'Özal'a ilişkin belgeler kaybolmuş, tanıklar çelişkili ifade vermiş'

'Özal'a ilişkin belgeler kaybolmuş, tanıklar çelişkili ifade vermiş'

Cumhurbaşkanlıðı Devlet Denetleme Kurulu (DDK)'nun Turgut Özal'ın ölümüne ilişkin hazırladıðı raporda ilginç bulgular tespit edildi. Raporda, Özal'ın ölümüne ilişkin Cumhurbaşkanlıðı'nda tutulan belgelerin yok edildiði, ölüme tanıklık edenlerin birçoðunun başkalarını koruyarak çelişkili ifadeler verdikleri veya bir şey hatırlamadıklarının söylendiði kaydedildi. Ayrıca Özal’ın öldüðü gün köşkte görevli doktor, hemşire ve saðlık çalışanlarına da izin verilmiş!

DDK tarafından hazırlanan raporda, Özal'ın ölümüne ilişkin kuşkulara dikkat çekildi.

Hazırlanan raporda kuşkulu görülen bölümler şöyle sıralandı:

- Ölüm günü olan 17 Nisan 1993 tarihinden çalışmanın yapıldıðı tarihe kadar 19 yıl gibi uzun bir sürenin geçmiş olması nedeniyle, bilgisine başvurulan kişilerin olayları tam olarak hatırlamakta güçlük çektikleri görülmüştür.

- Bilgilerine başvurulan ve beyanları tespit edilen kişilerin kendilerine ve bir başkasına sorumluluk gelebileceði endişesinden hareketle bazı bilgileri “hatırla(ya)mıyorum” gerekçesiyle paylaşmaktan imtina ettikleri müşahade edilmiştir.

- Merhum Cumhurbaşkanının vefatıyla ilgili iddiaların muhtelif zamanlarda -özellikle son yıllarda- yazılı ve görsel medya aracılıðıyla gündeme getirilmiş ve kamuoyunda tartışılmış olması nedeniyle, bir kısım beyan sahibinin yaşadıðı olayları bu tartışmaların etkisinde kalarak edindiði bilgilere göre yorumladıðı ve yönlendirmeye çalıştıðı görülmüştür.

- Alınan beyanlar arasında bazı çelişkiler ve/veya hayatın olaðan akışına aykırı hususlar tespit edilmiştir.

- Merhum Cumhurbaşkanının vefat ettiði 17 Nisan 1993 tarihinin öncesinde ve sonrasında yaşanan sürece tanıklık eden bazı kişilerin (Dönemin Genel Sekreteri Em. Org. Kemal Yamak, Ankara Valisi Erdoðan Şahinoðlu, Genelkurmay II. Başkanı Org. Fikret Küpeli, Hacettepe Üniversitesi Hastanesine intikalde ambulansta refakat eden yakın koruma görevlisi Turan Ýnanç, Merhum Cumhurbaşkanının kan örneðinin saklanmasının kamuoyuna yansıdıðı dönem (1995-1999) Hacettepe Üniversitesi Rektörü olan Prof. Dr. Süleyman Saðlam vb) vefanedeniyle bilgilerine başvurulamamıştır. Öte yandan bilgisine başvurulan bazı kişilerin sorumluluk gerektirebilecek durumlarda ölen kişilere atıf yaparak konuyu açıklamaya çalıştıkları görülmüştür.

- Merhum Cumhurbaşkanının vefatının üzerinden uzun bir zaman geçmiş ve konuya ilişkin belgelerin arşiv mevzuatı gereði saklama yükümlülüðünün sona ermiş olması nedeniyle talep edilen bir kısım bilgi ve belgeye imha edilmiş oldukları için erişilememiştir.

- Çalışma sırasında bilgisine başvurulan bazı kişiler ile belge talebinde bulunulan bir kısım kurumun inceleme/araştırma konusuna ilişkin evrakın Cumhurbaşkanlıðı arşivinde olduðunu/olabileceðini/olması gerektiðini belirtmesine raðmen, Cumhurbaşkanlıðı arşiv hizmetlerinin yürütüldüðü Eðitim ve Araştırma Müdürlüðünde Merhum Turgut ÖZAL’ın görev dönemine ilişkin inceleme/araştırma konusuyla âlâkalı hemen hemen hiç bir dokümanın bulunmadıðı tespit edilmiştir.

- Bilgisine başvurulmak üzere ilgili kurumlarda o dönemde fiilen görevli olan personelin isim ve iletişim bilgileri kurumlarında temin edilmek istenmiştir. Ancak, kurumlarda gerek görevli personele gerekse o gün yaşanan sürece ilişkin herhangi bir tespit/kayıt/tutanak tanzim edilmediði için çoðunlukla bu bilgiye erişilememiştir. Sözkonusu personele haricen edinilen bilgiler ile ulaşılmaya çalışılmış, bir kısım kişilerin (Hacettepe Üniversitesi Hastanesi büyük acil servisindeki intörnler gibi) isim ve iletişim bilgilerine de ulaşılamamıştır.

