ÖGC, tutuklu gazetecilerin durumuna dikkat çekmek amacıyla 'Tanıklık Günleri' kapsamında eylem düzenledi. Eylemde, tutsak DİHA muhabirlerinin derhal serbest bırakılması istenirken, "Bizi bomba ve davalarla durduramazsınız" mesajı verildi.

Özgür Gazeteciler Cemiyeti (ÖGC), "Haber hakkıma dokunma" sloganıyla başlattığı tanıklık günleri çerçevesinde Amed Adliyesi önünde tutuklu gazetecilerin hikâyelerini anlattı. "Tutuklu gazetecilere özgürlük" pankartının açıldığı eylemde, cezaevinde tutuklu bulunan gazetecilerin fotoğrafları taşındı. Eyleme, Özgür Gündem Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Aykol, T24 Yazarı Nurcan Baysal, DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren'in de aralarında bulunduğu çok sayıda gazeteci katıldı. 

BOLTAN: TANIKLIK İÇİN BURADAYIZ

ÖGC Eşbaşkanı Hakkı Boltan, eylemdeki konuşmasında, gazeteci arkadaşlarının "gazeteci olmadıkları" iddiasıyla yargılandığını, bu yüzden tutuklu gazetecilerin yaptıkları haberlere ve muhabirliklerine tanıklık etmek için bir arada olduklarını belirtti. Boltan, Midyat'ta saldırıya uğrayan gazetecilere de değinerek, saldırıyı kınadı. 

AYKOL: BİZİ BOMBALAMA VE DAVAYLA DURDURAMAZLAR

Özgür Gündem Genel Yayın Yönetmeni Aykol ise, özgür basının birçok kuruluşunun yönetmeni ve emektarı olarak yıllardır özgür basın çalışanlarının katledildiğine, tutuklandığına tanıklık ettiğini dile getirdi. "Bizi bombalama ve davalarla durduramayacaklar" diyen Aykol, şöyle devam etti: "Haber yapılmazsa yaşatılanlara sessiz kalacağımızı düşünüyorlar. Bu yüzden arkadaşlarımızı tutukluyorlar. Bu tutuklamalarla da bir daha haber yapılmayacağı kanısına giriyorlar. Biz en başında köylerden haber geçiyorduk. Basın çalışanı olabilmek için okullar okumak ve elde fotoğraf makinesi taşımak gerekmiyor. Her insan bir habercidir. Bizi habersiz bırakmayı düşünenler yanılıyorlar."

Aykol, "Haberlerimizi birilerini rahatsız ediyorsa o zaman biz doğru olanı yapıyoruz" dedi. Aykol, yaptıkları haberlerin iktidarı ve sistemi rahatsız ettiği için bu kadar baskı altına alındıklarına dikkati çekti. Aykol, tutuklu gazetecilere "Siz oradasınız biz de burada. Biz sizin yerinize devam edeceğiz" diye seslendi. 

EREN: DAVALAR BİR AN ÖNCE DÜŞMELİ

DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren ise ülkenin ağır günler geçirdiğini ve bu ağır günlerden gazetecilerin de nasibini aldığını dile getirdi. Yıllardır adliyeye, ya ifade vermek için ya da tutuklu gazetecilere destek vermek için geldiklerine dikkat çeken Eren, "Bu ülkede halkların haber alma hakkı engelleniyor. Yaptıkları haberlerden, sosyal medya paylaşımlarından gazeteciler tutuklanıyor, yargılanıyor" dedi. Eren, bir an önce yargılanan gazetecilerin davalarının düşmesini, tutuklu gazetecilerin ise serbest bırakılmasını isteyerek, tutuklu DİHA muhabirlerinin gazeteci olduğuna tanıklık ettiğini kaydetti.

BAYSAL: SERBEST BIRAKILSINLAR

T24 Yazarı Nurcan Baysal ise, Türkiye'de tutuklu bulunan 40 gazeteciden 13'ünün DİHA muhabiri olduğunu vurgulayarak, "DİHA muhabirleri gazetecidir. Ben de onların gazeteci olduğunun tanığıyım. Bir an önce onların serbest bırakılmasını istiyoruz" diye belirtti.

Eylemin sonunda, çalışma arkadaşları tutuklu DİHA muhabirleri Nuri Akman, Ziya Ataman, Nedim Oruç, Şermin Soydan ile Azadiya Welat gazetesi çalışanı Şoreş Ölçen'in hikayelerini anlatarak, onların gazeteci olduğuna tanıklık ettiklerini belirtti.

Eylem, önümüzdeki hafta aynı gün ve yerde sürecek.