GÖRÜNTÜLÜ

'Şengal Katliamı'ndan DAİŞ kadar KDP de sorumlu!'

HPG Şengal komutanlarından Rojhilat, insanlık düşmanı DAİŞ çetelerinin 2014'teki katliamından KDP'nin de sorumlu olduğunu belirtti. Rojhilat, olası katliamlara karşı tüm Ezidi gençlerini YBŞ/YJŞ saflarına katılmaya çağırdı.

HPG Şengal komutanlarından Cudi Rojhilat, yıl dönümü vesilesiyle Şengal'de 3 Ağustos 2014 tarihinde yaşanan katliam üzerine ANF'ye değerlendirmelerde bulundu.

Şengal direnişinde yaşamını yitirenleri anan Rojhilat, kapitalist-emperyalist güçlerin, Ortadoğu’daki planlarını hayata geçirmek için Kürdistan’da DAİŞ tarzı bir çete örgütlenmesine gittiğinin altını çizerek, şunları söyledi: "Yaşadığımız coğrafya Ortadoğu’dur. Bunun için başta Amerika, Avrupa ve bazı iç ve dış güçlerin üzerinde planları olduğu bir coğrafyadır. Onun için kapitalist-emperyalist güçler Büyük Ortadoğu Projesi çerçevesinde DAİŞ çetelerini oluşturdular. Bu proje çerçevesinde kendi sistemlerini ince bir siyaset ile Ortadoğu’da oturtmak istediler. Bu esas üzerine bu çete örgüt oluşturuldu. Bunun için de bu projenin gerçekleşmesi gereken yer ise Ortadoğu’nun kalbi niteliğinde olan Kürdistan’dır. Kürdistan’da yani Ortadoğu’nun kalbinde bu projeyi hayata geçirmek istediler. Ancak bu gerçekleşmedi. Bunun için Kürdistan’da yeni bir taktiğe gittiler. Bu yeni taktik ise DAİŞ çete örgütünü oluşturmak oldu.”

‘KORKU VE VAHŞETİ YPG/YPJ GÜÇLERİ KIRDI’

DAİŞ çetelerinin asıl görevinin Kürdistan’ı kapitalist güçlere peşkeş çekmek olduğunu söyleyen Rojhilat, YPG/YPJ güçlerinin DAİŞ çetelerinin yaydığı vahşeti ve korkuyu kırdığını ifade etti. Rojhılat, şunları söyledi: "DAİŞ’e iki önemli görev verildi. Bunlardan birincisi, İslam dinini başta Ortadoğu olmak üzere tüm dünyada teşhir etmek, ikincisi ise Kürdistan’ı ele geçirip kapitalist devletlere teslim etmekti. Bunun için tüm saldırılarını Kürdistan’da başlattı. DAİŞ de bu çerçevede kendi sistemini Kürdistan’da kurmak istedi. İlk önce de Rojava Kürdistanı’nda başladı, Güney Kürdistan’a yayıldı. Rojava Kürdistanı’nda başladığı zaman karşısında Kürtlerin iradesini temsil eden YPG/YPJ güçleriyle karşılaştı. Bu güçler DAİŞ çetelerinin yaydığı vahşet ve korkuyu kırdı. Çeteler Rojava’da böylesi bir irade ile karşılaştıktan sonra Güney Kürdistan’a yönelerek Musul’u ele geçirdi. Musul’un ele geçirilmesi Şengal üzerinde büyük bir tehlike de yarattı.”

