Aralarında Kurtalan Belediye Başkanı Necat Yılmaz, BDP Kurtalan ilçe yöneticileri, belediye meclis üyeleri ile Dicle Haber Ajansı (DÝHA) muhabiri Abdullah Çetin’in bulunduðu 27 sanıklı davanın ilk duruşmasında, mahkeme 5 kişiyi tahliye etti. Sanıkların Kürtçe savunma yapma istemi de mahkeme heyeti tarafından reddedilirken, Kürtçe yapılan yazılı savunmalar ise iade edildi. Sanıklar Kürtçe konuşunca bu durum tutanaklara, “Sanıkların mahkememiz tarafından anlaşılmayan, ancak Kürtçe olduðu tahmin edilen bir dille konuştuðu görüldü” şeklinde geçildi.

Siirt’in Kurtalan Ýlçesi’nde 16 Aralık 2011 tarihinde KCK adı altında gerçekleştirilen operasyonlar çerçevesinde belediye, BDP binası ve birçok eve yapılan baskınlar sonucu gözaltına alınan ve çoðunluðu tutuklanan 27 sanıklı KCK Kurtalan davasının ilk duruşması Diyarbakır 5. Aðır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Aralarında DÝHA muhabiri Abdullah Çetin, BDP PM Üyesi Veysi Dilekçi ve Kurtalan Belediye Başkanı Necat Yılmaz’ın da bulunduðu 6 kişinin “Örgüt yöneticisi olmak” diðer sanıkların “Örgüt üyeliði” suçlamasıyla yargılandıðı davanın duruşmasına hakkında yakalama kararı bulunan Celal Yılmaz dışındaki tutuklu ve tutuksuz tüm sanıklar katılırken, sanık avukatları Keziban Yılmaz, Serdar Çelebi, Rehşan Bataray Saman, Muhterem Süren, Hanım Karhan, Erdinç Uzunoðlu, Abdulhakim Gider, Devran Devrim, Şeyhmus Miroðlu ve Gürsel Ekmen Miroðlu da hazır bulundu.

‘BÝR PARTÝYÝ YARGILAYACAKSANIZ GÖREV ANAYASA MAHKEMESÝ’NÝNDÝR’

Duruşma başlamadan önce sanık avukatlarından Av. Keziban Yılmaz, söz alarak mahkemenin yargılama şekline yönelik taleplerde bulundu. Ýddianamenin içeriðine bakıldıðında sanıkların deðil BDP’nin yargılanmaya çalışıldıðını belirterek, “Ýddia makamı hazırladıðı iddianamede, BDP’nin yaptıðı tüm eylem ve etkinlikleri yasadışı olarak göstermeye çalışmıştır. Ayrıca sanıklara isnat edilen suçlar da BDP’nin yaptıðı etkinlikler yasadışı sayılarak müvekkillerimiz suçlanmaktadır. Ýddianamenin içeriðinde BDP’nin parti programına aldıðı birçok konu suç delili olarak sayılmış, parti KCK ve PKK ile ilişkilendirilmeye çalışılmıştır. Buradan da anlaşılıyor ki, burada gördüðünüz sanıklar deðil, bir bütün olarak BDP yargılanmaya çalışılmaktadır. Madem burada bir partiyi yargılayacaksınız, bu görev ve yetki mahkemenizde bulunmamaktadır. Siyasi partilere ilişkin yargılama ve kararları Anayasa Mahkemesi verebilmektedir. Bu nedenle, bu hususta siyasi partileri yargılama yetkili ve görevli Anayasa Mahkemesi olduðundan, Mahkemenizin görevsizlik kararı vererek yargılanmanın yapılmak üzere dosyanın Anayasa Mahkemesine gönderilmesini talep etmekteyiz” dedi.

‘YARGILAMA SÝYASÝDÝR, SAVUNMAMIZI KÜRTÇE YAPACAÐIZ’

Av. Yılmaz’ın talebinin ardından sanıklardan BDP PM Üyesi Veysi Dilekçi söz alarak tüm sanıklar adına bir talepte bulunacaðını söyledi. Dilekçi, mahkemenin bundan sonraki safhalarında savunmalarını anadilleri olan Kürtçe yapmak istediklerini belirterek, “Bundan sonraki savunmalarımızı Kürtçe dilinde yapacaðız, bu Mahkemeye karşı bir tavır olmadıðının bilinmesini isteriz. Yapılan bu yargılamanın siyasi bir yargılama olduðu düşüncesindeyiz. Partimizin tüzüðü ve siyasi faaliyetleri yargılanmaktadır. Partimize oy vermiş, gönül vermiş kişiler yargılanmaktadır. Bizler bu ülkede insan hakları ihlalinin yaşandıðını düşünüyoruz. Bu ülkedeki insanların anadilinde konuşmak istemesi nedeniyle yargılandıðını biliyoruz. Bizim bu kararımız da bu duruma karşı bir tavırdır. Bu nedenle bundan sonraki safhalarda kendimizi daha iyi savunmak için anadilimizde savunma yapmak istiyoruz. Mahkemenizden bu talebimizin karşılanarak, tercüman atanmasını talep ediyoruz” diye konuştu.

