Özgen: Yasakçı zihniyete karşı mücadele edilmeli

Özgen: Yasakçı zihniyete karşı mücadele edilmeli

Amed-Bağlar’da Kürtçe eğitim vermek üzere açılan Dibistana Seretayî a Ferzad Kemanger-Ferzad Kemanger İlkokulu’nun mühürlenmesini kabul etmeyerek, mühürleri söken halka yapılan saldırı protesto edildi. Protesto eyleminde konuşan KESK Genel Başkanı Lami Özgen, kamu emekçileri olarak daha önce verdikleri mücadele ve bedeller sonucunda, kanunlarını değiştirmek zorunda kalan yasakçı zihniyetin bugün de Kürtçe eğitim konusunda aynı şeyi yapmak zorunda kalacağını söyledi.

Kürtçe eğitim vermek üzere Amed Bağlar'da açılan Dibistana Seretayî a Ferzad Kemanger-Ferzad Kemanger İlkokulu'nun mühürlenmesi ile bunu kabul etmeyerek mühürleri söken yurttaşların en son dün akşam yapılan sert polis müdahalesi sonrası gözaltına alınmaları okul önünde protesto edildi.

Okul öğretmenleri ile birlikte öğrenci velileri, DBP Amed İl Eş Başkanı Zübeyde Zümrüt, DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ayhan, Eğitim Sen Amed Şube Eş Başkanı Yıldırım Aslan ve KESK Genel Başkanı Lami Özgen ile konfederasyona bağlı şube başkanlarının katıldığı protesto eyleminde Kürtçe eğitimin engellenmesi ve polis şiddetine yönelik tepkiler dile getirildi. 

KESK Amed Şubeler Platformu dönem sözcüsü Muhsin Uyanık’ın yaptığı basın açıklamasında, mühürlenen okullarının Kürtçe eğitim vermek üzere açıldığı ortadayken, siyasi iktidarın şiddet, baskı ve despotik politik yaklaşımlarla buna müdahalede bulunmasının son derece vahim olduğu vurgulandı. 

“Bir halkın talebi neyse siyasi hükümetin görevi de onu yerine getirmektir” diyen Uyanık, Türkiye'nin demokratik bir ülke olarak uygar dünyada yer almak istemesi halinde, Kürt halkının başta eğitim-öğretim hakkı olmak üzere insani ve demokratik haklarını tanımak zorunda olduğunu kaydetti. 

ÖZGEN: AKP 90 YILLIK ASİMİLASYONİST POLİTİKAYI SÜRDÜRÜYOR

Okunan açıklamanın ardından konuşan KESK Genel Başkanı Lami Özgen ise Kürt halkının özgürlük mücadelesinin bir parçası olan anadilde eğitim talebinin Türkiye ve dünya gündemine oturduğunu belirterek, buna karşı devletin ve AKP hükümetinin takındığı tutumun faşizan ve otoriter olduğunu söyledi.

Bu hakkın yerine getirilmesi devlet ve hükümetin boynunun borcu olduğunun altını çizen Özgen, AKP'nin 90 yıllık asimilasyonist, sömürgeci politikaları sürdürdüğünü söyledi. Özgen, bu ülkede halen anadil sorunu olmasının Türkiye'nin ayını olduğunu söyleyerek "Kürt halkının diline vurulan kelepçe, Türkiye halklarının boynuna vurulan prangadır" dedi. 

Konuşmasının devamında bu ülkenin kamu emekçileri olarak 90'lı yıllarda sendikalarını kurup mücadeleye başlarken yasaklarla karşılaştıklarını, basılan şube binalarının mühürlendiğini hatırlatan Özgen, verdikleri mücadele ve bedeller sonucunda o yasakçı zihniyetin kanunlarını değiştirmek zorunda kaldığını belirtti. Bugün aynı şeyin Kürt halkı için geçerli olduğuna dikkat çeken Özgen, "Aynı mücadele verilecek ve AKP hükümeti ile devlet, kendi kanunlarını değiştirmek zorunda kalacak" ifadelerini kullandı.

‘ANADİLE KELEPÇE VURULAMAZ’

"Anadile kelepçe vurulamaz. Anadili siz mühürlerle engelleyemezsiniz" diyen Özgen, AKP hükümetinden polis şiddetiyle yürüttüğü bu yönelimi sonlandırmasını, gözaltına alınan arkadaşlarının serbest bırakılmasını beklediklerini kaydetti. 

Özgen'in konuşmasının ardından atılan "Zimanê me, rûmeta me ye" sloganıyla protesto eylemi sona erdi.