Sivas Yukarı Tekke Mezarlığı’nda 29 PKK’li gerillanın üzerine mezar inşa edildiği için kazı yapılamadığı bilgisini doğrulayan Avukat Berdan Öztürk, bu insanlık dışı icraat sonrası 5 metre derinlikte kalan cenazelerin getirilen maden ve petrol arama cihazı ile dahi tespit edilemediğine dikkat çekti.

1996 yılında Sivas Divriği’de bombardıman sonucunda hayatını kaybeden 29 PKK’li gerillanın Yukarı Tekke Mezarlığı’nda gömüldüğünü ortaya çıkartan Avukat Berdan Öztürk ANF’ye konuştu. Gerillaların defnedildiği nokta üzerine 2005 yılında Sivas Belediyesi tarafından dolgu yapılıp mezarlık inşa edildiği için kazı yapılamadığı bilgisini doğrulayan Öztürk, bu insanlık dışı icraat sonrası gerillaların mezarının 5 metre derinlikte kaldığını, o nedenle 15 gün önce getirilen ve 2 metre derinliği algılayabilen maden ve petrol arama cihazının dahi mezarları tespit edemediğini söyledi.

Sivas’ta 1990’lı yıllarda bombardıman sonucunda hayatını kaybeden ve Yukarı Tekke Mezarlığı’na gömülen 29 PKK’linin cenazesine ulaşmak için MEYA-DER bünyesinde mücadele veren Avukat Berdan Öztürk, gerillaların cenazeleri üzerine mezarlık yapıldığı için kazı yapılamadığı bilgisini doğruladı. Öztürk, 2014 yılında Sivas’ta çatışmada hayatını kaybeden iki gerillanın akıbetini araştırırken, 1996 yılında Sivas Divriği kırsalında bombardıman sonucunda yaşamını yitiren 29 PKK’li gerillanın aynı noktada gömüldüğünü ortaya çıkartmıştı.

BAŞLAR AYAKLARA DENK GELECEK ŞEKİLDE GÖMÜLDÜLER

Hayatını kaybeden gerilla sayısının 33 değil 30 olduğunu aktaran Öztürk, kadın ve erkeklerden oluşan 29 gerillanın cenazeleri Yukarı Tekke Mezarlığı’na gömülürken, bombardımandan iki hafta sonra bulunan ve tanınmayacak halde olduğu için kimliği belirlenemeyen bir kadın gerillanın ise Divriği Mezarlığı’na defnedildiğini iletti. Öztürk, 29 gerillanın üst üste değil, yine dini vecibelere aykırı olarak, başlar ayaklara denk gelecek şekilde numaralandırılıp uzunlamasına ve topluca defnedildiklerine dikkat çekti. Duruma açıklık getiren Öztürk, “29 gerilla traktörün kepçesiyle su kanalı açar gibi kazılan toprağa, bir gerillanın başı diğerinin ayaklarına denk gelecek şekilde cenazeler numaralandırılarak ve aralarında çok ufak bir mesafe bırakılarak uzunlamasına gömülmüş” dedi.

Avukat Berdan Öztürk, birkaç ay önce yapılan kazılarda hiçbir bulguya rastlanmazken, dönemin kepçe operatörü, belediye çalışanları, müftü ve mezarlık bekçisinin hemfikir olarak işaret ettikleri noktada 2005 yılında Sivas Belediyesi Yukarı Tekke Mezarlığı’nı genişletip, dolgu ile mezarlık inşa ettiği için kazı yapılamadığına işaret etti. Bu icraat sonrası gerilla cenazelerinin toprağın 5-6 metre altında kaldığını belirten Öztürk, 15 gün önce Türkiye’ye yeni getirilen maden ve petrol arama cihazını söz konusu noktada kullandıklarına, ancak 2 metre derinliğe kadar işlem gören cihazın cenazeleri tespit edemediğine dikkat çekti.

BU İNSANLIK SUÇUNU İŞLEYEN BELEDİYE HAKKINDA SUÇ DUYURUSU

Bunun bir insanlık suçu olduğunu vurgulayan Öztürk, gerillaların savaş hukukunda dahi rastlanmayan bir biçimde uzunlamasına dizilip, topluca gömülmesinin kabul edilemez olduğunu kaydetti. Önümüzdeki günlerde Amed MEYA-DER şubesinde 29 aileden ulaştıkları 13 aileyle birlikte bu konuda detaylı bir açıklama yapacaklarını bildiren Öztürk, 1996 yılında 29 gerillayı bu şekilde gömen dönemin belediyesi ve 2005 yılında mezarın üzerine dolgu yapıp mezarlık alanı kuran belediye hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını aktardı. Öztürk, bu savaş ve insanlık suçunu uluslararası adalet kurumlarına taşıyacaklarını da söyledi.