KESK: Yaşanan TİS değil Tekli Satış Sözleşmesi!
KESK: Yaşanan TİS değil Tekli Satış Sözleşmesi!
KESK: Yaşanan TİS değil Tekli Satış Sözleşmesi!
KESK Genel Başkanı Lami Özgen, Toplu İş Sözleşmesi’nin (TİS) “Tekli Satış Sözleşmesi” olarak AKP ve hükümet sendikası Memur-Sen’in gizli mutabakatla sonuçlanmasına karşı mücadelelerinin ve hukuki girişimlerinin süreceğinin altını çizdi. Kültür Sanat-Sen ise Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na giderek hukuki süreci işletecek.
KESK, toplu sözleşme takvimine göre Hakem Kurulu süreci hariç 21 Ağustos’a kadar sürmesi planlanan görüşmelerin AKP ve Memur-Sen arasındaki pazarlık sonucu mutabakatla sonuçlanmasına ilişkin Mülkiyeliler Birliği'nde basın toplantısı yaptı. KESK Genel Başkanı Lami Özgen, kamu emekçilerinin yüzlerce talebinin olduğu 2014-2015 yılları Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinin baştan sona ibretlik olduğunu belirterek, TİS, hükümet gölgesinde büyüyen Memur-Sen'in, sarı sendikacılık tarihine geçecek şekilde, Bayram arifesinde, yangından mal kaçırırcasına, hükümetle uzlaşmasıyla sonuçlandığını söyledi.
4688 sayılı yasa gereği TİS sürecinin, Ağustos ayının ilk iş günü başladığını, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu süreci dâhil olmak üzere 31 Ağustos itibariyle sona erdiğini dile getiren Özgen, “Nitekim bu yıl TİS sürecinin ilk günü TİS görüşme takvimi belirlenmiştir. Hizmet kolları ve genel taleplerin ele alınması, hükümetin teklifini sunması ve mutabakat sağlanıp sağlanmaması konusunda son gün olarak 21 Ağustos belirlenmiştir. Takvim ve gündem basına ve kamuoyuna da açıklanmıştı. Bu takvimde 7 Ağustos 2013 tarihi için herhangi bir görüşme yoktu ve o gün saat 13.00'de resmi tatil başlıyordu. Buna rağmen 7 Ağustos günü saat 12.05'te telefonla aranarak ‘yeni bir durum var’ denilerek toplantıya çağrıldım. Toplantı için heyetimiz yola çıktığı sıralarda televizyonlarda TİS için uzlaşma sağlandığı şeklinde alt yazı geçiyordu! Toplantı başlamadan bakana bu durum hatırlattığımda ‘Doğrudur, Memur-Sen yetkilileriyle sabaha kadar çalıştık, uzlaşma sağladık. İmzalar atılacak’ dedi. Ancak imzalar biz olmadan ve Devlet Personel Başkanlığı'nın da resmi yazısıyla itiraf ettiği gibi saat 12.30'da atılmış. Nitekim bu kirli uzlaşma kamuoyuna resmi tatil başladığında saat 13.39'da ilan edilmiştir” dedi.
‘TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ DEĞİL TEKLİ SATIŞ SÖZLEŞMESİ’
2012 yılında toplu görüşme mekanizması sonlandırılarak TİS'le ilgili 4688 sayılı yasada değişiklikler yapıldığını hatırlatan Özgen, “Ancak değişikliklerle toplu görüşmenin adı kalksa da özünün korunduğuna ilişkin sert eleştirilerimiz oldu. İtirazımızın ve karşı çıkışımızın ne kadar haklı olduğu bugün açıkça anlaşılmıştır. Yasada en çok üyeye sahip üç konfederasyonun TİS'e katılacağı tarif edilmesine karşın süreç, Memur-Sen ile resmi ve gayri resmi görüşmeler halinde götürülmüş ve sonlandırılmıştır. Özcesi toplu değil tekli, iş sözleşmesi değil, satış sözleşmesi yapılmıştır” diye konuştu.
Hükümet ve Memur Sen’in mutabakatı başarıymış gibi sunmasının da gerçeği yansıtmadığını söyleyen Özgen,”işin aslı hiç de öyle değil. Mutabakata göre; 2014 yılı için taban aylığa 175 TL artış yapılmıştır. 175 TL brüt artış olup Ocak 2014'te 123 TL olarak maaşlara yansıyacaktır. En düşük maaş alan kamu emekçisi Eylül 2014'te vergi dilimine girdiğinde bu miktar 116'TL'ye kadar düşecektir. Taban aylığa artış yapılmasına yönelik bir itirazımız yok. Aksine talebimiz kabul edilseydi, taban aylık 2.340 TL olacak ve tüm kamu emekçilerinin yanı sıra emekliler de enflasyon karşısında ezilmemiş olacaktı. Oysa Memur-Sen-AKP ittifakında taban aylığa yapılan zam oranı bir aldatmacadan ibaret kalmıştır” diye konuştu.
