Son Dakika: PKK sonuç bildirisi açıklandı: PKK adıyla yürütülen çalışmalar sonlandırıldı

‘Öcalan beton çukurda barış mücadelesi veriyor’

‘Öcalan beton çukurda barış mücadelesi veriyor’

BDP İstanbul İl Örgütü'nün kongresinde konuşan Eş Başkan Selahattin Demirtaş, 7 aydır kan akmamasının Öcalan sayesinde olduğunu belirterek, “Sayın Abdullah Öcalan bir beton çukurun içindeyken, sürecin devam etme şansı yoktur” dedi.

Demirtaş, "Eylül ve Ekim aylarında AKP'nin tutumu umarım bizi şaşırtır. AKP 10 yıldır bildiğimiz tutumunu sürdürürse kendisi kaybeder. BDP o masada Sayın Öcalan şahsında bütün ezilenleri temsilen oturuyor" diye konuştu.

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) İstanbul İl Örgütü 2. Olağanüstü Kongresi katılımcıların konuşmalarıyla devam ediyor.

'DEVLET ELİNİ BEDENİMİZDEN ÇEK'

BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel bir konuşma yaparak Rojava devrimini selamladı. Barış mücadelesinin mimarının Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan olduğunu kaydeden Tuncel, kadın özgürlük mücadelesine de değinerek, "Kadınlar özgürlük mücadelesinin, demokrasi mücadelesinin olmazsa olmaz parçasıdır. Sakine yoldaşların mücadelesi bizim mücadelemizdir" dedi.

Faşizme ve erkek egemen sisteme karşı mücadeleyi sürdüreceklerini kaydeden Tuncel, "Kadınların ne giymesi gerektiğine, nasıl davranması gerektiğine, ne zaman sokağa çıkacağına erkekler karar veremez. Devlet elini bedenimizden çek" şeklinde konuştu.

Gençliğin sömürgeciliğe karşı başlattıkları kampanyayı selamlayan Tuncel, "Gençlik devrimin öncüsü olacaktır" dedi.

'SIRF DEVRİMİ KÜRTLER YAPIYOR DİYE CHP KARŞI ÇIKIYOR'

BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın konuşmak için kürsüye çıkışı büyük bir coşkuyla karşılandı. Demirtaş, "Bırakın siyasi çalışmayı, sırf bu partiyi açık tutabilmek için yüzlerce yoldaşımız canını verdi. Biz o büyük emeklerin sayesinde güçlü bir halk hareketini kurabildik" dedi.

"İstanbul'da bu kadar baskıya rağmen devrimci dostlarımızla birlikte dik duruşunuzu sürdürüyorsunuz. İsimlere ve yöneticilere bağlı kalmadan halk olmayı başarmamız bu devrimin güvencesidir" diyen Demirtaş, verdikleri değer ve mücadelelerin somut sonuçlarının görülebileceği anlarda olduklarını ifade etti.

Özgürlük ve onurlu bir yaşama yakın olunduğunu ezilenlerin daha somut hissettiğini kaydeden Demirtaş, Rojava devrimine ilişkin şöyle konuştu: "Türkiye'nin tam da burnunun dibinde görkemli bir halk devrimi yaşanıyor. Bu devrime karşı kendine ilerici, demokratım diyenler duyarsız kalıyor. Kendine sosyal demokratım diyenler devrimi anlayamıyor. PYD lideri Türkiye'ye geliyor, buna en fazla sosyal demokratım diyen ana muhalefet partisi karşı çıkıyor. Sırf devrimi Kürtler yapıyor diye, CHP'liler devrime karşı saygısız tutum içerisindeler."

'ÇETELERLE İŞBİRLİĞİ POLİTİKASI İFLAS ETTİ'

Suriye'de ne Esad rejimini ne de eli kanlı El-Kaide çetelerini desteklemek zorunda olmadıklarını belirten Demirtaş, "Çetelerle işbirliği yapan Türk dış politikası iflas etmiştir. Salih Müslim'in Türkiye'ye gelmesi bu politikanın değişeceğinin işaretidir. Umarız böyle devam eder" şeklinde konuştu.

Rojava devrimine saldırma konusunda AKP, CHP ve MHP'nin birleştiğini hatırlatan Demirtaş, "Atı alan Üsküdar'ı geçmiş. Rojava'da Kürdüyle, Türkmeniyle, Arabıyla halk iktidarını kurmuş. Bağırarak bu devrimi yıkamazsınız. Bugüne kadar Suriye, Irak, Yunanistan komşunuzdu. Şimdi Kürdistan komşunuz olacak, 'olmaz' diyorsunuz. Bunun adı faşizmdir" dedi.

'MISIR'DAKİ DARBECİ FAŞİZAN REJİMİ KINIYORUZ'

Demirtaş, Mısır'da yaşananlara da değinerek, "Mursi yönetimi iktidarı halkla paylaşsaydı, darbeci dikta rejimine zemin hazırlanmazdı. Biz şu anda Mısır'da darbe ile yönetime gelen iktidarın hiçbir meşruiyeti olmadığını biliyoruz. Biz BDP olarak Mısır'ın bütün ezilenleri ile bu faşizan darbeci yönetime karşı dayanışma içindeyiz" şeklinde konuştu.

