Komplonun yıldönümünde AKP’ye karşı mücadele yükseltilmeli

KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanlığı, Ekim komplosunun 18’inci yılında tüm demokrasi güçleri ve Kürtleri hegemonik AKP iktidarına karşı mücadeleye yükseltmeye çağırdı.

Eş Başkanlık tarafından yayınlanan yazılı açıklamada, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik komplonun içinde yer alan tüm devlet ve siyasi güçler kınanarak “Bu devletler ve siyasi güçler Kürt soykırımını hedefleyen bir amaca hizmet ettiklerinden, sadece Kürt halkına değil, tüm insanlığa karşı suç işlemişlerdir” denildi.

Açıklamanın devamında şunlar belirtildi: “Türk devleti bu uluslararası komployla önderliği etkisizleştirip Kürt Özgürlük Hareketini tasfiye ederek Kürt soykırımını hızlandırıp tamamlamayı hedeflemiştir. ABD ve suç ortakları ise Ortadoğu'ya yapacakları müdahale öncesi halkların özgür ve demokratik sistem seçeneğinin temsilcisi Önder Apo ve PKK'yi etkisizleştirmek istemişlerdir. Uluslararası komplonun bir amacı da özgür Kürt’ün Önderliği ve örgütünü tasfiye edip işbirlikçi Kürt güçlerini öne çıkarmak ve güçlendirmekti.

KOMPLOCULAR HEDEFLERİNE ULAŞAMADI

Bu amaçlarla uluslararası komployu gerçekleştirmiş olsalar da hiçbir amaçlarına ulaşamamışlardır. Komplonun amaçlarına ulaşamayacağını Kürt halkı direnişiyle daha ilk günden ortaya koymuştur. Tarihte hiçbir Önderliğe nasip olmayan bir sevgiyi ve halk desteğini Kürt halkı ortaya koyduğu direnişle gözler önüne sermiştir. “Güneşimizi Karartamazsınız” sloganıyla zindanlarda başlayarak tüm Kürdistan'a ve dünyaya yayılan direniş daha baştan komployu başarısız kılmıştır. Eğer bugün komplo başarısız olmuş ve amacına ulaşmamışsa bunu en başta da “Güneşimizi Karartamazsınız” sloganıyla direnen halkımıza ve şehit düşen kahramanlarımıza borçluyuz. Bu direniş kahramanlarımızı bir daha saygı ve minnetle anıyoruz. “Güneşimizi Karartamazsınız” diyerek Önder Apo etrafında barikat kuranlar halk tarihimizde hiçbir zaman unutulmayacak, minnetle ve saygıyla anılacaklardır.

GÜNEŞİMİZİ KARARTAMAZSINIZ EYLEMCİLERİ DİRENİŞ ÇITASINI YÜKSELTTİ

Güneşimizi Karartamazsınız diyerek onlarcası şehit, yüzlercesi yaralı olan bu kahramanlar özgürlük mücadelemizin direniş çıtasını ve devrimci kararlılığını yükseltmişler; böylece daha sonraki direnişlerin ilham kaynağı, ölçüsü ve zafer güvencesi olmuşlardır. Komplodan bugüne gösterilen direnişler, onların yüksek özgürlük duyguları ve tutkuları temelinde gerçekleşmiştir. Önder Apo da, Hareketimiz de, halkımız da bu kahraman direnişçilerimizin izinde direnişlerini çok boyutlu ve çok yönlü yükseltmiş, mücadeleyi bugünkü düzeye getirmişlerdir.

Önder Apo, başta “Güneşimizi Karartamazsınız” direnişçileri olmak üzere tüm şehitlere bağlılığın ve halka karşı duyduğu sorumluluğun gereği esaret altına alınır alınmaz bu komployu nasıl boşa çıkarır ve mücadeleyi daha fazla nasıl etkili kılarız üzerinde yoğunlaşmıştır. Tüm günü ve anı büyük bir yoğunlaşma ve direniş içinde geçen Önder Apo, mücadele geçmişimizi, yaşanan deneyleri büyük bir sorumlulukla analiz edip derin birikiminin süzgecinden geçirerek yeni bir paradigma ve mücadele perspektifine ulaşmıştır.