- Merhum Cumhurbaşkanının vefatı ile ilgili iddiaların önemli bir bölümünü dile getiren Sayın Semra Özal ve T. Ahmet Özal’dan beyanlarında vereceklerini ifade ettikleri bilgi ve belgeler ile Merhum Cumhurbaşkanının ölümünün aydınlatılmasına matuf her türlü bilgi ve belgenin gönderilmesi 10.02.2011 ve 19.10.2011 tarihli yazılarımızla ayrı ayrı ikişer defa istenilmiş olmasına raðmen adı geçenlerce Kurulumuza, kamuoyuna yansıtılanlar dışında her hangi bir bilgi ve belge sunulmamıştır.

- Konut’ta çalışan personelin seçiminde herhangi bir usul ve esasın belirlenmediði, Konut’ta Cumhurbaşkanı ve ailesi için hazırlanan yemeklerin kontrol edilmesine yönelik bir sistemin oluşturulmadıðı, hazırlanan yemeklerden numune alınmadıðı belirlenmiştir.

- Cumhurbaşkanının zatına ve ailesine saðlık hizmeti vermek üzere “özel doktorluk” müessesinin oluşturulmadıðı, gerek Köşk’te gerekse Konut’ta 7 gün 24 saat esasına göre saðlık hizmetinin planlanmadıðı, bu kapsamda görevlendirilmiş saðlık müdürü, doktor ve diðer saðlık personelinin bulunmadıðı, mevcut doktorun da yarım gün mesai ile tüm Köşk personeline hizmet verdiði ve hafta sonu çalışma zorunluluðunun olmadıðı anlaşılmıştır. Öte yandan ne Cumhurbaşkanının zatına ne de Cumhurbaşkanlıðı örgütünün tümüne hizmet verecek herhangi bir tam donanımlı ambulansın bulunmadıðı tespit edilmiştir.

- Merhum Cumhurbaşkanının rahatsızlanarak vefat ettiði gün Çankaya Köşk’ünde görevli doktor, hemşire ve diðer saðlık personeline aynı anda bilinçli olarak izin verildiði, HÝZMETE

- Cumhurbaşkanlıðı resmi doktoru Prof. Dr. Hilmi Özkutlu'ya ulaşılamadıðı, acil müdahalelerde kullanılmak üzere hazırlanan ilk yardım çantasının ve bunu kullanacak saðlık personelinin bulunamadıðı ve bu nedenlerle rahatsızlandıðı anda acil tıbbi yardım alamadıðı hususlarının kamuoyunda tartışılan iddialar arasında olduðu tespit edilmiştir.

- Merhum Cumhurbaşkanının görev döneminde Köşk'teki saðlık hizmetlerinin organizasyonu ve işleyişi ile personelin görev, yetki ve sorumlulukları, Cumhurbaşkanlıðı Genel Sekreterliði Teşkilatı Görev ve Sorumlulukları Yönetmeliði ile Saðlık Müdürlüðünün Görev ve Sorumlulukları Yönergesinde düzenlenmiştir. Buna göre, saðlık müdürüne Merhum Cumhurbaşkanına doðrudan saðlık hizmeti sunma mükellefiyetinin yüklenmediði, doktorun ise, görevlendirme yapılmadıkça/emir verilmedikçe bizzat Sayın Cumhurbaşkanına yönelik saðlık hizmeti sunma mükellefiyetinin bulunmadıðı anlaşılmıştır. Ayrıca yapılan çalışma esnasında, Cumhurbaşkanının görev süresi içerisinde rahatsızlanması halinde yapılacak iş ve işlemlereyönelik herhangi bir mevzuata ya da iç düzenlemeye rastlanılmamıştır.

- Cumhurbaşkanlıðı Köşk'ünde 1993 yılı itibariyle tüm personele ve bakmakla yükümlü olduðu aile fertlerine sunulan saðlık hizmetlerinin, bir hekim, bir diş hekimi, bir diş teknisyeni, bir hemşire ve bir memur-daktilograf tarafından yürütüldüðü, mevcut hekimin ise yarım gün esası ile çalıştıðı anlaşılmıştır. Cumhurbaşkanlıðı teşkilat düzenlemelerinde yer alan "Cumhurbaşkanlıðı özel tabipliði" kadrosunun oluşturulmadıðı ve Saðlık Müdürlüðü kadrosuna da 28.09.1992 tarihinden itibaren atama veya görevlendirme yapılmadıðı görülmüştür.