Özgür Gazeteciler Cemiyeti’nden basın davasına destek çağrısı
Özgür Gazeteciler Cemiyeti’nden basın davasına destek çağrısı
Özgür Gazeteciler Cemiyeti’nden basın davasına destek çağrısı
Özgür Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Hayrettin Çelik, 3 Aralık 1994 tarihinde Özgür Ülke Gazetesi'nin bombalandığını hatırlatarak, "Günümüzde ise muhalifler 'KCK' operasyonları adı altında yine baskı ve zulüm altına alınmaya çalışılmaktadır" dedi. Çelik, 2 Aralık'ta İstanbul'da görülecek "KCK" basın davasının duruşmasına destek çağrısında bulundu.
Özgür Gazeteciler Cemiyeti, Özgür Ülke Gazetesi'nin bombalanmasının yıldönümü ve 2 Aralık Pazartesi günü görülecek olan "KCK" basın davasına ilişkin AZC plaza önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya basın emekçilerinin yanı sıra bazı tutuklu gazeteci yakınları ile İHD Diyarbakır Şube yöneticileri ve KESK Diyarbakır Şubeler Platformu temsilcileri katıldı. Azadîya Welat ile Özgür Gündem gazetelerinin taşındığı açıklamada, "Özgür basın susmayacak" yazılı pankart açılırken, "Özgür basın susturulamaz" sloganı atıldı.
Açıklama yapan Özgür Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Hayrettin Çelik, 3 Aralık 1994 tarihinde ülkenin muhalif sesi olan Özgür Ülke Gazetesi'nin İstanbul Kadırga, Beyoğlu merkez binaları ile Ankara bürosunun aynı saatlerde bombalandığını hatırlatarak, saldırı nedeniyle arkadaşları Ersin Yıldız'ın yaşamını yitirdiğini çok sayıda arkadaşlarının da yaralandığını söyledi. Çelik, saldırının faillerinin daha sonra Milli Güvenlik Kurulu'nda (MGK) alınan bir karar üzerine dönemin başbakanı Tansu Çiller'in başında olduğu devletin gizli birimleri tarafından yapıldığının ortaya çıktığını ifade etti.
Ülkede sistemin dışında yer alan halkların, her dönem baskı, asimilasyon ve sindirme politikalarının hedefi haline geldiğine dikkat çeken Çelik, "Bu durumdan en çok etkilenen halk ise şüphesiz ki Kürt halkıdır. 90'lı yıllarda faili meçhul cinayetlerle, kaybedilmelerle, köy boşaltma ve katliamlarla yok edilmeye çalışılan Kürtler, günümüzde ise KCK operasyonları adı altında yine baskı ve zulüm altına alınmaya çalışılmaktadır" dedi.
Söz konusu operasyonlar ile siyasetçi, gazeteci, hukukçu, işçi-emekçi, yaşlı-genç demeden neredeyse toplumun bir bütün olarak hedef haline getirildiğini belirten Çelik, baskı politikalarının en önemli hedefinin toplumu aydınlatma ve bilgilendirme amacı dışında hiçbir faaliyeti olmayan gazeteciler olduğunu ifade etti. Baskıcı sistemlerin, muhalefetin sesini kısmak için basın mensuplarını zapt u rapt altında tutmaya çalıştığını kaydeden Çelik, "Bunu başaramadıklarında ise, her zaman baskı araçlarını devreye koymuşlardır" şeklinde konuştu.
Çelik ayrıca, 2 Aralık'ta İstanbul'da görülecek "KCK" basın davasının duruşmasına destek çağrısında bulundu.