KÜRTÇE SAVUNMA TALEBÝ REDDEDÝLDÝ

Avukat ve sanıkların taleplerini deðerlendiren mahkeme heyeti, her iki talebi de reddederken, sanıklardan sadece Esmer Baran’ın Türkçe bilmediðinden kendisine tercüman atanmasına karar verdi.

Öte yandan mahkeme, sanıklar Necmettin Özdemîr, Erdi Çelik, Rızgar Yılmaz, Sedat Kul, Mizgin Erdoðru ve Uður Eren'in mahkemeye sundukları Kürtçe yazılı birer sayfalık savunmalarını da çevirileri olmadıðı gerekçesiyle savunmaları sanıklara iade etti.

MAHKEMENÝN ANLAMADIÐI BÝR DÝLLE KONUŞTULAR!

Mahkemede daha sonra sanıklar hakkında hazırlanan iddianamedeki iddialara yer verildi. Ýddianamede sanıklara atılı suçun büyük bölümünün dosyada gizli tanık olarak görülen Mersedes XQY’nin ifadesi doðrultusunda olduðu görülürken, suçlamaların diðer önemli kısmının ise telefon tape kayıtlarına dayandırılması dikkat çekti.

Sanıklar hakkındaki iddiaların okunmasından sonra söz verilen tüm sanıklar, savunmalarını anadilleri olan Kürtçe vermek istediklerini söyledi. Sanıkların Kürtçe konuşmasına izin vermeyen mahkeme başkanı, sanıkların savcılıða verdiði ifadelerini okuyarak, verdikleri ifadeye katılıp katılmadıklarını sorunca, tüm sanıklar sırayla Kürtçe olarak ifadelerine katıldıklarını söyledi. Sanıkların Kürtçe konuşması mahkeme tutanaklarına, “Sanıkların mahkememiz tarafından anlaşılmayan, ancak Kürtçe olduðu tahmin edilen bir dille konuştuðu görüldü” şeklinde geçildi.

‘GAZETECÝLÝK SUÇ SAYILMIŞTIR’

Mahkemenin öðleden sonra devam eden bölümünde sanık avukatları tek tek söz alarak, iddianameye ilişkin savunmalarını yaptı. DÝHA Muhabiri Abdullah Çetin’in avukatı Serdar Çelebi, iddianamede müvekkili hakkında inandırıcı en ufak bir delilin bulunmadıðını belirterek, “Müvekkilimin gizli tanıðın çelişkili beyanları dışında, sosyal görüşmeleri içeren tape kayıtlan mevcuttur. Tapelerin bir çoðu Unal Bozyigit ile yapılan telefon görüşmeleridir. Tape yorumları da emniyetçe yapılan yorumlardır. Olaylar ile yorumlar arasında çok farklılıklar mevcuttur. Müvekkilim basın mensubudur. Tape görüşmelerin büyük bir bölümü de haber arama ve araştırma için yapıldıðı da açıkça görülmektedir. Müvekkilimin basın mensubu olmasından kaynaklı suç işlediði savıyla katıldıðı ileri sürülen tüm etkinliklere gazeteci sıfatıyla katılmıştır. Suçlamalarda da miting ve basın açıklamalarına katıldıðı nedeniyle suçlamalar yapılmıştır. Müvekkilimin görüntülerinde de elinde kamera ve fotoðraf makinesi bulunmaktadır. Müvekkilimin bu etkinlikleri ne organize etmiş ne de aktif olarak katılmıştır” diye konuştu. Çelebi, Çetin’in tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilmesini talep etti.

5 KÝŞÝ TAHLÝYE EDÝLDÝ

Daha sonra söz alan diðer sanık avukatları da iddianamede geçen suçlamaları tek tek deðerlendirerek, müvekkillerinin tahliyesini talep etti.

Gün boyu süren duruşmaya ara veren mahkeme heyeti, tutuklu bulunan sanıklardan Şükran Arı, Sinem Ateş, Nail Asma, Selamet Tadik ve Mehmet Emin Bilmiş’in tahliyesine, diðer sanıklar Abdulðaffur Kubilay, Abdullah Çetin, Ahmet Keklik, Berivan Yasak, Enise Esmer, Mehmet Veysi Dilekçi, Nedim Ývdil, Umut Oral ve Ünal Bozyiðit’in tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 7 Eylül tarihine erteledi.

Sanıklardan DÝHA Muhabiri Abdullah Çetin hakkında ciddi bir suçlama ve iddia olmamasına raðmen tahliye edilmemesi dikkat çekti.