Süryani ve Kürt kurumlardan Erdoğan ve Davutoğlu'na 'soykırım' mektubu

Süryani ve Kürt kurumlar, Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu'na mektup göndererek, 1915 Soykırımı'nın inkar edilmesine son verilmesini Hıristiyan halklara tüm haklarının geri iade edilmesini istedi.

Süryani ve Kürt kurumlar, Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu'na mektup göndererek, 1915 Soykırımı'nın inkar edilmesine son verilmesini Hıristiyan halklara tüm haklarının geri iade edilmesini istedi.

Dünyanın farklı yerlerinden Süryani ve Kürt kurumları, Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'na Süryani Soykırımı Seyfo 1915'i  kabul etmeleri için mektup gönderdi.

Mektupta, Osmanlı İmparatorluğu ve İttihat-Terakki Cemiyeti'nin, bundan 100 yıl önce Anadolu ve Mezopotamya coğrafyasındaki Hıristiyan halklarına (Ermeni, Asur/Süryani/Keldani  ve Pontus Rumları) planlı, sistemli bir şekilde soykırım uygulayarak bir etnik temizlik hareketi gerçekleştirdiğine ve bazı işbirlikçi Kürt aşiretlerininin de soykırımda aktif rol aldıklarına dikkat çekildi.

Soykırımda 1,5 milyon Ermeni; 500 bine yakın Asur/Süryani/Keldani ve 350 binin üzerinde Pontus Rum halkının katledildiğinin ifade edildiği mektupta, "Kadın, çocuk, genç, ihtiyar demeden gerçekleştirilen bu vahşi katliamda, aynı zamanda hristiyan malları, mülkleri ve arazileri gaspedilmiş ve zaten soykırım, bu Hıristiyan mülkiyete el koymanın  da bir yolu olarak düşünülmüş ve planlanmıştır" denilerek, şu ifadelere yer verildi: 

'TÜRK DEVLETİ YARALARIN KANAMASINA NEDEN OLUYOR'

"Soykırım, katliam ve insanlık suçları işleyen ülkelerin çoğu geçmişleriyle yüzleşir, yeni katliam ve soykırımların olmaması için önlemler alırlarken; aralarında Türkiye’nin de bulunduğu bazı ülkeler inkar etme, yapılan soykırım ve katliamları gizleme ve failleri koruma yolunu seçmişlerdir.

Türk devletinin bu tutumu, 1915’te soykırıma uğrayan Ermeni, Asuri/Süryani/Keldani, Rum Pontus halklarının ve  ayrıca Cumhuriyet sonrasında da Ezidi, Kürt ve Alevilerin de uğradıkları katliamlar sonucu yaşadıkları travmanın nesilden nesile aktarılmasına, yaranın aradan neredeyse bir asır geçmesine rağmen kanamaya devam etmesine neden olmuştur. 

Anadolu ve Mezopotamya topraklarında yaşayan halklar son 100 yıl içinde büyük acılar ve katliamlar yaşamışlardır. Şüphesiz bunlardan en büyüğü 1915 yılında yaşanan ve milyonlarca Ermeni, Asuri/Süryani/Keldani, Pontus Rum’unun yaşamını yitirmesiyle, milyonlarca insanın topraklarından sürülmesiyle sonuçlanan soykırımdır! İnsanların katledilmesi ve yerlerinden zorla sürülmesiyle beraber bir kültür de yok olmaya yüz tutmuştur."

TALEPLER

 Yeni soykırımları önlemenin yolunun 1915 Soykırımı'nı gerçekleştirenlerin Hıristiyan halklardan özür dilemesinden; devletin tüm arşivlerinin kamuoyuna açılmasından;  Cumhuriyet sonrası gerçekleştirilen soykırım ve katliamların kabul edilmesinden;  kurbanlar ve yakınlarından özür dilenmesinden ve tüm haklarının geri iade edilmesinden geçtiğinin vurgulandığı mektupta, "Türkiye’nin demokratik ve uygar bir ülke olmasının önunde duran en büyük etkenlerden bir tanesi  inkar politikasını sürdürüyor olmasıdır" denildi.

Mektupta, 1915 Soykırımı'nın inkar edilmesine son verilerek, bu soykırımın kabul edilmesi ve Hıristiyan halklara tüm haklarının geri iade edilmesi talep edildi.

İMZACILAR

Mektubu imzalayan kurum ve kuruluşlar şöyle:

"Seyfo Center

İsveç Asur Gençlik Federasyonu (AUF)
İsveç Asur Kadın Federasyonu (AKF)
Orta Avrupa Asur Federasyonu (ZAVD)

İsveç Ermeni Federasyonu
Asur Demokratik Örgütü, (ADO)
Amerika Mezopotamya Örgütü
Södetälje Mor Yakup Süryani Ortodoks Katedrali
İsveç Alevi Dernekleri Federasyonu
Stockholm Türkiye’liler Dayanışma Derneği
Mezopotamya Halk Kongresi
Eurokurd- İnsan Hakları Dökümentasyon Merkezi
Mezopotamya Demokratik Değişim Partisi
Mezopotamya Dayanışma Derneği
İsveç Kürt Konseyi
Stockholm Kürt Enstitüsü
Brüksel Kürt Enstitüsü

Hallonbergen Süryani Ortodoks Kilisesi

Nsibin Yayınları

Asur Dernekleri Stockholm İl Gençlik Örgütü

Botkyrka Asur Kültür Derneği

İsveç Pontus Dernekleri Federasyonu."