Tabip Odaları: Cezaevleri risk altında

Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Özgür Değer ve Bitlis Tabip Odası Başkanı Osman Fatih Şanlı, özellikle bağışıklık sistemi yetersiz olan tüm tutsakların derhal tahliye edilmesi gerektiğini söyledi.

Çin’in Wuhan kentinden başlayan ve tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüsü (covid-19) ile mücadele sürüyor. Şu ana kadar Çin, İran, İtalya ve İspanya başta olmak üzere 170'i aşkın ülke ve bölgede 16 bini aşkın kişinin hayatını yitirmesine neden olan pandemi, Türkiye'de de her gün yeni ölümlere yol açıyor. 

Salgının yayılması ile birlikte özellikle AKP rejiminin doldurduğu cezaevlerine ilişkin endişeler de artıyor. 

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede, geçen hafta içinde hükümet ile bu konuyu görüştüklerini ve cezaevlerinin boşaltılmasını talep ettiklerini söyledi ama hükümet şu ana kadar somut bir adım atmış değil.

Konuya ilişkin siyasi partiler, STK’ler başta olmak üzere demokratik çevreler, açıklamalar ve sosyal medya üzerinden kampanyalarla acil adım atılması çağrısında bulundu.

Bir çok cezaevini barındıran Bitlis, Hakkari ve Van’da da sağlık dünyası, cezaevlerinde yaşanan risklere dikkat çekti.

Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Özgür Değer, koronavirüs salgınının gribe göre daha hızlı yayıldığını ve daha şiddetli seyrettiğini belirtti. 

Bu açıdan tek bir kişinin bile hastalığı bütün bir cezaevine bulaştırabileceğini kaydeden Değer, "Hasta olan, bağışıklık sistemi zayıf, kalp tansiyon hastalığı bulunan tutuklu ve hükümlülerin ölüm tehlikesi var. Özellikle bu yaş grubu için kalabalık durumdan tahliye edilmeleri gerekiyor. Bu herhangi bir ayrım olmadan yapılmalı. Hükümet sadece adli tutuklular için bu çalışmayı yaptığını söylese de talebimiz siyasi tutuklular içinde yapılmasıdır. Bağışıklık sistemi yetersiz olan tüm tutuklu ve hükümlüler cezaevi ortamından çıkarılmalı" dedi.

‘ASKER VE GARDİYANLARA DİKKAT EDİLMELİ’

Cezaevinde görev yapan asker ve gardiyanların da korunması ve dikkatli olması gerektiğini vurgulayan Değer, "Mutlaka maske ve eldiven takılmalıdır. İnfaz koruma memuru dışarıyla teması olduğundan cezaevine bulaştırabilir. Dünyadaki yayılma hızına bakarsak iki günde bir yayılma oranı iki katına çıkıyor" diye konuştu. 

Değer, "İtalya'da iki günde hastalık iki katına çıkarken, Türkiye’de bir günde oluyor bu. Cezaevinde bir kişinin virüslü olması halinde çok geçmeden bir hafta içinde herkes bu salgına yakalanır. Hastaneye giden hekim ya da hemşirenin koruma önlemi almaması gibi bir durumdur bu. O açıdan mahkumlarla temas halinde olan insanların mümkün şartlarda en yüksek düzeyde tedbir alması gerekiyor" diye ekledi. 

ŞANLI: HERHANGİ BİR ÖNLEM ALINMIYOR

Bitlis Tabip Odası Başkanı Osman Fatih Şanlı ise, halka evden çıkmama çağrısını yineledi. İnfaz koruma memurlarının herhangi bir koruma önlemi almamasının cezaevlerinde dramatik sonuçlara yol açabileceğini kaydeden Şanlı, "Aslında cezaevleri kapalı yerler olduğundan havalandırma kısıtlı. 

Güneşten yararlanma oldukça zayıf ve kalabalık ortam var. Ortak kullanım alanı, mevcut direnci bağışıklık sistemi zayıf insanlar için büyük bir tehdit. Bize göre insan sağlığı her şeyden önemlidir ve hükümete çağrımız cezaevlerinin ayrım yapılmadan olabildiğince boşaltılmasıdır" ifadelerini kullandı.