Meclis Adalet Komisyonu'nun görüştüğü "Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" OHAL uygulamalarının bazıları yasalaştırılacak.
Savcılığın tutukluluğa yapılan itirazı karara bağlama süresi artırılıyor. Mevcut durumda savcının, tutukluluğa yapılan itirazı üç gün içinde değerlendirerek kararın vermesi gerekiyor. Ancak OHAL ile birlikte bu süre günlerce aşıldı. Düzenleme ile bu süre 15 güne çıkartılacak. Böylece OHAL pratiği yasa haline getirilecek.
"Gecikmesinde sakınca bulunan haller" gerekçesiyle HST raporları, mahkeme kararı olmaksızın savcılık kararıyla alınabilecek.
Şüphelinin teknik araçlarla izlenmesi kararını ağır ceza mahkemesi yerine sulh ceza hakimi verecek. Ayrıca "gecikmesinde sakınca bulunduğu" gerekçesiyle teknik araçlarla izleme kararını da savcı verecek.
Tasarıdaki öneri şöyle: "Teknik araçlarla izlemeye hakim, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde cumhuriyet savcısı tarafından karar verilir. Cumhuriyet savcısı tarafından verilen kararlar yirmi dört saat içinde hakim onayına sunulur. Hakim kararını en geç yirmi dört saat içinde verir. Sürenin dolması veya hakim tarafından aksine karar verilmesi halinde kayıtlar derhal imha edilir."
DURUŞMALAR ADLİYE DIŞINDA DA GÖRÜLEBİLECEK
Düzenleme ile mahkemeler, güvenlik gerekçesiyle il sınırı içindeki adliyelerin dışındaki yerlerde de görülebilecek. Maddenin gerekçesinde, "Duruşma il sınırları içinde olmak kaydıyla daha güvenli veya fiziki olarak daha elverişli bir yerde yapılabilecektir" ifadesi yer alıyor.
Tutuklu askerlerin, askeri tutukevleri dışındaki ceza infaz kurumlarında tutulması zorunlu hale getirilecek.
Cezaevinde siyasi tutuklular ile ilgili tutanakların altında görevlinin açık kimliği yerine sadece sicil numarası yazacak.
Tasarının yasalaşması durumunda düzenleme şöyle olacak: "Yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz kurumları ile diğer kapalı ceza infaz kurumlarının yüksek güvenlikli bölümlerinde kalan tutuklu ve hükümlüler ile ilgili ceza infaz kurumlarında düzenlenen tutanaklara, ilgili görevlinin açık kimliği yerine sadece sicil numarası yazılır. Bu kapsamdaki kurum görevlilerinin ifadesinin başvurulması halinde çıkarılan davetiye veya çağrı kağıdı görevlinin işyeri adresine tebliğ edilir. Bu kişilere ait ifade ve duruşma tutanaklarında adres olarak sadece işyeri adresi gösterilir."
ÇOCUĞA YÖNELİK CİNSEL İSTİSMAR SUÇU YENİDEN DÜZENLENİYOR
"Çocukların cinsel istismarı" suçu yeniden düzenleniyor. Mağdurun 12 yaşından küçük olması durumunda verilen cezanın artırılması öngörülüyor. Suçun farklı yaş gruplarındaki mağdurlara karşı işlenmesinde bir ayrım gözetmeyen mevcut hüküm yeniden düzenleniyor.
Düzenleme şöyle: "Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması halinde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis verilir.
Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması halinde verilecek ceza, istismar durumunda on yıldan, sarkıntılık durumunda beş yıldan az olamaz.
Cinsel istismarın vücuda organ veya sairi bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on altı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur.
Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması halinde verilecek ceza on sekiz yıldan az olamaz."
Vücut dokunulmazlığına karşı kasten işlenen suçlar, tutuklama yasağı kapsamından çıkartılıyor. Bu durumda vücut dokunulmazlığına karşı kasten işlenen suçlarda da tutuklama kararı verilebilecek.