İçişleri Bakanlığı kararıyla kapatılan 370 dernek arasında bulunan Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM), yazılı açıklama yaptı. 
 
Binlerce yıldır Kürt kültürü üzerinde geliştirilen asimilasyon politikalarının son yıllarda yeni boyutlar kazandırılarak tasfiye edilmek istendiğine dikkat çekilen açıklamada, “Özellikle 90’lı yıllarda, devletin bütün baskısına karşı büyük bedeller ödeyerek kurumsallaşan, Mezopotamya Kültür Derneği (MKM) ve Kürt Kültür Kurumları, bugünde bir çok şubeleri kapatılarak sindirilmeye çalışılmaktadır. 
Ulus devlet zihniyetinin son temsilcisi ve geleneği olan AKP son 16 yıldır Kürt dil ve kültürünü asimle etme argümanlarını tüm gücünü devreye koyarak tasfiye etmek istemektedir. Devletin bugünkü temsilcisi AKP, özellikle siyasal alanda şimdiye kadar isteyip de yapamadıklarını, 15 Temmuz girişimini bahane ederek, OHAL ve KHK’lar ile birlikte hayata geçirmeye çalışmaktadır” denildi.

DİRENİŞ GELENEĞİNİ SÜRDÜRECEĞİZ’

“Mühür efendiliğine soyunarak, dünya ve toplum nezdinde kaybettiği meşruluğunu baskıcı, imhacı ve inkarcı politikalarla devam ettirmektedir” ifadelerinin kullanıldığı açıklamada, şöyle denildi: “AKP, demokrasinin olmazsa olmazı olan, Siyasi Partiler, Dernekler, Sivil Toplum Örgütleri, Kadın Örgütlerini, Kültür ve Dayanışma kurumlarını kapatıp; kurum temsilcilerini esir alarak, yasaklama ve baskılarla diktatörlük inşa etmeye çalışmaktadır. Bütün varlığını diktatörlüğe, asimilasyona ve faşizme karşı mücadele edere geçirmiş Kürt halkı ve kurumları, buna da boyun eğmeyecektir. Direniş geleneğini genişleterek sürdürecektir.”

‘FALİYETLERİMİZ KESİNTİSİZ SÜRECEK’

Açıklamada son olarak mücadele ve direniş mesajı verilerek şunlar belirtildi: “Mezopotamya Kültür Merkezleri, kültür çalışanları,  sanatçıları, sanatçı dostları ve halkla birlikte bulunduğu her mahallede, sokakta, köyde, kültür ve sanatını kesintisiz sürdürmeye devam edecektir. Baskı ve yasaklamalara vereceğimiz yanıt, geçmişte onurlu yaşamını feda ederek, sisteme boyun eğmemiş, Hogır, Sara, Mızgin, İslam ve Feridelerin bize bıraktığı devrimci kültür ve direniş geleneğini geleceğe taşımak olacaktır.”