Ulusal Kongre'ye Türkiye ve İran da davet edilecek

Ulusal Kongre'ye Türkiye ve İran da davet edilecek

Kürt Ulusal Kongresi'nin 15 Eylül'de başlayacağını duyuran Kongre Hazırlık Komitesi, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve YNK Lideri Celal Talabani'nin mesajlarının okunacağı Kongre'ye Türkiye ve İran hükümetlerinin de davet edileceğini belirtti.  

Kürt Ulusal Kongresi Hazırlık Komitesi, yaklaşık bir aydır sürdürdüğü çalışmaların sonuçlarını basın toplantısıyla kamuoyuyla paylaştı. Hazırlık Komitesi sekretaryası üyeleri Ronahi Serhat, Sadi Pira ve Kemal Kerküki'nin yaptığı ortak açıklamada üç gün sürecek olan Kongre'nin tarihi 15-16-17 Eylül olarak ilan edildi. Kongreye katılacak olan delege sayısı 600, davetli misafir sayısı ise 300 olarak ilan edildi. 

ÖCALAN VE TALABANİ MESAJ SUNDU

Kongre Hazırlık Komitesi adına hazırlanan ortak basın metninin okunmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Hazırlık Komitesi sekretarya üyelerine ilk yöneltilen sorular Kürt Ulusal Kongresi'nin mimarlarından olan ama fiziki koşullardan dolayı kongreye katılamayacak olan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve YNK Lideri Celal Talabini'nin durumları oldu. Yaşadığı sağlık sorunlarından dolayı Talabani'nin kongreye katılamayacağını söyleyen Hazırlık Komitesi YNK Temsilcisi Sadi Pira, fakat Kongre'ye bir mesajının olacağını dile getirdi. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın durumuna ilişkin kısa bir değerlendirme yapan Hazırlık Komitesi KDP Temsilcisi Kemal Kerküki de, "Sayın Öcalan ve diğer tüm siyasi tutukluların hiçbirinin hapiste kalmasını istemiyoruz. Bu konu siyasi komisyonda da ele alındı. Sayın Öcalan Kürtlerin önemli bir lideri ve onun özgürlüğünü istemek de en doğal hakkımızdır" dedi. Konuya ilişkin daha geniş bir açıklama yapan Hazırlık Komitesi KCK Temsilcisi Ronahi Serhat ise, şunları söyledi: "Başkan Apo'nun özgürlüğünü çok kişi istiyor ve bunun için milyonlarca imza toplanmış durumda. Bu konuda siyasi komisyonun karar tasarılarında da ele alındı. Fakat Başkan Apo sıradan bir siyasi tutuklu değil. Stratejik bir pozisyonu var. Bundan dolayı da siyasi komisyonun karar tasarılarında özel bir vurgu yapılacaktır. Başkan Apo'nun Kongre'ye de mesajı olacak." 

TÜRK VE İRAN HÜKÜMETLERİNE DAVETİYE GÖNDERİLECEK

Kongreye davetli 300 kişilik bir misafir listesinin oluşturulduğunu söyleyen Sadi Pira, Türkiye ve İran hükümetlerine de resmi davetiye gönderileceğini belirtti. İran'ın Kongre'nin ertelenmesini istediği yönündeki bir soruya Pira, şu yanıtı verdi: "İran devletinden biz böyle bir talep veya böyle bir imada bulunacak her hangi bir mesaj almadık. Temsilcileri de burada. Ondan da böyle bir şey duymadık. Bu tür konuşmalar ve düşünceler kesinlikle doğru değil. Gerçeklikle bir bağlantısı yok." 

KALICI HALE GELMESİ İÇİN MEKANİZMA OLUŞTURULACAK

Kongre'nin modelinin nasıl olacağı ve başkanının kim olacağına ilişkin sorulara da cevap veren Serhat, "Kongrenin bir başkanı olmayacak. Kongre'nin kalıcı hale gelmesi ve kendini sürdürebilmesi için gerekli olan mekanizmaları oluşturma çabasındayız. Bununda nasıl olacağına ilişkin tartışmalar hala devam ediyor. Bu mekanizma meclis mi olur, konsey mi olur daha netleşmiş bir durum yok. Bu hususlar daha çok kongrede netleşecek" diye konuştu. 

Kürt Ulusal Kongresi'nin sembolüne ilişkin olarak da belli bir tespite gittiklerini ama şuan teknik nedenlerden dolayı gösteremediklerini söyleyen Kemal Kerküki, Kongre'nin sloganlarının da netleştiğini ama bu sloganların Kongre zamanı açıklanacağını kaydetti. Sloganlara ilişkin olarak genel bir çerçeve çizen Serhat ise, "Kongre'nin sloganları sürpriz olarak kalsın, ama genel hatlarıyla özetlemek gerekirse; Kürt ulusal birliğini, kadın özgürlüğünü, Kürdistan şehitlerini, diğer halklar ile birlikte yaşama istemini, barış ve demokrasi mesajlarını içeren sloganlar" dedi. 

'KENDİ KADERİMİZİ TAYİN HAKKIMIZ VAR'

Halkların kendi kaderini tayin hakkının Hazırlık Komitesi tasarılarının görüşülmesi sırasında çelişkilere neden olduğu yönündeki görüşlere ve bu hakkın bölge devletleri arasında nasıl karşılandığına ilişkin sorulara cevap veren Kerküki, tartışmalarda böylesi bir görüş ayrılığının kesinlikle olmadığının altını çizdi. Kerkük, devamında da şunları söyledi: "Biz Kürtler Kürdistan denilen bir coğrafyada ve toprak parçasında yaşıyoruz. Ve biz bir halkız, ulusuz. Her ulus ve halk gibi bizim de kendi kaderimizi tayin hakkımız var. Ama biz bu coğrafyada başka halklarla da yaşıyoruz. Bundan dolayı da onlarla da barış ve demokrasi içinde yaşamayı esas alıyoruz." 

'ROJAVA HEYETİ ROJAVA HALKIYLA DAYANIŞMA HEYETİDİR'

Kürt Ulusal Kongresi Hazırlık Komitesi adına Rojava'ya gönderilen heyete ilişkin olarak da heyetin 3-4 gün içinde Rojava'da gerekli incelemeleri yaptıktan sonra geri döneceğini ve kendilerine bir rapor sunacağını söyleyen Serhat, heyet döndükten sonra bir açıklama yapacaklarını belirtti. Fakat Serhat, Rojva'ya gönderilen heyetin bazı basın organlarında dile getirildiği gibi Rojava'da katliam olup olmadığını araştırma değil, Rojava'da yaşanan sorunları inceleme ve Rojava halkıyla dayanışma heyeti olduğunun altınız çizdi.