PKK 1995’te yaşamını yitiren bir gerillanın kimliğini açıkladı

PKK Yürütme Komitesi, 1995 yılında Botan alanında Türk ordu güçleriyle yaşanan bir çatışmada yaşamını yitiren Ali Özkan’ın (Xeyri Apê Musa) kimliğini açıkladı.

Komite tarafından Özkan ailesine de bir mektup gönderildi. Mektupta şu ifadelere yer verildi:

Evladınız ve yakınınız olan değerli yoldaşımız Xeyri Musa Halkımızın yaşadığı acıları, sıkıntıları yakından görmüş, bunları yüreğinde derinden hissetmiş ve bunlara son vermenin yolunun halkımızın özgürlük umudu gerilla saflarına katılmada bulmuştur. O, Kürdistan halkının sömürgeci devletler tarafından içinde tutulduğu kölelik statüsüne karşı başkaldırmayı, Kürdistanlı ve yurtsever olmanın ahlaki ve en temel insanlık görevi olarak kabul etmiş ve yüksek bir duyarlılıkla vicdanının sesini dinlemiş, fedakârlık örneği olan kısa ama değerli bir yaşam sergilemiştir. Kürt halkının özgürlük davasını kendi yaşamının biricik anlamı olarak gören yiğit ve onurlu dava arkadaşımız, sevgili evladınız Xeyri Musa Yoldaşımız katıldığı günden şehit düştüğü güne kadar her anını ülkemizin özgürlüğe kavuşması, Kürt halkının özgürce yaşaması ve dünya insanlığı içinde hak ettiği onurlu yeri alması için,  halkına, ülkesine ve Önder APO’ya karşı duymuş olduğu büyük sevgi, bağlılık ve fedakârlıkla çalışmış, 1995 Tarihinde Geliyê Gurdila Botan alanında sömürgeci Türk  güçleriyle girdiği çatışmada, kahramanca savaşarak şehit düşmüştür.     

Tüm Kürdistan halkının ve sizlerin başı sağ olsun. Acınızı derinden paylaştığımızı ve silah arkadaşları olarak, yoldaşımızın şahadetinden en az sizler kadar acı duyduğumuzu bilmenizi isteriz. Biz bu acıyı taşıdığı silahı ve bayrağı layıkıyla taşıyarak ve tüm şehitlerin çizgisinde mücadeleyi yükselterek acımızı hafifletmeye çalışıyoruz.  Siz değerli aile fertlerinin de yaşanan şahadeti büyük bir sabır ve metanetle karşılayıp aynı doğrultuda yaklaşmanızı bekliyoruz.

Hiçbir halk bedel ödemeden özgürlüğüne kavuşmamış ve onurlu yaşamı hak etmemiştir. Acılara son vermenin en doğru yolu, acılara son vermek için şehitlerimizi ölümsüzleştirmektir.  Bunun anlamı ise, onların bağlı bulundukları amaçları gerçekleştirmek için daha fazla mücadele etmektir. Mücadele yükseldikçe, şehitlerimiz de halkımızın engin yüreğinde sonsuza kadar yaşayacaklardır.    

Şehit Xeyri Musa yoldaşımız gibi kahraman bir evlada, kardeşe ve yakına sahip olduğunuz için ne kadar gurur duysanız yeridir. Biz O’nun yoldaşları olarak hep gurur duyduk. Onun amaçlarını gerçekleştirmek için yaşayacağımızı ve O’nun taşıdığı aa halkların kardeş olduğu, eşit-özgür ve demokratik bir ülkenin zirvesine dikmek için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Çünkü şehitlerimiz bize şerefle taşıdıkları bayrakları devrederken, bu gerçeklikten emin olarak fedai bir ruhla düşmanın üzerine yürüdüler. Onlar bizim temel güç kaynağımız, geçmişimiz, günümüz ve geleceğimizdir. Onların anısına vereceğimiz en doğru yanıt, özgür bir halk ve özgür bir ülke olacaktır.

Onlar bizden başka bir istekte bulunmadılar. Biliyoruz ki,  şimdi birçok şehidimizin mezarı bile yoktur. Ama zaten Onlar, bizden mezar değil özgür bir ülke istemişlerdir. Bu nedenle onlar için yapacağımız en büyük anıt, yok sayılan, inkâr edilen Kürdistan’ı özgür bir ülke olarak Ortadoğu’nun merkezinde görkemli bir biçimde inşa etmektir! Şehitlerimizin içinde rahat uyuyabileceği biricik anıt budur! Her gün tekrarladığımız ve asla ters düşmeyeceğimiz tek yeminimiz de budur!

Tarihin en kadim halkı olarak dilimizle, kültürümüzle yaşamak ve kendi kaderimizi özgürce tayin etmek istediğimiz için varlığımızı ve onurumuzu hiçe sayarak ortadan kaldırmak isteyen bir egemen anlayışla karşı karşıya bulunuyoruz. Emin olunmalıdır ki attığımız tüm barışçıl adımları zayıflık olarak gören, uzattığımız barış elini kırmak için saldırılarını yoğunlaştıran ve halkımızı onursuz bir geleceğe mahkûm etmek isteyen böyle bir düşmana karşı şehitlerimizin çizgisinde son ferdimize kadar mücadele edeceğiz.  Kürdistan analarının acılarına köklü bir biçimde son vermek ve ülkemizde özgür ve onurlu bir yaşamı geliştirmek her şart ve koşul altında fedaice savaşacağımızın ve büyük bir kararlılıkla mücadeleyi yükselteceğimizin bilinmesini isteriz. Bütün kalbimizle inanıyoruz ki, kahraman şehitlerimizin temel amacı olan Önderlik çizgisindeki barışçıl, demokratik ve özgür bir ülke yaratma mücadelesi halkımızın görkemli direnişiyle daha da yükselecek ve zafere ulaşacaktır.  

 Bu temelde bir kez daha başınız sağ olsun diyor, en derin saygı ve selamlarımızı sunuyoruz.”