Minbic’te zafere ve özgürlüğe giden yol
1 Haziran 2016 günü başlatılan ‘ Minbic’i Özgürleştirme Hamlesi ‘Minbic Askeri Meclisi bileşenleri için ilk önemli ve stratejik bir sınavdı.
1 Haziran 2016 günü başlatılan ‘ Minbic’i Özgürleştirme Hamlesi ‘Minbic Askeri Meclisi bileşenleri için ilk önemli ve stratejik bir sınavdı.
Minbic Askeri Meclisi’nin 1 Haziran’da başlattığı Minbic’i Özgürleştirme Hamlesi Tişrîn ve Qereqozaq bölgelerinden 4 kol şeklinde başladı.
Özgürleştirme hamlesinin ilk aşamasında Minbic’e bağlı köy, mezra ve kırsal alanlar özgürleştirildi. Tişrin ve Qereqozaq bölgelerinden 4 kol halinde başlayan hamle kapsamında Minbic’in Kuzeyi ile Güneyinden ilerleyen Askeri Meclis savaşçıları, kısa sürede 200’ü aşkın köy ve mezrayı özgürleştirdi.
Kuzey ve Güney yönlerinden ilerleyen Minbic Askeri Meclisi savaşçıları Minbic ile Bab yolu üzerinde bulunan Arima kasabasının doğusunda birleşerek, kenti tümden kuşatmaya aldı.
ikinci aşamada ise kuşatmaya alınan kent merkezi şiddetli çatışmaların ardından özgürleştirildi. Kenti dört koldan kuşatan Askeri Meclis savaşçıları, sokak sokak ilerleyerek bir yandan sivilleri tahliye etti, diğer yandan ise kenti çetelerden arındırdı.
Son olarak Güvenlik Kavşağı’nın özgürleştirilmesiyle El Sirrib Mahallesi’nde dar bir alanda çembere alınan çeteler ile Askeri Meclis savaşçıları arasında yaşanan şiddetli çatışmaların ardından zafer müjdesi geldi. Söz konusu bölgenin de çetelerden arındırılmasıyla kentin tamamının denetimi Minbic Askeri Meclisi savaşçılarının eline geçti.
Ve böylece Minbic Askeri Meclisi savaşçıları Minbic’i tümden DAİŞ çetelerinden temizleyerek özgürleştirdi.
ÇETELER HER DEFASINDA HEZİMETE UĞRATILDI
DAİŞ çeteleri kentte tümden kuşatmaya alınmasından sonra kuşatmayı kırmak için 6 büyük saldırı gerçekleştirdi.
DAİŞ çetelerinin Kuzeyde Sacur suyu, Batı da Osecli, Güney de Xirbet El Rus olmak üzere Tişrin barajına kadar uzanan geniş hatta gerçekleştirdiği 6 büyük saldırı girişimi de Minbic Askeri Meclisi savaşçılarının direnişi ile püskürtüldü ve çeteler hezimete uğratıldı.
DAİŞ ÇETELERİ EN STRATEJİK KALESİNİ KAYBETTİ
Minbic’in özgürleştirilmesi ile birlikte DAİŞ çeteleri, Hol ve Şeddadé’den sonra en stratejik büyük ve son kalesini kaybetti.
DAİŞ çetelerinin gizli başkenti olan Minbic ‘in DAİŞ çetelerinden temizlenerek özgürleştirilmesi ile birlikte çetelerinin Irak ve Suriye içindeki bağlatı yollarının tamamına yakının Minbic Askeri Meclisi bileşenlerinin denetimine geçtiği anlamına geliyor.
Çetelerin Minbic’i kaybetmesi ile Suriye'nin Halep’ten sonraki en büyük kentlerinden biri olan Minbic, artık DAİŞ çetelerinden temizlenerek özgürleştirildi.
