Rusya’nın başkenti Moskova’da düzenlenen “Yeni dönemde Kürt sorunu ve çözümünde uluslararası kurumların rolü” başlıklı konferansta bir araya gelen onlarca politikacı ve aydın Ortadoðu’daki gelişmeler ile Kürt sorunun çözümünü tartıştı. Konferansta, Suriye ve Ýran’ı hedef alan müdahalelerde Kürtlerin belirleyici role sahip oldukları belirtilirken, ayrıca tarihten dersler çıkararak oyuna gelmedikleri ve çıkarlarını gözleyen baðımsız bir çizgi izlediklerine vurgu yapıldı. Kürtlerin bu kritik dönemde birlik yolunda önemli adımlar atmasını “Gordion Düðümü”nü çözme olarak nitelendiren Rusya Stratejik Araştırmalar Bölüm başkanlarından Anna Glazova “Liderleri eski dramatik geçmişi hatırlayarak dış güçlere inanmakta acele etmiyorlar” dedi.
Rusya Parlamentosu üyesi ve Öcalan’a Özgürlük Komitesi Başkanı Aleksey Mitrofanov, BDP Milletvekili Adil Kurt, Adaletli Rusya Partisi Uluslararası Ýlişkiler Sorumlusu Roman Bernantski, Dış Ýşleri Bakanlıðı Enformasyon Merkezi başkanı Anastasya Feodorova, Afrika Asya araştırma merkezi başkan yardımcısı Koşev Kim katıldı. Ayrıca sosyal ve politik araştırmalar enstitüsü Karadeniz ve Hazar Denizi bölümü başkanı Vilademir Ývanov, Rusya Kürt Organizasyonu Başkanı Mihrabi Şamoyev, Rusya Federasyonu Kürt Kültür Otonomileri başkanı Ferhat Patiyev, KNK Üyesi Cemal Şamoyan, Rusya federasyonu Güvenlik Komitesinin Başkan yardımcısı Ýskujin Rudik, Rusya Klasiði Derneði başkanı Z. Ý. Magomadov, Moskova Anti Faşist merkezinin Başkanı Yevgeniy Proşeçkin, Ýktidardaki Rusya Birlik Partisi Fraksiyon Bölümü üyesi Natalya Fedulova, Siyaset Araştırma Enstitüsü Başkanı V.A Zaharov ile çok sayıda aydın ve araştırmacının katıldıðı konferansta önemli tartışmalar yaşandı.
TÜRKÝYE’NÝN EMPERYAL PLANI
Açılış konuşmasını yapan BDP Milletvekili Adil Kurt Türkiye’nin Kürtlere yönelik askeri ve siyasi operasyonları sürdürdüðünü ifade ederek 2008 yılından bu yana geçen dört yıllık süreçte, 7 bin Kürt siyasetçinin tutuklandıðını, halen 6 parlamenter ve 25 belediye başkanı içerde olduðunu hatırlattı.
Hakkâri Milletvekili Kurt uluslararası güçlerin Kürtler konusunda kalıcı bir çözüm geliştiremediði için Ortadoðu’daki gelişmelerin tıkandıðını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bölgede kalıcı demokratik rejimlerin kurulması için halkların taleplerinin göz önünde bulundurulmalıdır. Türkiye bölgede lider konum için mücadele ediyor. Davutoðlu Kayseri ve Konya parti kongrelerinde yüz yıl önce bıraktıðımız bölgeleri geri alacaðız diyor. Bununla Ýran, Irak ve Suriye’yi kast ediyor. Türkiye, Ortadoðu’ya hegemonya kurabileceði emperyal bir plan oluşturmuş…
Biz Kürt kimliðinin kuruluşu ve anayasada yer almasını, anadilde eðitim, örgütlenme hakkı ve merkezi yönetimin statüsünün deðişerek demokratik özerkliðin kabul edilmesini istiyoruz. Ama Türkiye yönetimi bu isteklerimizi kabul etmekten uzak bir noktada duruyor. Bu yüzden çatışmalar artarak devam ediyor.”
RUSYA OLAYLAR PATLAK VERMEDEN GÖRMEK ÝSTEMÝYOR
Konferansta dikkat çekici bir konuşma yapan Rusya Parlamentosu üyesi ve Abdullah Öcalan’a Özgürlük Komitesi Başkanı Aleksey Mitrafanov, yaklaşık bir yıldır Öcalan ile görüşmelerin kesildiðini hatırlatarak bunun endişe verici olduðunu vurguladı. Rusya’nın bölge politikalarını da eleştiren Mitrafanov şu analizi yaptı: “Ülkemiz sorunları patlak vermeden görmüyor. Bu Rusya’nın birkaç yüzyıllık politikasını ifade ediyor. Şimdi sorunlar artınca eski Sovyet ülkeleriyle daha layt bir birlik oluşturmaya çalışıyor.
Büyük siyasette yeni bir döneme giriliyor. Buna Ortadoðu’da başlandı. Bu deðişimler çok önemli ve bizim siyasetçiler bunu görmek istemiyor.
SUUDÝ ARABÝSTAN BAZEN ORTADOÐU’DAKÝ DEVRÝMLERÝ SPARÝŞ EDÝYOR
ABD’nin yanında Katar ve Suudi Arabistan gelişmelerde çok önemli rol oynuyor. Bu ülke (Suudi Arabistan) büyük enerji kaynakları ve büyük paralara sahip ve bununla ABD’nin bölge politikalarına etkide bulunuyor. Bazen adeta Ortadoðu’daki devrimleri sipariş ediyor. Ýşte Mısır’da devrim yapılıp bunun yerine daha Ýslamcı bir yönetime doðru gidilmesi neyle açıklanabilir? Geçmişte Amerikan dostu olanlar birden düşman oldular. Suudi Arabistan’ın şimdiki siparişi Ýran’dır.
