Önder Davutoğlu'na cevap verdi
Önder Davutoğlu'na cevap verdi
Önder Davutoğlu'na cevap verdi
HDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Türk Başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun "Demirtaş'ı uyarıyorum; Sokaklara çağrıda bulunuyorsa dökülecek her kandan Demirtaş sorumludur" ifadelerine yanıt verdi. Önder, "Ne biliyorsunuz kan akacağını? Bir ülkede insanların demokratik haklarını kullanmaları niye kan akmaya sebep olsun ya da davetiye çıkarsın" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Başbakan Davutoğlu'nun Demirtaş'ı hedef gösteren tehditvari bir üslupla sarf ettiği "Demirtaş'ı uyarıyorum; Sokaklara çağrıda bulunuyorsa dökülecek her kandan Demirtaş sorumludur" sözlerine ilişkin HDP Grubunun meclisteki toplantı salonunda basına değerlendirmelerde bulundu.
Sözlerine, "Başbakan Davutoğlu bu kadar kesin hüküm veriyorsa; sorumlusu olarak HDP'yi ve başta sayın Demirtaş'ı görüyorsa, bu ceza hukukunu ilgilendiren bir şeydir. Bizim hakkımızda başta Yargıtay başsavcılığının suç duyurusunda bulunması gerekir. Bu öz eleştiri ile savuşturulacak bir şey değil" diyerek başlayan Önder, "Öbür türlü hem başbakanlık hem de yurttaşlık görevini ıskalamış olur" değerlendirmesinde bulundu.
Demirtaş'ın ve partilerinin insanları sokağa çağırmakla neyi kasttetiklerini defalarca dile getirdiklerini vurgulayan Önder, "Anayasal haklarımızı kullanmamız dışında hiçbir vurgu yapılmamıştır, söz konusu değil. Sayın Başbakan'ın kullandığı dile bakalım; 'akacak kandan Demirtaş sorumludur' diyor. Ne biliyorsunuz kan akacağını? Bir ülkede insanların demokratik haklarını kullanmaları niye kan akmaya sebep olsun yada davetiye çıkarsın. Bunun iler tutar yanı yok" değerlendirmesinde bulundu.
Davutoğlu'nun "Parelel yapı ile PKK görüşüyor, buna ilişkin elimizde belgeler var" şeklindeki sözlerine dikkat çeken Önder, "Buradan çağrı yapıyorum. Eğer bir suç örgütüyse ve siz bunu kanunla hukukla tescil etmişseniz yine size düşen hemen suç duyurusunda bulunmaktır. Siyasi ve ahlaki tutarlılık bunu zorunlu kılar. Başbakan kusura bakmasın, bizim hangi yayınla konuşup konuşmayacağımıza karar veremez kendisi akreditasyon mevkisi değildir. Döner insana sorarlar, söz konusu basın-yayın organlarıyla bu ülkede manşet manipülasyonları yaptınız. Şimdi siz konjoktürel menfaatleriniz üzerinden kimseye nizamet veremezsiniz" dedi.