HÜKÜMET SENDİKASI
Lami Özgen, Memur Sen’in Hükümet’in 6 Ağustos’ta önerdiği yüzde 3+3’lük teklife “bu teklif memurları sokağa davet etmektir” diyerek karşı çıktığını da hatırlattı. Uzlaşmada öngörülen artışın bu teklifin altına imza atmak anlamına geldiğini belirterek, “bir zorlama ile mi imza attılar yoksa yakınlaşmakta olan seçimlere yönelik vaatler mi verildi, bilemiyoruz. Zaman bunu da ortaya çıkaracaktır. Ancak şu kesindir ki, Memur-Sen diyet ödemeye devam ediyor. Memur-Sen, hükümet sendikası olduğunu tescillemiştir” ifadelerinde bulundu.
‘MEMUR-SEN ENFLASYON ALTINDAKİ ARTIŞA FİT’
Mutabakata göre 2014 yılında enflasyon ne olursa olsun maaşlara ek farkın yansıtılmayacağını dile getiren Özgen, ancak toplu görüşmelerde bile enflasyon farkının yansıtıldığını kaydetti. Memur-Sen’in bunun vebali altında kalacağını, kamu emekçilerine er ya da geç hesap vereceğini söyleyen Özgen, “Merkez Bankası enflasyonun 2014 yılı sonu için, orta noktası yüzde 5 olmak üzere yüzde 3,3 ile yüzde 6,7 aralığında gerçekleşeceğini tahmin etmiştir. Aynı Merkez Bankası'nın 2013 yıl sonu enflasyon tahminini şimdiden 0.9 puan yukarıya çektiğini hatırlatmakta fayda var. 2013 Temmuz ayı itibariyle yıllık enflasyon yüzde 8,8'dir. Yapılan zam oranının 2014 yılı enflasyon altında kalacağını tahmin etmek için dört işlemi bilmek yeterlidir, kâhin olmaya gerek yok! Şimdiye kadar rakamlarla oynayan ve ekonomide pembe tablo çizen AKP iken şimdi buna Memur-Sen de eklenmiş oldu. Enflasyonun altında bir artışa Memur-Sen fit olmuştur” dedi.
AKP VE MEMUR-SEN’İN EĞİTİME BAKIŞI
Öğretmenlere yapılan 75'şer liralık eğitim öğretim tazminatının, 666 sayılı KHK ile ortaya çıkan mağduriyeti gidermediğini ifade eden Özgen, devamla şunları dile getirdi: “Ek ödemeler emekliliğe dahil edilmediği gibi, öğretmenlere yapılan sembolik artış dışında, diğer tüm kamu emekçilerinin ek ödemelerine 2014 yılı için sıfır zam yapılmıştır. Bu durum ısrarla gizlenmek istenmektedir. Öğretmenler için ek göstergenin 3 bin 600'e çıkarılması talebimiz kabul edilmiş olsaydı, en azından öğretmenler açısından emeklilik dönemi de dahil, bir haksızlık giderilmiş olacaktı. Ancak AKP-Memur-Sen ‘kutsal’ ittifakında bu talebimiz gündeme bile alınmamıştır. Akademisyenlerin ek ödemelerinin artırılmamış olması AKP ve Memur-Sen'in üniversitelerimize bakışlarında da nasıl ortaklaştıklarını göstermiştir.”
‘KAMU EMEKÇİLERİ AKP VE MEMUR-SEN’LE KARŞI KARŞIYA’
Özgen, Memur-Sen’in 4/C'lilere ilişkin yer yer kadro talebinde bulunsa da bunda samimi olmadığını mutabakatla kanıtladığını belirterek, “Memur-Sen ve hükümet el ele vererek 4/C ‘lilere ölümü gösterip sıtmaya razı etmek için seferber olmuştur. Bir kez daha ifade etmek isterim ki, 4/C'li kamu emekçileri kadroya alınmadan yaşanan mağduriyet giderilmeyecektir” diye ifade etti.