Mısır'da Adeviyye ve Tahrir meydanlarının el ele vererek diktatörlere karşı mücadele etmesi gerektiğini belirten Demirtaş, "Burada Taksim Gezi Meydanı ile Amed Meydanı nasıl el ele verdiyse, Mısır ve Suriye'de de ezilen halklar ortak mücadele etmelidir" dedi.

'ÖCALAN BİR BETON ÇUKURUN İÇİNDEYKEN, SÜRECİN DEVAM ETME ŞANSI YOKTUR'

"Türkiye bu anlayışla yönetilmeye devam ederse Ortadoğu'da, Mısır'da, Suriye'de yaşanan kaos burada da yaşanabilir" diyen Demirtaş, savaşı sonlandıran Abdullah Öcalan'ın Newroz'daki çağrısını hatırlattı.

BDP Eş Başkanı Demirtaş, sözlerine şöyle devam etti: "Siyasiler parlamentoda devletin bütün olanaklarını kullanarak savaş tezkerelerini imzalarken, Sayın Öcalan 14 metrekarelik bir çukurda bu ülkeye barış getirme mücadelesini verdi. Sayın Abdullah Öcalan bir beton çukurun içindeyken, sürecin devam etme şansı yoktur. Hükümet de bunu biliyor. Yedi aydır kan akmıyorsa bu kimin sayesindedir? 14 metrekarelik çukurda tuttuğunuz kişi sayesindedir. Bunun bir karşılığı olmalıdır."

'ÖCALAN'A TECRİT HUKUKSUZDUR'

Demirtaş, 1999 yılında Abdullah Öcalan'ın İmralı Cezaevi'ne götürülmesini hatırlatarak, "O dönemde Sayın Abdullah Öcalan'ın çağrıları olmasaydı ülke kan gölüne dönebilirdi" şeklinde konuştu.

Bülent Arınç'a da seslenen Demirtaş, "Sayın hukukçu Bülent Arınç, hangi kanunda Sayın Abdullah Öcalan ailesiyle, basınla görüşemez diyor? Siz 14 yıldır kanunları çiğniyorsunuz. Bırakın sürecin gereği laflarını. Siz zaten suç işliyorsunuz. Bu hukuksuzluğu artık sürdüremezsiniz" dedi.

Demirtaş, hukuksuzlukların devam etmesi durumunda Abdullah Öcalan'ın süreçte olmayacağını kaydederek, "Hukuku uygulama konusunda tereddüt ederseniz süreç ilerlemez" dedi.

'GEZİYE SALDIRARAK KÜRTLERLE BARIŞAMAZSINIZ'

Kürt halkının süreçte üzerine düşenleri yaptığını kaydeden Demirtaş, "Biz umuyoruz ki önümüzdeki Eylül-Ekim ayında AKP Hükümeti bizi mahcup duruma düşürür, şaşırtır. Yok eğer 10 yıldır bildiğimiz AKP tutumunu sürdürürse kendisi kaybeder. BDP o masada Sayın Öcalan şahsında bütün ezilenleri temsilen oturuyor" dedi.

AKP'nin tekçi zihniyetle çözüm olmayacağını anlamak zorunda olduğunu belirten Demirtaş, "Gece gündüz Gezi direnişine hakaret ederek, saldırarak Kürtlerle barışamazsınız. Gezi direnişine dönük her saldırı bize yapılmıştır" şeklinde konuştu.

'AKP KAPİTALİZMİ KENDİSİNE DİN HALİNE GETİRDİ'

Faizden en çok para kazananların AKP'liler olduğunu hatırlatan Demirtaş, "Çıkmışsın Gezi Parkı'nda cebinde beş parası olmayan gençlere 'faiz lobisi' diyorsun. O gençlerin senin gibi trilyonları yok. İstanbul borsasını Gezi'deki gençler mi yönetiyor? Kapitalizmi kendisine din haline getirmiş olanlar sizsiniz. İslamiyet bu değildir" ifadelerini kullandı.

Demirtaş AKP'nin 12 yıllık iktidarı döneminde başörtüsü sorununu çözmediğini hatırlatarak, "AKP'ye yakın olanların başörtüsü sorunu yok. Sokaktaki gariban başörtülünün sorunu AKP'nin umurunda değil" dedi.

'HASTA TUTUKLULAR İÇİN KIYAMETİ KOPARTIRIZ'

Demirtaş süreçteki taleplerine ilişkin ise, "Kimseden lütuf istemiyoruz. Hak ve özgürlüklerin pazarlığı olmaz. Ortada pazarlığı yapılacak bir şey yok. Ortada bir yanlış var. Bu yanlışın düzeltilmesini istiyoruz" dedi.

Hasta tutukluların meselesinin siyasi bir mesele olmadığını hatırlatan Demirtaş, "Hasta tutsaklar sürecin hassasiyeti için seslerini çıkarmıyor olabilir. Buradan açıkça sesleniyorum, biz sineye çekmeyiz. Burnunuzdan fitil fitil getiririz. Kıyameti biz koparırız" ifadelerini kullandı.

KCK tutsaklarının sürecin hukuki gereği olarak serbest bırakılması gerektiğini de belirten Demirtaş, "Bunlar olmazsa süreci biz yürütmeyiz. Bunlar BDP'nin tehdit ve şantajları değildir" şeklinde konuştu.

Kongre katılımcıların konuşmaları ve BDP İstanbul İl Örgütü'nün yeni yönetiminin belirlenmesi ile devam ediyor.