HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul, Türkiye'nin mültecileri korumak yerine içte ve dışta kullandığını belirterek, AFAD çadır kentlerinde yaşanan taciz, tecavüz ve istismar olaylarının kamuoyu öğrenmesin diye gizli tutulduğunu söyledi.
Toğrul, Nizip'teki AFAD çadır kentinde tecavüze uğrayan 30'u aşkın çocuktan bir kısmının da kayıp olduğunu kaydetti.
AKP/Saray tarafından iç kamuoyunda muhalif kesimlerin içerisine demografik yapıyı değiştirmek amacıyla yerleştirilen, dış kamuoyunda ise bir tehdit aracı olarak kullanılan mültecilerin, yüzde 10'nun yerleştirildiği AFAD kamplarında yaşanan istismar, taciz ve tecavüz olayları yetkililerce sümenaltı edilmeye çalışılıyor. Antep'in Nizip ilçesinde bulunan ve geçtiğimiz aylarda Almanya Başbakanı Angela Merkel ile dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu tarafından ziyaret edilerek havuz medyası üzerinden kamuoyuna beş yıldızlı otel imajıyla yansıtılan AFAD kampında 30'u aşkın çocuğun uğradığı cinsel istismar olayının ortaya çıkmasıyla AKP'nin kirli yüzü bir kez daha ortaya çıkmıştı. Nizip'teki AFAD kampının istismar olayıyla gündeme gelmesinin ardından aralarında HDP'li vekillerin de olduğu heyet tarafından kampta yapılmak istenen incelemeye izin verilmemesi AFAD kamplarında yaşananların kamuoyu tarafından öğrenilmesinin önüne neden geçildiği ve neden bağımsız heyetlerin incelemesine kapatıldığını da gözler önüne serdi.
'KAMPLARDA YAŞANANLAR KAMUOYU DUYMASIN DİYE GİZLİ TUTULUYOR'
Antep'in Nizip, Karkamış ve İslahiye ilçelerinde bulunan AFAD çadır kentlerinde yaşanan cinsel istismar, tecavüz ve taciz olaylarına ilişkin konuşan HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul, bu kamplarda yaşanan vakaların yeni olmamasına dikkat çekti. Nizip'teki AFAD kampında 30'u aşkın çocuğun uğradığı cinsel istismar olayının geçtiğimiz yıl yaşandığını hatırlatan Toğrul, "Fakat Türkiye'nin geleneği 'Kol kırılır içinde kalır' üzerinden kamuoyu öğrenmesin diye gizli tutulmuştur. Maalesef ancak mahkeme aşamasından sonra bu çirkin olay duyulabilindi. Hatta haber yapılmasına dahi yetkililerce karşı çıkıldı. Nizip'te AFAD kampında yaşanan bu olaya ilişkin AFAD Genel Müdürlüğü'ne başvuru yapmamıza ve oraya da gitmemize rağmen, kampta inceleme yapmamıza izin vermediler. Kamp önünde ancak bir açıklama yapabildik. AFAD kamplarında buna benzer taciz, tecavüz ve istismar gibi işlenen vakıalar yoğundur. Nizip'teki AFAD kampında da yaşanan olayın hemen ardından İslahiye'deki kampta da benzer bir durum ortaya çıktı. AFAD kamplarının genelinde kadın ve çocuklara yönelik birçok olay yaşanıyor. Bu bilinen bir gerçek. Antep'e bağlı Karkamış ilçesinde bulunan AFAD kampında da kadınlara dönük tecavüz vakıalarının yaşandığını biliyoruz. Biz bunlara dikkat çekmek istedik. Maalesef kapalı kutuya çevrilen bu kamplar kontrol edilemiyor. Bağımsız heyetlerin oraya gidip inceleme yapmasına kapalı" diyerek kamplarda yaşananlara dikkat çekti.