‘KDP, ŞENGAL’İ ÇETELERE TESLİM ETTİ’

PKK hareketinin Şengal Katliamı'nı fark ettikten sonra Şengal’e gerillalar göndermek istediğini ifade eden Rojhilat, ancak KDP’nin engellemeleri ile karşılaşıldığını anlattı. “Şengal’in ve bu yerlerin savunmasına yönelik Önder Apo daha önce değerlendirmelerde bulundu" diyen Rojhılat, şöyle devam etti:

"Şengal düşmeden Hareketimiz Önder Apo’nun perspektifleri doğrultusunda Şengal’e müdahale etmek istedi.  Bunun için gruplar hazırlandı. Bu çerçevede 12 kişilik bir grup hazırlanarak, halka yönelik tehdidi kırmak ve halkı savunmak, hazırlamak amacıyla yönünü Şengal’e, Derweşê Avdê’nin mekanına çevirdiler. Fakat KDP engeller yaratarak 3 arkadaşımızı tutukladı. Adeta bu tarzı ile DAİŞ’e yardımcı oldu ve yardımcı da olmakta. Bu şekliyle KDP, çetelere destek vererek Şengal’in düşmesinde rol oynadı. Her tür zorlama ve engellere rağmen arkadaşlarımız Şengal Dağı'na ulaştı. Yani çetelerin Şengal’e saldırması tek başına gerçekleşmedi, KDP ile birlikte gerçekleşti. KDP Şengal halkını savunmayarak, Şengal’i çetelere teslim etti.  Hatta düşmana karşı o kadar silahı ve peşmerge gücü olmasına rağmen halkı savunmayarak, halkın kendini savunmak için elinde bulunan silahlarına bile el koydu. KDP; ‘DAİŞ geldiğinde sizi savunacağız, zaten DAİŞ Şengal’e saldırmayacak’ yönünde konuşmalar yaparak halkı kandırdı. DAİŞ Şengal’e saldırdığı zamanda peşmergeler Şengal’i bırakıp kaçarak binlerce insanı DAİŞ’e teslim etti. Bu yaşananlar Kürdistan tarihini bırakalım insanlık tarihinde bile bulunmamaktadır. Kürt tarihinde kendi halkını düşmana teslim etme yoktur. Kürtlerde böyle bir kültür yok. Ancak KDP bunu yaptı. Hatta kendi topraklarından bile kaçamayarak Rojava topraklarına sığındı. Rojava halkına ambargo uygulamak için KDP’nin kazdığı hendekler peşmergelerin kaçışına engel oldu.”

‘YPG/YPJ GÜÇLERİ HALKIMIZI KURTARDI’

YPG/YPJ güçlerinin Ezidi halkını savunduğunu belirten Rojhilat, devamla, "YPG/YPJ gelip halkımız ve peşmergeleri savundu, korudu. Esas Kürt iradesini temsil eden YPG/YPJ güçleri yazın sıcaklığında susuz ve aç kalan halkımızı savunarak, DAİŞ çetelerinin saldırılarından kurtardı. YPG/YPJ güçleri Kürt kültürünü temsil eden güçlerdendir” dedi.

Rojhilat, katliamdan KDP'nin sorumlu olduğunun altını çizerken, Şengal’in Gır Zerik, Siba Şex Xıdır köylerinde yaşanan direnişin halk direnişi olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: 

“Bu katliamın tek sorumlusu KDP’dir. Halkımız Gır Zerik, Siba Şex Xıdır köylerinde ellerindeki imkanlarla çetelere karşı direndi. Ama peşmerge güçleri direnmeyerek halkı katliam ile karşı karşıya bıraktı. Şengal’e gelen 12 kişilik grup ise halkı örgütleyerek Şengal Dağı'na çekip burada bir savunma sistemi oluşturdu. Dağların Kürtler açısından önemi büyüktür. Kendisini savunan, koruyan yerdir. Bunun için halkımız yönünü Şengal Dağı'na çevirdi. Buradaki arkadaşlar elindeki imkanlarla bu halka yardımcı oldular. YPG/YPJ güçleri koridor açana kadar birçok çocuk ve insanımız susuzluktan yaşamlarını yitirdiler. İnsan bunları gözlerinin önüne getirdiği zaman tahammül edemiyor, insanın vicdanı kabul etmiyor. Bu halkın insanlarıydı, bizim halkımızdı. Savunulması, korunması gerekiyordu ancak korunmadı, savunulmadı. Şengal Dağı'nda halkımızı korumak ve  halkını savunmak ve Şengal’i özgürleştirmek için Hareketimizin talimatı ile gerillalar, Kürdistan topraklarını düşmana bırakmamak, DAİŞ’in elindeki esirleri kurtarmak için Şengal Dağı'na geldiler. Ezidi halkımızın iradesini ve tarihini ortaya çıkarmak için özgür dağlardan Şengal Dağı'na özgürlük savaşçıları akmaya başladı. Gelip koridor açarak Şengal Dağı'nda kalan halkımızı çetelerin saldırılarından kurtardılar ve halkımızı güvenlikli alanlara ulaştırdılar.”