DAİŞ ÇETELERİNE AĞIR EKONOMİK DARBE
DAİŞ çeteleri, bilindiği gibi ekonomik gelirlerinin büyük kısmını petrol satışından sağlıyor. Minbic’in de DAİŞ çetelerinin Suriye, Irak, Türkiye güzergahlarından petrolü dışarıya sattığı Suriye'de en büyük petrol geliri sağladığı alanlardan biri olması nedeniyle de stratejikti.
DAİŞ çeteleri Irak ve Suriye’deki ham petrolü Türk devleti ve KDP sayesinde Güney Kürdistan üzerinden Türkiye'ye ve dünyaya pazarlıyordu. DAİŞ çeteleri yine Minbic - Cerablus hattından da petrolü çok ucuz bir şekilde Türkiye pazarlıyor ve böyle AKP/Sarayın ekonomisini ayakta tutuyordu.
Bu nedenle DAİŞ çeteleri silahları buradaki para kaynağı sayesinde rahat bir şekilde temin edebiliyordu. Mevcut hamle, DAİŞ'i bu imkanlardan da yoksun bıraktı ve ağır bir ekonomik krize soktu.
Başta Rakka olmak üzere Dera Zor'da bulunan çeteler, büyük bir ekonomik krizi kısa sürede yaşayabilir. Bunun yansıması Şehba bölgesinde de kendisini gösterecektir.
Sonuç olarak, Minbic Askeri Meclisi rüştünü ispat ederek, Minbic’i özgürleştirirken, Cerablus’u kuşattı, Bab’ı da ablukaya aldı.
ÖZGÜRLEŞTİRME HAMLESİNDE YAKLAŞIK 200 BİN SİVİL KURTARILDI
Kent merkezinin kuşatmaya alınmasından sonra DAİŞ çetelerinin kentteki sivilleri rehin alarak canlı kalkan olarak kullanması üzerine Minbic Askeri Meclisi savaşçıları, sivillerin can güvenliği için operasyonun hızını kontrollü bir şekilde düşürdü.
Minbic Askeri Meclisi tarafından oluşturulan uzman birliklerle sivillerin tahliye edilmesi sağlandı. Minbic’i özgürleştirme hamlesinin başından beri yaklaşık 200 bin sivil kurtarılarak özgür alanlara sevk edildi.
Özgür alanlara sevk edilen sivillerin yaşamsal ihtiyaçları Ebû Qelqel beldesi üzerinden karşılandı. Tahliye edilen sivillerin yaşamsal ihtiyaçları da yine Askeri Meclis savaşçılarınca ve Minbic Halk Meclisi tarafından kısıtlı imkanlara rağmen karşılandı.
Minbic Askeri Meclisi’nin kuruluşu ardından bu hareketin başarısız olacağı beklentisinde olan başta Türk devleti olmak üzere bölgesel ve uluslararası birçok çevre Minbic Askeri Meclisi’nin başlattığı kritik ve stratejik özgürlük hamlesi karşısında hiç ummadıkları bir boşluğa düştü.
Demokratik güçlerin taşıdığı insani ve demokratik değerlerden güç alan Suriye halkları ise, savaşın dengesini değiştiren Minbic Askeri Meclisi ve özgürlük hamlesi ile daha büyük bir umut ve heyecana kapılarak büyük bir sevinç, mutluluk yaşadı.
Minbic savaş cephelerinde gün gün, saat saat, adım adım Minbic Askeri Meclisi savaşçılarının Minbic’i özgürleştirme hamlesi kapsamındaki adım adım ilerleyişini takip ederek özgürlük hamlesine ilişkin şimdiye kadar pek çok haber, analiz, foto, görüntü vb.’ni kamuoyu ile paylaştık.
Minbic Askeri Meclisi’nin QSD güçlerinin desteği ile başlattığı bu tarihi hamlede yer alarak özgürlüğe giden yolda tarihe not düşülecek günlere, saatlere ve çatışmalara tanıklık ettik.