'TACİZ VE TECAVÜZE UĞRAYA ÇOCUKLARIN BİR KISMI KAYIP'
Suriye'den gelen mültecilerin ancak yüzde 10'unun kamplarda kaldığını ve bunun dışında kalan diğer mültecilerin şehir merkezlerine dağıldığını söyleyen Toğrul, "Kamplarda bu sorunlar yaşanıyor ise şehir merkezlerine dağılanların ne sorun yaşadıklarını bilmiyoruz. Buna dönük alınan ciddi bir önlem yok. Türkiye'deki AFAD kamplarının genelinde de çocuklara istismar ve kadınlara yönelik tecavüz vakıalarının yaşandığını biliyoruz. Nizip'teki AFAD kampında taciz ve tecavüze uğrayan çocukların bir kısmının kayıp olduğunu öğrendik. Bunların hepsini yetkililere sorduk. Ama maalesef yetkililer bu konuda gerekli herhangi bir adım atmış değiller. Şuanda kamplarda benzer sorunlar devam ediyor. Gün geçmiyor ki kamplara dönük bir rezalet ortaya çıkmasın. Nizip'teki AFAD kampında tecavüzde bulunan kişinin ceza aldığını biliyoruz ama bu sanki sıradan bir vak'aymış gibi ele alınarak, bunları işe alan kamplarda görevlendiren makamlar herhangi bir denetimden geçirilmiyor. Buralarda çalıştırılan personelin belli bir eğitimden geçirilmesi amacımızı dile getirdik. AFAD gibi kurumlara ait yerlerin bağımsız gözlemcilere açık olması gerektiğini dile getirdik" diye konuştu.
'TÜRKİYE MÜLTECİLERİ KORUMAK YERİNE İÇTE VE DIŞTA BİR ARAÇ OLARAK KULLANIYOR'
HDP olarak AFAD kamplarında yaşanan ve yaşanacak olan vakıaların takipçisi olacaklarını belirten Toğrul, AFAD kamplarının bağımsız gözlemcilerin denetimine açılması için mücadele ettiklerini dile getirdi. AFAD kamplarında çalıştırılan ve görevlendirilen kişilerin psikolojik ve pedagojik eğitimlerden geçmesi için çabaladıklarını ifade eden Toğrul, devamla şunları söyledi: "Ama maalesef Türkiye'deki yetkililer, kendisine sığınan bu insanları korumaktan ziyade bunları iç ve dış kamuoyunda bir araç olarak kullanılıyor. Mülteci meselesi dışta bir pazarlık meselesine dönüştürülmüş. İçte de kendisine muhalif olan kesimlerin arasına yerleştirilmek ve oradaki demografik yapıyı bozmak suretiyle bir araç olarak kullanılıyor. Kamplar ile ilgili ciddi kaygılarımız var. Kamplar dışında yaşayan mültecilerin nasıl sorunlar yaşadığına dönük ise daha büyük kaygılar taşıyoruz. Özellikle kadınların ikinci evliliğe ve fuhuşa zorlandığına dönük kaygılar taşıyoruz. Bunları takip ederek kamuoyuyla paylaşacağız. Ama maalesef yeteri kadar bir destek bulamıyoruz. Ancak kamuoyuna raporlaştırarak, meclise soru ve araştırma önergeleriyle sunarak konuyu takip etmeye çalışıyoruz. Bu kamplarda kalan insanların buraya sığındıktan sonra her şeyiyle AFAD sorumluluğundadır. AFAD'ın bu işleri yaparken de evrensel ilkeleri yerine getirmesi gerekiyor. Özellikle çocukların bakımına dönük görev alan kişilerin pedagojik eğitimlerden geçmeden çalıştırılmaması ve işe alınmaması gerekiyor. Bu kamplar bağımsız gözlemcilere kapalı, gizli tutularak bu sorunların önüne geçilemez. Türkiye daha önce bu kampları beş yıldızlı otel diye tarif etmişti. Ama gün geçmiyor ki bir rezalet ortaya çıkmasın."
