Sosyalist Kadın Meclisleri, Rojava Devrimi’nin, kadın devrimi olduğunu belirterek, "Rojavalı kadınlar bugün bu kazanımları kalıcılaştırırken, yürüttükleri mücadele Türkiye ve Mısır'daki kadınlara örnek olacak" dedi.

ESP Amed, Meletî, Dersîm, Dîlok, Nurhaq il ve ilçe örgütleri Rojava Devrimi’nin yıl dönümüne ilişkin yazılı açıklama yaptı.

ESP Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM), "Rojava devrimi"nin birinci yıldönümüne ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, "Rojava devrimi"nin, bir kadın devrimi olduğu vurgulanarak, Taksim Gezi Parkı direnişinin ruhuyla "Rojava Devrimi"ni selamladıkları belirtildi. Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi: "Kapitalist rejime karşı, kendi öz yönetim gücüyle demokratik bir sistem inşa etmeye çalışan Rojava devrimine, başta Türkiye ve bölge devletleri, çeteler üzerinden saldırıyor. Rojava devrimini Sosyalist Kadın Meclisleri olarak kutluyor, ayrıca açığa çıkartmış olduğu kadın iradesini de selamlıyoruz. Ortadoğu'nun kadınlara dönük vahşi ve cinsiyetçi politikalarından kaynaklı kadın kitlelerinin etkili ve kitlesel olarak devrim süreçlerinde yer almaları kadınların geleceği bakımında sevindirici. Rojava devriminin inşasında aktif yer alan kadınlar, kendi öz yönetim güçlerini oluşturarak inşa sürecini yürütüyor. Ortadoğu'da patlak veren ve Taksim ile devam eden halk ayaklanmalarında başta kadınlar olmak üzere, bu ayaklanmalara kitlesel bir şekilde ayaklanmanın motor gücünü oluşturdu. Kadın devrimi niteliğinde bir süreci başlattılar. Rojavalı kadınlar bugün bu kazanımları kalıcılaştırırken, yürüttükleri mücadele Türkiye ve Mısır'daki kadınlara örnek olacak. Rojava'daki kadın iradesini ve devrimi selamlıyoruz. Türkiye, Rojava'daki iradeyi tanımalı ve çeteci güçlerini bölgeden derhal çekmeli." 

‘ROJAVA’DA KÜRTLER İRADESİNİ ORTAYA KOYARAK ÖZERKLİĞİ İLAN ETTİ’

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Amed, Meletî, Dersîm, Dîlok, Nurhaq il ve ilçe örgütleri Rojava Devrimi’nin yıl dönümüne ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, “Suriye’deki iç savaşı fırsat bilerek Rojava sınırına asker yığınağı yaparak devrimi boğma hazırlıkları yapan Türkiye, halkımızın kendi devrimini sahiplenmesi dolayısıyla bu planını uygulayamadı. Ancak hala bu çabalarını El Nursa gibi vahşi, katliamcı örgütleri besleyerek sürdürüyor” dedi.

Bir yıl önce Rojava’da Kürt halkının kendi iradesini ortaya koyarak özerkliğini ilan ettiği belirtilen açıklamada şunlara yer verildi: “Sömürgeci rejiminin halkımıza yıllardır uyguladığı baskı, sindirme ve asimilasyona dur diyen Rojava halkı, Suriye’de başgösteren emperyalist işbirlikçisi gerici ayaklanmaya ortak olmayarak, aynı zamanda Esad gericiliği ile de tüm bağlarını kopararak kendi özgür topraklarını yarattı. Suriye’deki iç savaşı fırsat bilerek Rojava sınırına asker yığınağı yaparak devrimi boğma hazırlıkları yapan Türkiye, halkımızın kendi devrimini sahiplenmesi dolayısıyla bu planını uygulayamadı. Ancak hala bu çabalarını El Nursa gibi vahşi, katliamcı örgütleri besleyerek sürdürüyor.”

Bu çabaların nafile çabalar olduğu, Kürt halkının kendi öz yönetimini, hem siyasi olarak hem askeri olarak, hem de toplumsal bakımdan oluşturduğu da belirtilen açıklamada, “Artık gericilik, sömürgecilik, halkımızı, kendi kendini yönetme iradesinden uzaklaştıramayacaktır. Bu devrimi geri döndüremeyecektir. Rojava devrimi, dört bir yandan uygulanan ambargoya karşın halklarımızın devrimci dayanışmasıyla, ileriye doğru yürüyüşünü devam ettirecek ve dünya halklarına Kürt halkının geleceğini inşa etme gerçekliği ile yol gösterecektir.

Tüm dünya halkları, Rojava’daki Kürt halkının bu devrimini sahiplenme ve bölge devletlerinin gıda, ilaç vb. ambargolarını delerek dayanışmayla devrimi güçlendirme pratiği göstermelidir” dendi.