‘ŞENGAL’DE BÜYÜK KAHRAMANLIKLAR YAŞANARAK TARİH YAZILDI’

Şengal’in Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan için farklı bir yere sahip olduğunu belirten Rojhilat, şunları ifade etti:

"Şengal direnişin yeridir, farklı bir tarihi de var. Bunun için Şengal'in gerçek anlamını tekrardan kazanması gerekiyor. Tekrardan Derweş ile Edulelerini oluşturması gerekiyor. Bugün Derweş ile Edulelerini oluşturmuştur. Kürdistan özgürlük savaşçıları sadece koridor açmak ve halkı kurtarmak için Şengal’e gelmediler. Halkın öz gücünü ve iradesini ortaya çıkarmak ve öz savunmasını oluşturmak için Şengal Dağı'na gelerek Ezidi halkının kendi öz gücü oluşturmasını ve katliamların bir daha yaşanmaması için geldiler. Geliş amaçları başta halkı güvenlikli alanlara ulaştırdılar, ardından çetelerin elinde olan Şengal’i özgürleştirmek ve sonrasında da Şengal’in öz gücünü oluşturmaktı. Bu planlamalar ilk aşamada gerçekleşti. Bunlar gerçekleşene kadar büyük kahramanlıklar ve şehadetler de verildi. Dilgeş, Vinar, Egit gibi birçok büyük şehadetlerimiz de yaşandı. Önderliğimizin, şehitlerimizin direnişi ve emeğiyle Şengal özgürleştirilerek, Ezidi halkımızın öz gücü YBŞ/YJŞ güçleri oluşturuldu. Bu güçler her gün kendi örgütlülüğünü güçlendirmektedir. Çünkü bu güçler Önder Apo’nun ideolojisini, felsefesini ve  öz direniş iradesini esas almaktadır."

'TÜM EZIDI GENÇLERİ YBŞ/YJŞ SAFLARINA KATILMALI'

KDP’nin halen kirli planlar içinde olduğunu belirten HPG komutanlarından Cudi Rojhilat, tüm Ezidi gençlerine çağrıda bulunarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Şengal’i çetelere teslim eden KDP, bugün bu gücü zayıflatmak için kirli işbirliği ve planlar içerisindedir. KDP, YBŞ/YJŞ güçlerine katılımları engellemek istemektedir. Nasıl ki Önder Apo tek kişi ile başlayarak 6 kişi ve şu an milyonlarca insana ulaştıysa, bu güçler de bu şekilde büyüyecektir. Çünkü akan bir harekettir. Her aktığında kendine güç katacaktır. Bunun için gitgide büyümektedir ve kimse önünü alamamaktadır. Bunun için Ezidi halkımızın bir daha katliamların yaşanmaması için bu öz savunma güçlerine destek vermesi gerekmektedir. Bunun için katılımlarını artırmaları gerekmektedir. Bunun için diğer güçlerden, partilerden umut beklememelidir. Çünkü 3 Ağustos’ta bunun acı gerçekliğini gördüler. Bunun için kendi partilerine, meclisine ve öz savunma güçlerine sahip çıkarak desteklerini artırmaları gerekmektedir. Eğer bu gerçekleşirse ne DAİŞ, ne KDP, ne de farklı güçler bu halka ve Ortadoğu’ya yönelik projelerini gerçekleştirebilir. Bunun için dört parça Kürdistan’da, Avrupa’da, Kafkasya ve Rusya’da yaşayan halkımız öz savunma gücü olan YBŞ/YJŞ güçlerine desteklerini artırmalı ve katılımlarını çoğaltmalıdır.”