Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) “HDP’liyiz her yerdeyiz” kampanyası kapsamında Esenyurt Meydanı’nda halk buluşması gerçekleşti. Binlerce kişinin katıldığı buluşmada HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan “HDP halktır, halk burada” sloganları ile karşılandı. 

HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan şöyle konuştu.

“Sizlerin bu coşkusu, bizi böyle kararlı karşılaması bize onur veriyor. Bugün bu meydanda "yıkılmadık, dimdik ayaktayız" diyenlere binlerce selam olsun. İşte bu görüntü, bu coşku, bu kararlılık HDP’nin kapatılamayacağının bir göstergesidir. Sizler, bizler dimdik ayakta olduğumuz sürece ne kapatma davaları ne fezlekeleri ne Kobanê Davası, yaptıkları hiçbir şey işe yaramayacak. Gelsin bu meydanı görsünler, sizi görsünler. 

Buradan binlerce selam gönderiyoruz. Cezaevlerinde rehin olarak tutulan Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, İdris Baluken, Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel ve şu an cezaevlerinde rehin olarak tutulan yüzlerce arkadaşımıza binlerce selam gönderiyoruz. Bugün bedenlerini açlığa yatıran, cezaevlerinde açlık grevinde olan bütün arkadaşlarımıza binlerce kez selam gönderiyoruz. Değerli halkımız bu bir miting değil sadece küçük bir buluşma. Bu buluşma HDP’nin günlerdir aylardır bölge bölge, il il, ilçe ilçe, köy köy dolaşmalarının sadece bir tanesidir. Çünkü nerede bir ezilen bir mağdur varsa, nerede eziyet varsa, insanlar nerede zulme uğruyorsa HDP bugün oradadır, halkın yanındadır, halkın içindedir. 

ESENYURT’TA DENGELERİ DEĞİŞTİRDİKTEN SONRA PARTİMİZE SALDIRMAYA BAŞLADILAR

İşte çalışmamızın bir sonucu olarak Esenyurt Meydanında sizlerle bir araya gelmenin onurunu ve gururunu yaşıyoruz. Gittiğimiz her yerde aynı coşku ve kararlılık var. HDP’nin Türkiye’ye umut dağıttığını, cesaret dağıttığını her yerde görüyoruz. Bütün engellemelerle rağmen burada olduğunuz için bir kez daha teşekkür ediyoruz. Esenyurt ilçemizi iyi biliyorum. Buradaki yoldaşlarımızın, partili arkadaşlarımın her türlü engele rağmen dimdik ayakta duracağını biliyorduk. Esenyurt’ta baskı ve zulmün olduğunu biliyoruz. 31 Mart seçimlerinden önce bir yolsuzluk çarkının olduğunu gördük, tanık olduk. 31 Mart yerel seçimlerinden sonra dengeler değiştikten sonra, yolsuzlukların kapısı kapandıktan sonra Esenyurt’ta halkımıza ve partimize saldırmaya başladılar. 

HDP sadece Esenyurt’ta değil İstanbul’un pek çok yerinde, İstanbul Büyükşehir Belediyesinde ve aynı zamanda Türkiye’nin pek çok yerinde bu başarıyı gösterdi ve AKP’ye kaybettirdi. Şimdi korkuları bir dahaki seçimde HDP’nin bütün Türkiye'de bu dengeleri değiştirmesidir. Bizden korksunlar; HDP’den, halkımızdan korksunlar. Bir dahaki seçimde bütün gücümüz ve irademizle bu ülkenin geleceği için, gençlerimizin, kadınlarımızın, halkımızın yarınları için, demokrasi için, adalet için, hak için, barış için, bu ülkedeki düzeni değiştirmek için yola çıktık ve başaracağız.

Şu an Türkiye bir kriz döneminden geçiyor, bir felaketler döneminden geçiyor. Ekonomik krizin, sosyal krizin, siyasal krizin yanında özellikle sel felaketlerinin, orman yangınlarının ve ırkçı saldırıların, katliamların yapıldığı yeni bir dönemden geçiyoruz. Buradan Başkale’ye ve Karadeniz’e selden etkilenen bütün yurttaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Yine ormanlarımız, ciğerlerimiz yanıyor. Başta Manavgat olmak üzere Türkiye’nin her yerindeki yangınlarda can kayıpları oldu, ağaçlar yandı. Kim yaktıysa, kimler yaktıysa mutlaka açığa çıkarılmalı ve mutlaka hesabı sorulmalıdır. Buradan ziyanı olan yurttaşlarımıza, yangınlardan zarar gören bütün kentlerimize, oralarda yaşayan yurttaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi gönderiyoruz.
ERDOĞAN’IN MARMARİS GÖRÜNTÜLERİ TÜRKİYE TARİHİNE UTANÇ OLARAK GEÇTİ

