Ramazan Bayramı için kutlama mesajı yayımlayan kurumlar, bayramın huzur ve ortak mücadeleye vesile olmasını diledi.

Almanya’daki Kürdistanlı Toplumlar Konfederasyonu (KON-MED), tüm İslam aleminin bayramını kutlarken, "İslam kültürünün hakim olduğu coğrafyalarda yaşayan halklar, kendine Müslümanım diyen iktidar ve devletlerin büyük zulüm, baskı ve şiddet politikaları altında yeni bir bayramı karşılamaktadır" dedi.

"Gerçek İslam; mezhepçi, milliyetçi ve soykırımcı diktatörlerin saray ve saltanatlarına kılıf yaptıklarından çok daha fazla demokratik değerlere sahip ve açık bir dindir" vurgusunda bulunulan açıklamada, "Kürdistan halkı Ramazan ayını faşist, işgalci, Kürt halkının düşmanı TC devletine karşı büyük bir direniş ile tamamladı. Bu direnişleri sayesinde dini olarak da büyük sevaplar kazandılar" denildi.

AKP-MHP iktidarının Ramazan ayı boyunca saldırılarda bulunduğuna ve İslam dinini istismar ettiğine dikkat çekilen açıklamada, şunlar da belirtildi:

"Bu bayramda da şehitlerimizi daha güçlü sahiplenilmeli ve anmalıyız. Başta şehit aileleri olmak üzere tutuklu aileleriyle dayanışmamızı da en üst düzeyde göstermeliyiz.
Bu bayram münasebetiyle Türk, Arap, Fars ve diğer Müslüman halkları demokratik birliklerini güçlendirmeye, kardeşlik ruhu içinde hareket etmeye davet ediyoruz. Halklarımızı ortak bir inançla, insanlık düşmanı faşistlere, mezhepçilere, din istismarcısı saray ve saltanat düşkünlerine karşı mücadele etmeye çağırıyoruz."

TEV-DEM: TÜRK DEVLETİ BU TOPRAKLARI CEHENNEME ÇEVİRDİ

Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) ise "Ramazan Bayramı'nın gelişiyle birlikte Suriye toplumu ve İslam toplumunun tüm bileşenlerine ve tüm şehit ailelerine, yaralı yoldaşlara ve onur cephesindeki tüm özgürlük savaşçılarına en içten tebriklerimizi sunuyoruz" dedi.

Açıklamada, "İşgalci Türk devleti ve çeteleri, yasa ve hakları ayaklar altına alarak en korkunç işgal politikalarını uygulamaya, vahşi bombalama politikalarıyla bu toprakları yakıp yıkmaya devam ettiği için bu toprakları halklar için bir cehenneme çevirdi. Milyonlarca insanın içme suyunu kesmek, bölgenin hayat damarlarını kurutmak ve suç sayılan Fırat Nehri’nin suyunu azaltmak insanlığa, doğaya ve tüm canlılara karşı başlı başına bir savaştır. Türk devleti tüm ahlaki ve insani standartları ihlal ediyor. Suriye'nin her yerinde barış ve uyumun hakim olmasına vesile olmasını temenni ediyoruz. Mücadelenin herkesin sağ salim evine geri dönmesini sağlamaya devam edeceğine inandığımızı bir kez daha teyit ediyoruz" ifadeleri kullanıldı.

CÎK: ZULME SESSİZ KALMAYIN

Kürdistan İslam Toplumu (CÎK), "Kur’an a göre, ibadetler şahsı olgunlaştırma, ahlaksızlık ve vicdansızlığın terk edilmesini sağlayan uygulamalar olarak vardırlar. Maddiyata ve iktidar gücülerine teslim olmuşlar, vicdanını kirletmişler, beyinlerini kiraya vermişler, iradelerine ipotek koymuşlar, ramazandan, oruçtan, namazdan istifade edemezler. Kur’an ın deyimi ile onların gözlerine perde çekilmiştir" dedi.
"Turancı Türk devleti yıllardır milletimize bayramları ve Ramazanları sadece acıya ve yıkıma çevirmiştir" diyen CÎK, işgalci saldırılara dikkat çekti.
Açıklamada şunlar da belirtildi:
"Kürt toplumuna, Kürt Müslümanlara, alimlerine, şeyhlerine ve seyitlerine bu barbar ve vahşi devlete ortak olmayın, sessiz kalmayın, diye çağrımızı yineliyoruz.
Bunlar Milletimizi soykırımdan geçirmektedirler. Bunu artık her feraset sahibi Kürt anlamalıdır ve uzak durarak mazlum milletinin saflarında yer almalıdır. Şimdi bizlerin milletimize karşı İslami ve insani sorumluluklarımızı yerine getirme zamanı. Güney Kürdistan a dayatılan soykırım her Kürde karşı dayatılmıştır."