MLKP açıklamasında, 15 Ağustos Atılımı, ''Betona'' gömülen bir ulusun yeniden diriliş, bir halkın küllerinden yeniden doğuş günü olarak tanımlandı.

MLKP Hüseyin Demircioğlu Akademisi Komutanlığı açıklamasında, ‘’15 Ağustos Devrimci Atılımını, Kürt halkımızın devrimci değerlerine ve mücadele tarihine, ulusal diriliş bayramı olarak geçen bu tarihi günü, 32. yılında selamlıyor, bu tarihsel direnişi kesintisiz sürdüren PKK'yi ve değerli önderi Abdullah Öcalan yoldaşı kutluyor, başta bu atılımla özdeşleşen komutan Ağit heval olmak üzere tüm şehitlerini anıyoruz.

15 Ağustos Atılımı, ''Betona'' gömülen bir ulusun yeniden diriliş, bir halkın küllerinden yeniden doğuş günüdür; 32 yılılık büyük bir savaşımın kazanımı olarak Kürt halkımızın elinde onurla dalgalandırdığı bir direniş bayrağıdır. Bir ulusal demokratik bayram, bir halk kahramanlığı günüdür. Bu gün halklarımıza kutlu olsun!’’ denildi.

‘BİR ULUSUN KÜLLERİNDEN YENİDEN DİRİLİŞİ…’

15 Ağustos Atılımının 12 Eylül faşist askeri cuntasının dayattığı yenilgi ve tasfiye sürecine bir yanıt, bir başkaldırı, bir ''ilk kurşun'' olarak mücadele tarihine geçtiğini belirten MLKP, bu atılımın, bütün ulusal demokratik haklarından yoksun sömürge bir ulusun küllerinden yeniden nasıl dirildiğini gösterdiğini vurguladı.

Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı:

15 Ağustos Atılımıyla Kürdistan gerillacılığı ve Kürdistan ulusal kurtuluşçu devrim kendi özgün devrimci gelişiminin yolunu açtı ve bu günlere geldi. Gerilla savaşı, serhildanların önünü açarak Kürt ulusal kurtuluşçu devrim düzeyinde bir gelişme sağladı ve bu devrim Ortadoğu'da ki bütün dengeleri derinden etkiledi. Bugün Ortadoğu'da devrimsel bir gelişme varsa, bölge çapında büyük devrimci olanaklar ve fırsatlar ortaya çıkmışsa, Rojava'da büyük bir özgürleşme eylemi gelişmişse, açıktır ki bunda en büyük rolü Kürt ulusal özgürlük hareketi oynamıştır ve oynamaya da devam etmektediir.

DİRENİŞİ 15 AĞUSTOT DEVRİMCİ ATILIM RUHUYLA BÜYÜTELİM

İnkarcı ve soykırımcı sömürgeci faşist diktatörlük 32 yıldır ezemediği Kürdistan'da ki bu devrimci gelişmeyi faşist Saray darbesiyle geliştirdiği topyekün saldırılarla ezmeye, bu devrimin Türkiye'de karşılığını bulmaması, ikinci bir devrimci cephenin batıda açılmaması için var gücüyle OHAL'li yönetimle ve topyekün saldırılarla 12 Eylül benzeri koşullar yaratmaya çalışmaktadır. Her ne kadar görünüşte bir Meclis varsa da gerçekte ülkeyi Hitler taslağı Erdoğan'ın başında bulunduğu faşist dinci Saray cuntası yönetmektedir. Kanlı iktidar çatışmasının ardından dinci faşist Saray (sivil) cuntası, başta Kürt halkı olmak üzere halklarımıza karşı bir yıldır aralıksız ve acımasızca sürdürdüğü saldırılarını yeniden yükseltmekte, başarısız  askeri darbe girişiminin ardından mevcut durumu fırsat bilerek OHAL'le topyekün saldırı ve katliamlarını yoğunlaştırmaktadır.

Soykırımcı ve katliamcı sömürgeci faşist diktatörlüğe ve onun başındaki dinci faşist Saray cuntasına karşı direnişi 15 Ağustos devrimci Atılım ruhuyla büyütelim. 15 Ağustos Atılım ruhu: koparıp alma, her koşulda direnme ve kazanma, ortak düşmana karşı savaşımı zafere taşıma iradesidir. Bu iradeyle kuşanarak faşizmi ezelim ve halklarımızın eşitliği temelinde ortak devrimci iktidarını kuralım. Ve o zafer günü, Kürt halk önderi Abdullah Öcalan yoldaş başta olmak üzere devrimci tutsaklarımızında aramızda olduğu bir büyük buluşma olsun!