TARÝH BOYUNCA KÜRTLER ÝLE RUSLAR ARASINDA ÇATIŞMA YAŞANMADI
Suudi Arabistan da, diðer ülkeler de Kürtlerin güçlerini biliyorlar. Ýran, Irak ve Suriye sorunları ele alınırken Kürtler görmemezlikten gelinemez. Ayrıca tarih boyunca Kürtler ile Rusya arasında çatışma yaşanmamıştır. Bu Rusya Ýle Kürtlerin ilerideki ilişkileri için bir sermayedir.”
Katılımcılardan Rusya Strateji Araştırma Enstitüsü bölüm başkanlarından Anna Glazova, Dünyayı yöneten Batılı güçlerin 20. yy. başında politik tuzaklarla şekillendirdikleri Ortadoðu haritasında patlamalar yaşandıðını dile getirerek yeni uluslar arası dengesizliklerin bölgesel özelliklerle birleşerek çatışmalara yol açtıðını belirtti.
ASIL HEDEFLERDEN BÝRÝ ÝRAN
Glazova konuşmasını şöyle sürdürdü: “Asıl hedeflerden biri de Ýran’dır. Her ne kadar Washington hedefin politik sistemler olduðunu söylese de var olan gelişmeler sınırları da etkileyecek. Bunun gözde örneði Irak’tır. Burada merkezi yönetim bir defa yıkılınca ortaya yeni bir politik durum çıktı. Örneðin Kürdistan sürekli kendi baðımsızlıðını ilan etmeyi gündeme getiriyor. Aynı durum Libya için de geçerlidir. NATO müdahalesinden sonra birçok dini temelli hareket ortaya çıktı.
KÜRTLER SURÝYE VE ÝRAN’DE BELÝRLEYÝCÝ ROL OYNAYACAK
Kürt olgusu son dönemde çok önemli bir politik konuma geliyor. Özellikle Suriye ile Ýran’daki Kürtler müdahalelerde belirleyici rol oynayacak aktörler haline geliyor. Gelişmeler karşısında tarihten önemli dersler çıkardıkları gözleniyor. Liderler eski dramatik geçmişi hatırlayarak dış güçlere inanmakta acele etmiyorlar. Kendi çıkarlarına göre baðımsız bir çizgi izlemeye çalışıyorlar. Yine yıl boyunca Erbil’de gerçekleşen görüşmelerde aralarında ortak hareket etme konusundaki kararlılıklarını gösteriyorlar. Bu Kürt hareketi için bir nevi Axiles (Gordion) düðümüydü; Geçmişten gelen çelişkilerini ortadan kaldırıp birliklerini saðlıyorlar. Ayrıca Büyük Kürdistan kurma çabaları yerine sınırlar çerçevesinde haklarını elde etmeye çalışıyorlar. Her kesin radikalleştiði bir dönemde onlar daha politik yaklaşıyorlar.”
TÜRKÝYE’DE ÝKÝ YIL ÝÇÝNDE CÝDDÝ GELÝŞMELER YAŞANABÝLÝR
Siyaset Araştırma Enstitüsü Başkanı V.A Zaharov bölgedeki gelişmeler baðlı olarak Türkiye’de ki durumun çok gerginleştiðini ve bir iki yıl içinde ciddi gelişmelerin yaşanabileceðini vurguladı.
KÝMYASAL SÝLAH, ÝÇ SORUN OLAMAZ
Gerilla birliklerine karşı kimyasal silah kullanıldıðını hatırlatan Moskova Anti Faşist merkezinin Başkanı Yevgeniy Proşeçkin, Türkiye’nin dünyada yasaklanmış silahları kullanmasına raðmen uluslar arası kamuoyunun bunu görmemezlikten geldiðini dile getirdi. Öcalan’a Özgürlük Komitesinde yer alan Projeçkin şöyle konuştu: “Türkiye büyük bir ülke rolünü oynayarak, (farklı bölgelerdeki) insan hakları ihlalleri konusunda endişelerini dile getiriyor, ama kendi içindeki ihlalleri hiç gündeme getirmiyor. Amerikalı bir uzman bunun Türkiye’nin iç sorunu olduðunu söylüyor. Nasıl oluyor da kimyasal silah kullanımı bir iç sorun oluyor. Onlarca yıldır kimyasal silah kullanımı iç sorun olmaktan çıkmıştır.”
KÜRTLERÝN BÝRLÝÐÝ
Ortadoðu Enstitüsü Kürdoloji Bölümünden Kiril Vertiyayev, “Kürtler de her ne kadar farklı politik görüşler olsa da son dönemlerde geçmişteki gibi dış güçlerin dayatmalarıyla bir birlerine karşı savaşmayacaklarını teyit ediyorlar. Bu geçmişe dönmeyeceklerine ilişkin önemli bir işarettir. Ortak hareket etmeye başlamaları Ortadoðu dengelerine ve barışına büyük katkı sunacaktır…
Türkiye kendi komşularıyla ve o bölgedeki politikaları belirlerken Kürtleri göz önünde bulundurmak zorundadır.”
Konferans Kürt Halk Önderi Öcalan’ın özgürlüðü ve Kürt sorunun barışçıl çözümü için Başta BM olmak üzere Avrupa ve Rusya Parlamentosu, Avrupa Ýnsan Hakları Mahkemesi gibi uluslar arası kurumlara mektup gönderme kararı aldı.
ANF NEWS AGENCY