Özellikle iktidar ve devlet sorgulaması, yeni özgürlük ve demokrasi anlayışıyla Özgürlük Hareketi'nin zihniyeti, ideolojisi, teorisi, örgüt yapılanması ve eylem çizgisinde önemli yenilikler ortaya çıkararak başarının ve gelişmenin önünü açmıştır. Komplonun “yenilgiye uğrattık, tasfiye ettik” dediği bir süreçte Önder Apo’nun büyük yoğunlaşması, feraseti ve yol göstericiliğiyle Özgürlük Hareketi'nin bırakalım yenilgiye uğratılması, daha etkili mücadele eder hale getirerek yenilmezliğin çizgisini ortaya çıkarmıştır.

KOMPLOLAR TARİHSEL GELİŞMELERİ HIZLANDIRIR

Bugün komplo boşa çıkarıldığı gibi, PKK ve Kürt Özgürlük Hareketi daha ektili mücadele eder hale gelmiş; sadece Kürt halkının değil, tüm Ortadoğu halklarının özgürlük umudu olmuştur. Önder Apo’nun ilk savunmasında büyük öngörüyle ortaya koyduğu “tarihsel komplolar gelişmeleri durdurmaz, hızlandırır” gerçeği, Özgürlük Hareketi mücadelesi gerçeğinde kendini kanıtlamıştır.

PKK'nin güçlenmesinin önünün alınmadığı bir süreçte ve Ortadoğu'ya müdahalenin arifesinde gerçekleştirilen uluslararası komplo, bugün Ortadoğu'da eski dengelerin yıkıldığı, yeni dengelerin kurulma sürecine girildiği dönemde büyük güç kazanan Kürt Özgürlük Hareketi'nin önünü kesmek isteyenler tarafından yeniden devreye konulmak istenmektedir. Kürt soykırımında ısrarlı olan Türk devleti tüm Kürt düşmanlarıyla birlikte yeni bir uluslararası komployu dayatma çabası içindedir. Düşmanlarımızı azaltalım, dostlarımızı çoğaltalım politikası, herkesi dost, sadece Kürtleri düşman yapma politikasıyla yeni bir uluslararası komployu gerçekleştirmeyi hesaplamaktadır. AKP iktidarının son zamanlarda içine girdiği kirli ilişkiler ve tırmandırdığı Kürt düşmanlığı böyle bir amaç peşinde olduğunu ortaya koymaktadır.

KÜRTLERE SOYKIRIM POLİTİKASI DAYATILIYOR

AKP iktidarı politikası ve kurduğu ilişkilerle tamamen Kürt soykırımını gerçekleştirme amacına kilitlenmiştir. Bu amacına ulaşmak için de bazı Kürt işbirlikçilerini kullanmaktadır. İçeride Kürt ve PKK düşmanı bir ittifakla bu amacına ulaşmak isterken, dışarıda da kendini dayatarak birçok gücü böyle bir komplonun ve soykırım amacının parçası haline getirmek istemektedir. Uluslararası komplonun 19. Yılında Kürt halkı böyle bir kirli politika temelinde soykırımla karşı karşıyadır. Kürtlere dayatılan kesinlikle bir soykırım politikasıdır.

Uluslararası komplonun 19. Yılında tüm Kürtlere, dostlarına ve demokrasi güçlerine düşen görev, AKP iktidarının bu soykırımcı ve faşist karakterini görerek demokrasi ittifakını güçlendirip mücadeleyi yükseltmektir. Eğer Kürtler ve demokrasi güçleri ittifak kurup örgütlenerek mücadeleyi yükseltmezlerse AKP faşist iktidarı şahsında tekçi faşist hegemonik yeni bir devlet sistemi kurularak demokrasi güçleri tümden ezilip Kürtler soykırıma uğratılacaklardır. Şu anda AKP iktidarı şahsında Türk devlet gerçeğinin karakteri ve amacı bu şekildedir. Bunu görmeyen her yaklaşım gaflettir ve kendini ölüme yatırmaktır. Bu temelde başta demokrasi güçleri ve Kürtler olmak üzere herkesin bu gerçeği görerek hegemonik faşist AKP iktidarına karşı mücadeleyi yükseltmesi gerekmektedir.”