Bir taraftan bunlar olurken bu ülkenin cumhurbaşkanı zarar gören yurttaşlara geçmiş demek olsun demek için yüzlerce araçlık konvoyla Marmaris'e gitti. Bu görüntü Türkiye tarihine bir utanç görüntüsü olarak geçti. Sadece bununla sınırlı kalmadı, Marmaris halkının kafasına çay poşetleri attı. Oradaki insanların senin yüz araçlık konvoyuna, bir paket çayına ihtiyacı yok. Oradaki insanların sevgiye, huzura ihtiyacı var. Size bir tavsiyemiz var; gittiğiniz yerlere biraz sevgi götürün, biraz umut götürün, çay değil bu halkın eline dokunacak insanları götürün. Ama onlar da kaybettiklerini, her gün anketlerde eridiklerini biliyorlar. İlk seçimde kaybedecekleri için seçim hesaplarını bile doğal afetler üzerinden yapmaya çalışıyorlar. Bu ülkede öyle bir ortam oluşturdular ki insanlar birbirine nefretle, kinle bakıyor. İnsanları birbirine düşmanlaştıran zihniyetleri ve söylemleri ırkçı saldırılara zemin hazırlıyor. 

İki gün önce Konya Meram’da 7 kişilik bir aile işte bu ırkçı zihniyetin kışkırtması sonucu katledildi. Her gün HDP’ye hakaret edenler, küfür edenler, HDP’yi düşmanlaştıran, Kürtlere düşman gözüyle bakan bu zihniyetin sonucunda bu ırkçı saldırılar sonucu 7 insan yaşamını yitirdi. Bu ülkede Kürtlere düşman gözüyle bakanlar, HDP’yi siyaset dışı bırakmaya çalışanlar şunu iyi bilsin ki Kürtler yalnız değil, sahipsiz değildir. Kimse unutmasın, bu mesele artık sadece HDP meselesi değil. Bu konu sadece Kürtlerin konusu değildir. Türkiye’de demokrasiye, barışa, adalete inanan kim varsa Türk’ü, Kürdü, Alevisi, Sünnisi, Lazı, Çerkesi, Ermenisi, Süryanisi ile 83 milyonun yekvücut olarak bu saldırılar karşısında durması gerekiyor. 

AKP VE MHP’YE BUNDAN SONRAKİ SEÇİMLERDE BAY BAY YAPACAĞIZ

AKP ve küçük ortağı MHP bu saldırılardan besleniyorlar. Seçimlere gitmek için zemin hazırlıyorlar. Bu ülkede yaşayan insanların geleceğini, ekonomisini düşünmeyen sadece kendi koltuklarını düşünün bir iktidar var. Bir kez daha söz veriyoruz: Bu iktidar artık gün sayıyor. AKP ve MHP’ye bundan sonraki seçimlerde bay bay yapacağız. Güle güle diyeceğiz. Bu ülkede demokrasinin, adaletin kırıntılarını bile bırakmadılar. Hukuk adına bir şey bırakmadılar. Kumpas davaları açtılar, fezlekeler hazırlıyorlar. Selahattin Demirtaş’ı cezaevine koydular, ülkeyi tecrit ile yönetiyorlar.

İmralı’da başlayan ve ülkeye sirayet eden bir anlayışı Türkiye halklarının önüne koydular. Bugün tecrit sadece İmralı’da Abdullah Öcalan ile sınırlı kalmıyor. Bugün tecrit Türkiye’nin her yerine yayılıyor. Bir kez daha söylüyoruz; tecrit bir insanlık suçudur. Kendi çıkardıkları yasalara bile uymayan bir Adalet Bakanlığı var. Onları kendi çıkardıkları yasalara uyumaya davet ediyoruz. Tecridi kaldırmaları için bir kez daha çağrı yapıyoruz.

Hepinizi HDP’ye bir kez daha güç vermeye, HDP’nin yanında yürümeye, HDP ile omuz omuza, yürek yüreğe yol almaya davet ediyoruz. Yolumuz çok uzun değil, yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik. İlk seçimde iktidara gelmek ve bu ülkeyi yönetmek için, Selahattin Demirtaş’ı cumhurbaşkanı yapmak için yola devam diyoruz. Yolumuz açık olsun.”