‘MEMUR-SEN KAMU EMEKÇİLERİNİ SATMIŞTIR’
“AKP-Memur-Sen mutabakatında 2015 yılı için yüzde 3+3 artış ve varsa enflasyon farkının ödenmesi kararlaştırılmıştır” diyen Özgen, şunları ifade etti: “Her iki taraf da bunu toplamda yüzde 6 olarak sunmaktadır. Burada da bir yanıltma, kandırmaca vardır. Şöyle ki; 100 TL alan bir kamu emekçisi 2015 yılı ilk altı ayı için: 103 x 6 = 618 TL alacaktır. Yani toplamda 18 TL'lik bir artış oluyor. İkinci altı ay için, 106,09 x 6 = 636.54 TL alacaktır. Yıllık toplam 54.54 TL artış olmaktadır. Kısacası oransal olarak yıllık bazda yüzde 6 değil, yüzde 4.54 etmektedir. Dolaysıyla enflasyonun altında bir artışa Memur-Sen, kamu emekçilerini satmıştır.”
Özgen, bugün itibariyle protesto eylemleri gerçekleştirildiğini belirterek, 16 Ağustos itibariyle 32 merkezden Ankara’ya gelineceğini, 20 Ağustos’ta miting gerçekleştireceklerini dile getirdi. “Bu vesileyle başta Memur-Sen üyeleri olmak üzere tüm kamu emekçilerini KESK çatısı altında örgütlenmeye ve ‘İnsanca yaşam, güvenceli gelecek, eşit, özgür ve demokratik bir Türkiye için yürüyoruz!’ şiarıyla sürdürdüğümüz mücadeleyi birlikte büyütmeye davet ediyoruz” dedi.
Özgen, yürüyüş kollarını ve güzergahını şu şekilde açıkladı:
-16 Ağustos, Mehmet Ayvalıtaş ve Ali İsmail Korkmaz yürüyüş kolu: Edirne, Tekirdağ, İstanbul. Ethem Sarısülük ve Medeni Yıldırım yürüyüş kolu: Manisa, İzmir. Bedran Orhan Encü, Abdullah Cömert yürüyüş kolu: Uludere, Şırnak, Mardin, Diyarbakır. Metin Lokumcu yürüyüş kolu: Hopa, Rize, Trabzon.
-17 Ağustos, Ethem Sarısülük ve Medeni Yıldırım yürüyüş kolu: Gebze, Kocaeli, Aydın. Bedran Orhan Encü, Abdullah Cömert yürüyüş kolu: Urfa, Antep. Metin Lokumcu yürüyüş kolu: Giresun, Ordu.
-18 Ağustos, Mehmet Ayvalıtaş ve Ali İsmail Kormaz yürüyüş kolu: Yalova, Bursa. Ethem Sarısülük ve Medeni Yıldırım yürüyüş kolu: Uşak. Bedran Orhan Encü, Abdullah Cömert yürüyüş kolu: Hatay, Adana. Metin Lokumcu yürüyüş kolu: Samsun.
-19 Ağustos, Mehmet Ayvalıtaş ve Ali İsmail Korkmaz yürüyüş kolu: Eskişehir. Ethem Sarısülük ve Medeni Yıldırım yürüyüş kolu: Afyon, Konya. Bedran Orhan Encü, Abdullah Cömert yürüyüş kolu: Mersin. Metin Lokumcu yürüyüş kolu: Amasya, Çorum.
-20 Ağustos, Mehmet Ayvalıtaş ve Ali İsmail Korkmaz yürüyüş kolu: Ankara. Ethem Sarısülük ve Medeni Yıldırım yürüyüş kolu: Ankara. Bedran Orhan Encü, Abdullah Cömert yürüyüş kolu: Ankara. Metin Lokumcu yürüyüş kolu: Ankara."
KÜLTÜR SANAT-SEN HAKEM KURULU’NA GİDİYOR
KESK’e bağlı Kültür Sanat-Sen Genel Başkanı Yavuz Demirkol, 1 Ağustos’ta başlayan toplantılarda 3 komisyon kurulduğunu ve hizmet kollarına ilişkin görüşmeler yapılarak çalışma yürütüldüğünü belirterek, “Bizim de 20’ye yakın talebimiz vardı. Detaylı görüşmelerimiz olmadı 5 gün boyunca. Yönetmelik ve kanunlara aykırı biçimde trajikomik bir oyunla sonlandırdılar. Hizmet kollarında görüşme olmayacağını bakanlık yetkilileri söylemesine rağmen sonradan telefonla aranarak çağrıldık. Zaten anlaşma da sağlanmıştı. Bunu protesto ediyoruz ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’na giderek hukuki süreci işleteceğiz” dedi.