu belirtilen açıklamada, ilk emek mücadele bilincinin, örgütlülüğünün kadın tarafından geliştirdiği tespitinin yanlış olmadığı belirtildi.
‘KAPİTALİZM VAHŞETİNDEN HİÇBİR ŞEY KAYBETMEMİŞTİR’
1977 1 Mayıs’ında Taksim’de işçilerin katledilmesinin, Soma faciasında yaşamını yitiren 301 madencinin arada geçen 130 yıllık zamana rağmen kapitalizmin vahşetinden, insan yakıcılığından, anti toplum ve anti ekonomiğinden bir şeyler kaybetmediğini belirten Komite, zaman ve coğrafya her ne kadar farklı olsa da bedel ödeyenlerin emekçiler olduğuna vurgu yapıldı.
Açıklamada devamla, “Kapilatist modernite iktidarcılığını, toplumcu olmayan kar birikimini daha da incelterek emekçilerin ve toplumun kılcal damarlarına sirayet etmeye çalışmaktadır. 1 Mayıs Emekçi Bayramını sadece sendikal mücadelenin sosyal hakları bağlamında taleplerinin haykırıldığı bir gün değildir. Dolayısıyla sorun salt işveren-işçi, eşit işe-eşit ücret, sendikalaşma vb. değildir. Sorun emek mücadelesinde yaşamını yitiren emekçi yoldaşlarımızın ideallerin gerçekleştirerek, özgür emek kavramlaştırılması doğrultusunda demokratik toplum-demokratik sosyalizm bayraktarlığını yapıp-yapmama sorunudur. 1857 ve 1886 yıllarındaki emekçi direnişlerinin kolektifleşen emeğin, sınıf bilincinin gelişerek toplumsallaşmasının ilk adımlarıdır, ancak emeğin mücadele tarihi iktidarcı-devletçi uygarlığın oluşumuyla başladığı bilenen bir gerçek olduğu unutulmamalı. Özelde kapitalist sistemin genelde de devletçi uygarlığın özelleştirdiği her şey gibi, politik içeriğinden boşaltılan 1 Mayıs’ı ruhuna uygun, verilen bedellere bağlılığın gereği olarak cins ve emek sömürüsüne karşı örgütlenerek toplumsal emeğin özgürlük bilinci ile politik içeriğinin kazandırma görevi ile karşı karşıyayız” ifadeleri yer aldı.
‘ALTERNATİN DEMOKRATİM MODERNİTEDİR’
KCK Emekçiler Komitesi açıklamasında şunlar belirtildi:
“Günümüzde bu görevi yerine getiren, yerine getirirken de çağın koşullarını dikkate alan, kapitalist moderniteyi yeniden yorumlayan ezilen, ötekileştirilen, kadın öncülüğünü ve özgürlüğünü başat gören, bütün toplumsal kesimleri farklılıkları içerisinde birlik esprisiyle emeğin bütünlüğü mücadelesinde demokratik sosyalizm bayraktarlığında, enternasyonalist ruhla özgürlüğe taşıyan PKK ve önderlik gerçekliğidir.”
Komite, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın kapitalist moderniteye karşı demokratik modernite alternatifiyle 1 Mayıs tarihselliğini güncelle birleştirerek emek kavramını, emek değer teorisini, ekonomi kavramını, işçiyi yeniden yorumlayarak kapitalist hegomonyacılığın ideolojik politik argümanlarını çürüttüğünü kaydetti.
Emeği sadece iş yerinde ve işçinin 8 saatlik çalışmasıyla sınırlandırmak kapitalizmin tuzağına ve yedeğine düşmekten başka bir şeyin olmayacağı ifade eden Komite, iktidar elitleri dışındaki toplumun bütün kesimlerinin aldığı nefesten, hayatta kalma mücadelesine yaşamın her alanında insanca yaşama duygusuyla yüreği çarpan bütün insanların çabalarını emek olarak değerlendirdiklerini dile getirdi.
‘DEMOKRATİK TOPLUM ÖZGÜRLEŞEN EMEKTİR’
Böylesi emeği bilince dönüştürme yolunun, 1 Mayıs’ın tarihsel misyonunun güncelleştirilmesi ve etik-politik muhtevaya kavuşturulmasının yolunun demokratik sosyalizmde ısrar etmekten geçtiğini kaydeden Komite, devamla şunları belirtti: “Zira özgür emeğin, eşitliğin ve adaletin yegane sistemi demokratik sosyalizmdir. Demokratikleşen toplum özgürleşen emektir. Özgürleşen emek kollektifleşen toplum bilincidir. Kobane’de, Şengal’de, Kerkük’de ve dünyanın farklı coğrafyalarında iktidarcı-devletçi zihniyete karşı elde edilen başarı bu bilincin ürünüdür.”
‘HER YERDE MİLİTANLIK GÖREVİ ÜSTLENMELİ’
Kapitalist egemenlerin bölge halklarına ateşten bir gömlek giydirerek DAİŞ denilen cehennem zebanilerini başta Kürtler olmak üzere tüm halkların ve kadınların üzerine saldırttıklarını ifade eden Komite, toplumun tarihsel görevlerini hatırlayarak yaşamın her alanında militanlık görevini üstlenmek gerektiğine dikkat çekti. Komite, Ortadoğu ve özellikle de Kürdistan coğrafyasında kapitalizmin farklı yöntemlerle gerçekleştirdiği sömürgeciliğe karşı her yönüyle direnişin içinde olması gereken gençliğin, emek mücadelesinde öncülük rolünü oynaması gerektiği vurgusu yapıldı.