Adli Tıp Kurumu tarafından hastalığı nedeniyle “cezaevinde tek başına yaşamını idame ettiremeyeceği” yönünde karar verilen hasta tutsak Ramazan Özalp hakkında skandal bir karara imza atan Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı, “şahsın bizzat kendisinin toplum güvenliği açısından bir tehlike teşkil etmediği ancak; serbest bırakılması halinde bunun propaganda aracı olarak kullanılabileceği ve huzursuzluk yaratabileceği” gerekçesiyle tahliye talebini reddetti.

İHD Amed Şubesi’nin hasta tutsakların durumunu gündemleştiren basın toplantısında, hasta tutsak Ramazan Özalp hakkında tahliye talebinde bulunulan Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’nın verdiği skandal bir karar ortaya çıktı.

7 çocuk babası Ramazan Özalp, 1993'te gözaltına alındı ve müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Beyninde tümör olan, yatalak durumda, vücudunun sol tarafını kullanamayan ve en son olarak Adli Tıp Kurumu tarafından yaşamsal ihtiyaçlarını tek başına gideremeyeceği yönünde rapor verilen Ramazan Özalp’ın tahliye edilmesi yönünde başvurulan Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı, “şahsın toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturup oluşturmayacağı” yönünde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’ne müzekkere yazdı.

“TEHLİKE TEŞKİL ETMİYOR AMA PROPAGANDA ARACI OLARAK KULLANILABİLİR’

Savcılık, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nın İdil Jandarma Komutanlığı’nın 16.08.2013 tarihli tutanağıyla birlikte gönderdiği cevap yazısına yer verdiği kararında, şunlara yer verdi: “Şahsın bizzat kendisinin toplum güvenliği açısından bir tehlike teşkil etmediği, ancak; şahsın Dirsekli köyüne veya İdil İlçesi’ne gelmesi durumunda bazı siyasi şahıslar ve vatandaşlar tarafından propaganda aracı olarak kullanılabileceği ve bu durumun çeşitli toplumsal olaylara sebebiyet verebileceği, farklı siyasi görüşlere sahip vatandaşlar veya vatandaşlar ile güvenlik güçleri arasında gerginlik ve çatışmalara yol açabileceği, söz konusu durumun basına yansıyarak huzursuzluk meydana getirebileceğinin belirtildiği;

Bu tutanak ve adli tıp raporu birlikte değerlendirildiğinde, hükümlünün infazının ertelenmesi talebinin infazın ertelenmesi halinde ‘farklı siyasi görüşlere sahip vatandaşlar veya vatandaşlar ile güvenlik güçleri arasında gerginlik ve çatışmalara yol açabileceği’ hususu dikkate alınarak, talebin reddine karar verildi.”

'SAVCI HUKUK TARİHİNE GEÇEBİLECEK SKANDAL BİR KARARA İMZA ATMIŞTIR' 

İHD’nin “acil serbest bırakılması gereken” Hasta Mahpuslar Raporu’nda yer alan Ramazan Özalp’a ilişkin bu skandal kararı değerlendiren İHD Şube Başkanı Raci Bilici, bu kararın; geçtiğimiz yıl hasta tutsaklara ilişkin çıkarılan yeni yasanın ne kadar yetersiz olduğunun bir göstergesi olduğunu söyledi.

Adalet mekanizması içerisindeki kuruluşların ve bürokratların hasta tutsaklara ilişkin hukuki değil, ideolojik davrandığını belirten Bilici, “Bakın işte görüyorsunuz; Adli Tıp Kurumu bile cezaevinde tek başına yaşamını idame ettiremeyecek diye rapor vermiş. Ancak savcılık ne yapıyor? Hukuk tarihine skandal diye geçebilecek bir karara imza atıyor. Şahsın toplum güvenliği açısından da tehlike oluşturmayacağını söylüyor ama tahliye olması halinde gideceği yerde kargaşaya neden olacağı şeklinde çocukların bile ciddiye almayacağı bir karar veriyor” diye konuştu.

Savcılığın kararını kabul etmeyeceklerini ve ilgili kurumlar nezdinde gerekli girişimleri yapacaklarını kaydeden Bilici, Özalp’ın durumunun tekrardan değerlendirilmesini ve bir an önce tahliye edilmesini istedi.