Rusya’nın Başkenti Moskova’da bulunan Mala Kurda’da “Önder Apo’ya özgürlük, Kürdistan’a statü” sloganıyla açlık grevinde olan Kürt kurum temsilcileri ve Kürdistanlılar, dört parça Kürdistan’da ve yurtdışında açlık grevlerinde olan Kürdistanlı eylemcileri selamlayarak Kürt halkına ve dostlarına açlık grevleri etrafında kenetlenme ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için mücadeleyi yükseltme çağrısı yaptı.

CPT başta olmak üzere uluslararası kurumların ve güçlerin Türk devletinin İmralı politikasına sessiz kalmasının Kürt jenosidine onay vermek anlamına geldiğini belirten eylemciler, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı sahiplenmenin ulusal, ahlaki ve insani bir görev olduğunun altını çizdi. Açlık grevi eylemcileri Kürt halkının çok önemli bir süreçten geçtiğini belirterek, “Özgürlük ancak Önder Apo ile mümkündür” şeklinde konuştu.

Moskova’da açlık grevinde bulunan eylemciler, eylemlerine dair ajansımıza konuştu.

‘ÖNDERLİĞİMİZİN DURUMUNU GÖRMEZDEN GELEN ULUSLARARASI GÜÇLER KÜRT JENOSİDİNE ORTAK OLUYORLAR’

Açlık grevinde yer alan Rusya Êzidîler Kongresi Sözcüsü Araf Azmani, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın durumuna kayıtsız kalan ve Kürt halkının taleplerini görmezden gelen uluslararası güçleri ve CPT’yi kınayarak, “Faşist Türk devletinin İmralı politikasına sessiz kalmak, Kürt jenosidine ve gerçekleştirilen katliamlara ortak olmaktır” dedi.

‘ÖNDERLİĞİ FİZİKİ ÖZGÜRLÜĞE KAVUŞTURANA KADAR AYAKTA OLMALIYIZ’

Uluslararası güçlerin İmralı’da uygulanan politikalara karşı sessiz kalmasının 15 Şubat 1999 Uluslararası Komplosu’nun devamı nitelinde olduğunu belirten Azmani, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz de Rusya’daki Kürt kurumları ve Kürtler olarak ulusal ve ahlaki görevimizi yerine getirmek için böylesi bir eylem başlattık. Strasbourg’da Êzidî Meclisi tarafından başlatılan eylem çok anlamlıdır. Bütün Êzidîler kendilerini bu eylemde görmelidir. Çünkü Önder Apo bütün Kürtlerin ve Ezdi toplumunun umududur. Önder Apo’nun felsefesi ve ideolojisi dışında Êzidî toplumuna gelecek vadeden bir düşünce ve lider yoktur.”

Türk devletinin kandırma ve özel savaş politikalarına karşı uyanık olma çağrısı yapan Azmani, “Ezdi toplumumuz Önder Apo’nun özgürlüğünü kendi özgürlüğü olarak görmeli, esaretini ise kendi esaretleri olarak görmelidir. Kürt halkı olarak Önderliğimizi fiziki özgürlüğüne kavuşturana kadar ayakta olmalıyız” dedi.

MERİ KİNYAZ: KÜRTLERİN TEMEL TALEBİ ÖNDERLİĞİN ÖZGÜRLÜĞÜ

Bir başka açlık grevi eylemcisi ve Uluslararası Kürt Sosyal Kurumlar Birliği Eşbaşkanı Meri Kinyaz ise, “Kürdistan’da ve Türkiye’de, Önder Apo ile görüşme olmadan olumlu her hangi bir gelişme olamaz. Önder Apo ile derhal görüşülmesini talep ediyoruz. Talebimiz elbette ki bununla sınırlı değil. Biz artık Önder Apo’yu özgür görmek istiyoruz. Bütün Kürtlerin temel ve birinci talebi budur. Her Kürt, Önder Apo’nun özgürlüğünü sağlama mücadelesine aktif katılmayı bir görev olarak bilmelidir” dedi.

MİŞA: HALK OLARAK ÖNDER APO’YU ÖZGÜRLEŞTİRECEK, ÖZGÜR KÜRDİSTAN’I İNŞA EDECEK GÜÇTEYİZ

Açlık grevi eylemcilerinden Moskova Ezdi Toplumu Sözcüsü Andoyê Mişa da açlık grevi eylemcilerini selamlayarak şunları söyledi: “Buradaki Kürtler belki iki yüz yıldır ülkeden uzaktalar ama ülkemize, Kürdistan’a ve Önderliğimize bağlıyız. Halk olarak varlık yokluk sürecinden geçiyoruz. Tarihi bir dönemdeyiz. Statü sahibi olma, diğer halklar gibi özgür yaşama imkanlarına kavuşmuş durumdayız. İnanıyorum ki Kürt halkı 40 yıllık mücadelenin vermiş olduğu güçle, Önder Apo’yu da özgürleştirecek, özgür Kürdistan’ı inşa edecektir” şeklinde konuştu. Başta Rusya olmak üzere uluslararası güçlere ve kurumlara duyarlılık çağrısında bulunan Mişa, Kürt halkının da eylemlerini daha fazla yükseltmesi gerektiğini kaydetti.