Oluç: İmralı görüşmeleri vakit kaybetmeden sağlanmalı

HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, İmralı konusunun küçük seçim hesaplarıyla ele alınamayacağını vurgulayarak, bir an önce görüşmelerin sağlanması gerektiğini söyledi.

Asrın Hukuk Bürosu avukatlarının müvekkilleri Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile görüşme talebiyle 18 Haziran’dan bu yana yaptıkları 10 başvuruya yanıt verilmemesi, "İmralı kapıları tekrar mı kapandı" sorusuna neden oldu. Konu hakkında ANF’ye konuşan HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, tecridin tekrar gündeme gelmesinin kabul edilemez olduğunu kaydetti.

‘İMRALI KONUSU KÜÇÜK SEÇİM HESAPLARIYLA GEÇİŞTİRİLEMEZ!’

HDP olarak başından beri İmralı tecridinin hukuki olmadığını belirttiklerini anımsatan Oluç, “Biz başından beri bu hukuksuzluğun ortadan kaldırılması ve Sayın Öcalan başta olmak üzere İmralı’daki diğer hükümlülerin hem aileleri hem de avukatlarıyla görüşmeleri gerektiğini söylüyoruz. 23 Haziran seçimleri öncesi görüşmelerin önü açıldı ama öyle anlaşılıyor ki bunun sürekliliği konusunda sıkıntılar yaşanıyor” dedi.

'BİNLERİN EYLEMİ UNUTULMAMALI'

Anayasa ve uluslararası hukuka göre zaten var olan bir hakkın kullanımını bir seçim manevrası olarak yorumlamak istemediklerini vurgulayan Oluç, tecride karşı DTK Eşbaşkanı, HDP Milletvekilli Leyla Güven öncülüğünde binlerce insanın bedenini açlığa yatırdığını unutmamak gerektiğini söyledi. İmralı konusunun küçük seçim hesaplarıyla ele alınacak veya kullanılabilecek bir konu olmadığına işaret eden Oluç, iktidarın da konuya bu ciddiyetle yaklaşmasını beklediklerini kaydetti.

'ÇÖZÜM ÖCALAN'LA SAĞLANIR'

Öcalan’ın ailesi ve avukatlarıyla görüşme hakkının olduğunu hatırlatan Oluç, vakit kaybetmeden bu hakkın düzenli olarak kullanılmasının sağlanmasını istedi. Öcalan’ın demokrasi ve Kürt sorununun çözümü açısından önemine değinen Oluç, şunları kaydetti: “Yapılan son görüşmeler de Türkiye ve Ortadoğu’daki demokrasi ve Kürt sorununun çözümü açısından Sayın Öcalan’ın ne kadar önemli bir aktör olduğunu bir kez daha göstermiştir. Bu açıdan görüşmelerin sağlanması hem siyasi hem insani hem de hukuki öneme sahiptir. İmralı’da hak olan ve hukuki olarak yerine getirilmesi gereken adım hâlâ geçerlidir ve ufak siyasi hesaplarla veya seçim hesaplarıyla geçiştirilemez.”

‘CİDDİ YARGI REFORMUNA İHTİYAÇ VAR'

HDP olarak Öcalan’ın işaret ettiği üçüncü yol çizgisini geliştirmek için çalıştıklarını belirten Oluç, bunun ilk adımının da demokratik anayasa olduğunu vurguladı. Türkiye’de demokratik anayasanın bir ihtiyaç olduğunu ifade eden Oluç, özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı altında son bir yılda yaşanan uygulamaların bu ihtiyacın aciliyetini gösterdiğini söyledi. Oluç, bu doğrultuda önümüzdeki günlerde siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir dizi görüşme gerçekleştireceklerini aktardı. Demokratik anayasa inşası öncesi ciddi bir yargı reformuna da ihtiyaç olduğunu dile getiren Oluç, HDP olarak bu konudaki önerilerini de hazırladıklarını ve tüm kesimlere ulaştırdıklarını söyledi. Türkiye’de hem ceza ve infaz yasalarının hem de yargılama sisteminin mutlaka elden geçirilmesi ve reforme edilmesinin şart olduğunu kaydeden Oluç, Meclis açıldığında ilk gündemlerinin yargı reformu olacağını aktardı.

‘ROJAVA DEVRİMİ HEPİMİZİN YOLUNU AYDINLATTI’

Türkiye’nin saldırı tehditlerinin arttığı Rojava Devrimi'ni de değerlendiren Oluç, Ortadoğu’nun demokrasisi, insan hakları ve halkların geleceğe umutla bakabilmesi açısından son derece önemli bir devrim olduğunu vurguladı. “Rojava Devrimi hepimizin hem yolunu aydınlattı hem de mücadele azmini büyüttü” diyen Oluç, aynı zamanda bir kadın devrimi olan Rojava Devrimi'nin, DAİŞ barbarlığına karşı verilen savaşla gerçekleştiğini, tarih sayfalarında da yerini böyle aldığını kaydetti.