HDP Güngören İlçe Örgütü, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekmek amacıyla Pınar Düğün Salonu’nda düzenlediği panelde konuşan Öcalan’ın avukatı Rezan Sarıca, “Komployla yapamadıklarının dış dünyadan izole ederek yapamaya çalışıyorlar” dedi.

Halkların Demokratik Partisi ( HDP ) Güngören İlçe Örgütü, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekmek amacıyla Pınar Düğün Salonu'nda panel düzenledi. "Darbelere ve tecride hayır", "Özgür kadınlarla özgür yarınlara", "Bê Serok jiyan nabe", "Demokratik siyaset, Demokratik özerklik, Demokratik cumhuriyet" pankartlarının asılı olduğu salonda gerçekleşen panele HDP İstanbul Milletvekili Pervin Buldan, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın avukatı Rezan Sarıca konuşmacı olarak katıldı. 

Çok sayıda kişinin katıldığı panelde ilk olarak Öcalan'ın avukatı Rezan Sarıca konuştu. Müvekkili Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecride ilişkin konuşan Sarıca, tecridin OHAL'le birlikte başka bir boyuta geçtiğini söyledi. Sarıca "Sayın Öcalan tamamen bütün gelişmelerden kopartılmış, kapatılmış durumda. Bunu iyi anlayabilmemiz için yeterli bir şekilde İmralı gerçeğini bilmek gerekiyor. Tecridin amacı Sayın Öcalan'ı etkisizleştirmeye çalışmaktır. Komployla yapamadıklarını dış dünyadan izole ederek yapamaya çalışıyorlar" dedi.

BULDAN: EYLEMLER SÜRMELİ VE SES ÇIKARMAK GEREK

HDP İstanbul Milletvekili Pervin Buldan da, Öcalan ile 5 Nisan 2015 tarihinden bu yana tek bir temas sağlanmadığına dikkat çekti. Buldan, "Sağlığı nasıl? Orada neler yaşıyor? bunların hiçbirini bilmiyoruz. Yaptığımız görüşmeler var ama Adalet Bakanlığı'ndan aldığımız hiçbir cevap bizi tatmin etmiyor. Bütün halkın eylemsellik içinde olmalı ve ses çıkarmaları gerek. Sadece bizim girişimlerimiz yeterli olmaz, eylemsellik ile sokaklarda her yer de olmamız gerekiyor" diye konuştu.

Buldan, darbe girişiminin ardından Öcalan'ın can güvenliği ile ilgili endişelere de değinerek, "Darbe girişimini gerçekleştirenlerin uçaklarını İmralı'ya gönderdiklerini kendileri söylediler. Kendi güvenliklerini sağlayamazken İmralı Adası’nı nasıl koruyacaklar? Biz olağanüstü uygulamaların da ne anlama geldiğini biliyoruz" dedi.