ÖZGÜRLÜK HAMLESİ HALKLARIN KARDEŞLİĞİ TEMELİNDE GELİŞTİ
Uluslararası ve bölgesel güçlerin dolaylı yada direkt müdaleleri ile iç savaşa sürüklenen Suriye’de Baas rejiminin baskı, zulüm, zorbalık ve tekçiliği ile DAİŞ, El Nusra, Ehrar El Şam, Ceyş El İslam vb. onlarca çete grubunun işgal, tecavüz, talan, işkence ve katliamları ile birleşince Suriye halklar hapishanesine dönüştü ve insanlığa ait tüm değerlerin ayaklar altına alındığı bir durum ortaya çıktı.
QSD’nin kuruluşu ardından stratejik Hol, Tışrin, Şeddadé gibi hamleler ile bu alanları özgürleştirmesinin yankıları ve etkileri büyük oldu. Bugün bu durum belki de ilk defa çok somut bir şekilde Rojava ve Suriye halklarının kardeşliğine dayanan daha geniş bir zemin yarattı.
Başlatılan bu hamle ile gerek Baas rejimi gerekse de DAİŞ, El Nusra, Ehrar El Şam, Ceyş El İslam vb. çete gruplarının Suriye’de özellikle de Minbic’te parçaladığı ve yok ettiği çok renkli ve çok sesli halklar mozaiği yeniden inşa edilmek isteniyor.
Bu nedenle denilebilir ki hamle karakteri itibariyle halkların kardeşliği temelinde gelişti.
ÖZGÜRLÜK HAMLESİ ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE ÇOK TARTIŞILACAK
Minbic Askeri Meclisi’nin başlattığı özgürlük hamlesinin zafer ile sonuçlanması önümüzdeki süreçte daha çok tartışılacaktır.
Şüphesiz ki Minbic Askeri Meclisi savaşçıları Minbic’i özgürleştirerek Suriye, Rojava, Ortadoğu ve dünya ilerici insanlık değerlerine stratejik bir kale daha kazandırdı.
Tüm halklar bu başarıdan büyük güç ve moral aldı. Ancak bu özgürlük hamlesinden moral alanlar kadar hiç haz etmeyen ve karalar bağlayanlar olduğu da açık. Bunların başında da hesaplarını DAİŞ, El Nusra, Ehrar El Şam, Ceyş El İslam gibi çete grupları üzerinden geliştiren Türk devleti var.
Türk devleti bu özgürlük hamlesi ile birlikte ciddi darbeler aldı ve almaya da devam edecek. Türk devleti bu nedenle Minbic Askeri Meclisi’nin 1 Haziran günü başlattığı özgürlük yürüyüşünden duyduğu rahatsızlık ve aldığı darbe karşısında tüm hesapları suya düştüğü için önümüzdeki günlerde yeni tehditler savuracaktır.
DAİŞ ÇETELERİ YENİLGİDEN YENİLGİYE KOŞUYOR
DAİŞ çetelerinin özgürlük hamlesi karşısında direniş geliştirince Minbic Askeri Meclis savaşçıları da direngenlikleri, savaş taktikleri, manevra kabiliyeti, plan ve projeleri ile çeteleri beklemedikleri yerden, en zayıf halkalarından vurarak şoke etti.
Minbic Askeri Meclisi savaşçıları, mevziiye çakılıp kalma, göğüs göğüse bir savaş vermek yerine daha çok yer ve zamana göre hareket ederek büyük bir alanı çembere alarak DAİŞ çetelerini beklemediği yerden vurmasını bildi.
Minbic Askeri Meclisi savaşçıları teknik ile taktiğinde uyumlu birlikteliği ve fedai ruh hali ile herkesin olmaz dediği yerde DAİŞ çetelerine ağır darbeler vurdu. Tabi bu durum DAİŞ çetelerinin Kobané’den başlayarak, Tışrin’e uzanan süreçte yaşadığı yenilgiden yenilgiye koşma halini güncelledi.
Minbic’in özgürleştirilmesi ile birlikte yeni bir sayfa açılmış oldu. Mevcut savaşın dengeleri değişti.
Ve bu özgürleştirme sürecinin sadece Minbic ile sınırlı kalmayacağı da açık...