Son Dakika: PKK sonuç bildirisi açıklandı: PKK adıyla yürütülen çalışmalar sonlandırıldı

Kürtlerle aynı cephede savaşan yüzlerce Arap'tan biri...

Kürtlerle aynı cephede savaşan yüzlerce Arap'tan biri...

Suriye'de yaşanan iç savaşın ardından, hükümete karşı ayaklanan Özgür Suriye Ordusu içindeki Cebhet El Nusra gibi gruplar, Kürtlere yönelik saldırı ve katliamlarının yanısıra, kendilerinden olmayan Araplara da saldırılarda bulunuyor, onları köylerinden çıkartıp mallarına el koyuyor. Saldırılara karşı silahlanan Araplar ise Kürtlerin yanında çetelere karşı savaşarak köylerini ve mahallelerini koruyor.

Rojava'da Cebhet El Nusra gibi grupların saldırılarından Kürtler gibi Araplar da nasibini alıyor. Kürt köylerini boşaltan ve göçe zorlayan çeteler, kendilerinden olmayan Arapları da köylerinden ve evlerinden çıkartıyor. Tamamına yakını Afganistan, Çeçenistan, Türkiye, Mısır, Suudi Arabistan gibi ülkelerden gelen El Kaide uzantılı bu çete üyeleri, 'cihat' adı altında Rojava'da ele geçirdikleri birçok köy ve mahallede talana girişiyor.

Kürtlerin çetelere karşı direnişini gören Araplar da canlarını ve mallarını korumak için Kürtlerle birlikte silahlanarak omuz omuza savaşıyor.

Serêkaniyê'de Kürt gençleri ile birlikte mahallesini koruyan ve yol kontrollerinde yer alanlardan biri Arap kökenli Muaz Abdülselam. Doğma büyüme Serêkaniyêli. İlçelerine çetelerin 4 kez yaptığı saldırıya tanıklık etmiş.

Çete üyelerinin sadece Kürtler değil, Arap, Êzidi ve Hıristiyan halklarına karşı da katliamına ve talanına tanık olan Abdülselam, Kürtlerle birlikte silahlanarak mahallesini savunan komitenin içinde yer almış.

"Suriye'ye özgürlük getireceğiz diyorlar. Bunlar Arap değil, demokrasi getirebilecek güçler değil. Hepsi çete, bunlara karşı savaşıyor, mahallede nöbet tutuyoruz. Aynı mahallede çocukluğumuzu birlikte yaşadığımız Kürt kardeşlerimle birlikte mahallemizi çete saldırılarına karşı koruyoruz" diyor.

Çetelere karşı Kürtlerle birlikte savaşanlardan biri de Fettah Abdülkerim. Kürtlerin safında savaşmaya başladıktan sonra "Alişêr" ismini almış.

Yekiniyên Parastina Gel-YPG (Halk Savunma Birlikleri) içinde görev yapan Alişêr, Suriye'de iç savaş çıkınca ÖSO güçlerine karşı savaşmış. Ancak Kürtlerin üçüncü bir çizgi olarak direnişe geçmesi ardından bu kez Kürtlerin safına katılmış.

YPG'nin Serêkaniyê-Derbêsiyê arasındaki karakolda görev yapan 3 Arap'tan biri.

"Suriye'de iki yıl önce hükümet güçleri ile birlikte Ceyş-el Hür (Özgür Suriye Ordusu)'na karşı savaşıyordum. Ancak Hükümet askerleri sınır hattında tutunamadı. Biz Arapları terk edip kaçtılar. Direnişi başlatan Kürtlere katıldım" diyen Alişêr, "Karşımızdaki çeteler Arap değil. Hepsi ecnebi. Mısır, Afganistan, Katar'dan, Türkiye'den gelenler var.

Bunlar Suriye'yi özgürleştirecek, Suriye'ye demokrasi getirecek güçler değil. Paralı güçler bunlar. Ve talan yapıyorlar. Bunlara karşı savaşıyorum. Burada Kürt kardeşlerimle birlikte toprağımızı, namusumuzu koruyoruz" diyor.

Kürtlerle birlikte savaşan Abdülkerim, Qamişlo, Serêkaniyê, Dîrbêsiyê, Gerkê Legê, Afrin, Kobani, Tirbêspi gibi bölgelerde kendisi gibi yüzlerce Arap gencinin YPG içinde ve köylerdeki savunma komitelerinde yer alarak silahlanıp savaştıklarını anlatıyor.