Uluslararası Komplo protesto edildi

Uluslararası Komplo protesto edildi

15 Uluslararası Komplosu, Türkiye’nin de birçok kentinde kitlesel olarak protesto edildi. İstanbul, Ankara, Konya, Kocaeli, Mersin, Adana, Aydın ve Turgutlu’da binler ‘Öcalan’a özgürlük’ dedi. İstanbul Kadıköy’deki mitingde konuşan BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, 15 Şubat komplosu dediği Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilmesinin amacına ulaşamadığını belirterek, "Biz kardeşlik ve barış istiyoruz" dedi.

BDP İstanbul İl Örgütü, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın uluslararası komplo sonucunda Türkiye’ye getirilişini Kadıköy'de yaptığı yürüyüşle lanetledi.

Altıyol'da bir araya gelen BDP üyeleri, "15 Şubat uluslararası komployu kınıyoruz" yazılı pankart açtı. BDP'liler, yolu trafiğe kapatarak Kadıköy İskele Meydanı'na yürürürken, sık sık "Kahrolsun Şubat komplosu", "Biji Serok Apo", "PKK halktır halk burada", "Savaşa hayır barış hemen şimdi", "Yaşasın halkların kardeşliği", "Barışın elçisi İmralı'dadır" sloganlarını attı.

Kadıköy İskele Meydanı'nda bir açıklama yapan BDP İstanbul İl Eş Başkanı Asiye Kolçak, Abdullah Öcalan'ın başta ABD olmak üzere birçok uluslararası güç ve onların işbirlikçi taşeronları tarafından geliştirilen bir komplo ile 15 Şubat 1999 tarihinde Türkiye'ye teslim edildiğini söyledi.

Kolçak, "Sayın Öcalan'ın 14 yıldan bu yana İmralı adasında tecrit altında tutulması, Kürt sorununu çözmemiş, aksine daha da derinleştirmiştir" diye konuştu.

Barış için demokratik ve şeffaf bir müzakere sürecinin başlatılması gerektiğini söyleyen Kolçak, şöyle konuştu: "Bu noktada Sayın Öcalan'ın başlıca muhatap olarak kabul edilerek, özgürlüğünün sağlanması gerekmektedir."

'ÖNEMLİ OLAN RİSK ALMAK DEĞİL SÜRECİ YÖNETMEK'

Ardından konuşan BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, Öcalan'ın Türkiye'ye getirilmesinin, 1998 yılında Ortadoğu'da yeni bir bölgesel savaş, Türkiye'de de halklar arasında çatışma çıkarma emellerinin bir parçası olduğunu söyledi. Tuncel, komplonun amacına ulaşamadığını kaydetti.

Görüşmelere de değinen Tuncel, diyalog sürecinin müzakereye dönüşmesi gerektiğini ifade etti. Tuncel, görüşmelere taktik olarak yaklaşılmasının, süreci kaybetmek anlamına geleceğini dile getirdi. Tuncel, "Biz kardeşlik ve barış istiyoruz" dedi, çözüm için halkların birbirinin iradesini tanıması gerektiğini söyledi. Tuncel, "Kürdistan halkının bir halk olarak kabul edilmesi ve haklarının tanıması gerekir" diyerek, Öcalan olmadan gerçek anlamda bir barış olamayacağını belirtti.

Başbakan Erdoğan'ın BDP için "risk almak durumundasın" sözüne de yanıt veren Tuncel, halkların kardeşliği ve Kürdistan halkının özgürlüğü için risk almaya hazır olduklarını kaydetti. Tuncel, ancak önemli olanın risk almak değil, süreci doğru yönetmek olduğunu dile getirdi.

BDP İstanbul İl Örgütü Şişli ilçesinde de bir protesto düzenledi. Şişli'den Mecidiyeköy'e düzenlenen yürüyüş ardından Şişli Cami’nin önünde miting düzenlendi.

 

"Öcalan'a özgürlük, Kürtlere statü" pankartı açan kitle, sağanak yağışın altında Mecidiyeköy'e yürüdü. Eylem sırasında sık sık "PKK halktır, halk burada", "Biji serok Apo", "Gençlik Apo'nun fedaisidir", "Kahrolsun 15 Şubat Komplosu", "Be serok jiyan nabe" sloganları atıldı.

BDP İl Eş Başkanı Ali Rıza Bilgili yaptığı açıklamada, egemen devletlerin tarih boyunca Kürtlerin hak ve kimlik taleplerine yıllardır imha, inkar ve asimilasyon politikaları ile yanıt verildiğini belirtti.

 

Öcalan'ın Türkiye'ye getirilmesinin "Batımı emperyalist güçlerin Ortadoğu coğrafyasındaki karanlık emellerine hizmet eden bir saldırı" olduğunu söyleyen Bilgili, "Bugün halklar mezarlığına çevrilmiş, her gün sayısız insanın öldürüldüğü ve halkların birbirlerine düşman hale getirildiği Ortadoğu, kuşku yok ki uluslararası komplonun açığa çıkardığı sonuçlardan biridir" dedi.

Bilgili, uluslararası komplonun amacına ulaşamadığının altını da çizdi. Kürt sorununun demokratik çözümün tek yolunun diyalog ve müzakereden geçtiğini ifade eden Bilgili, "Bu temelde 14. yılında uluslararası komployu bir kez daha nefretle lanetliyoruz. 14 yıldan beri Sayın Öcalan şahsında tüm Kürt halkına uygulanan tecrit, inkar ve imha politikalarını şiddetle kınıyoruz" diye konuştu. Eylem, açıklamanın ardından sona erdi.

 

BDP Konya İl Örgütü de 15 Şubat Uluslararası Komplo’nun 14. yıldönümü vesilesiyle il binasında bir basın açıklaması yaptı. Çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada konuşma yapan BDP PM üyesi Hüseyin Gevher, 15 Şubat komplosunun Öcalan şahsında Kürt halkına yönelik olduğunu belirterek, “Öcalan’ın İmralı’daki sabırlı ve dirayetli direnişi komployu boşa çıkarmıştır. Öcalan’ın İmralı’daki duruşu ve halkımızın kararlı duruşu AKP hükümetini çözüme zorlamıştır” dedi. Açıklama, sinevizyon gösteriminin ardından sona erdi. 
 

BDP Kocaeli il ve ilçe örgütleri, BDP Dilovası İlçe Örgütü binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

BDP PM Üyesi Hüseyin Göze ile çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada, "15 Şubat komplosu özgürlükle son bulacak" pankartı ile "Çözüm diyalogda", "15 Şubat komplosunu lanetliyoruz" dövizleri açıldı ve sık sık, "Bijî Serok Apo", "Dişe diş kana kan seninleyiz Öcalan", "Bê serok jiyan nabe" sloganları atıldı.

BDP PM Üyesi Göze yaptığı açıklamada, 15 Şubat'ı kınayarak, "Komplo, başta Sayın Öcalan'ın ve Kürt halkının 7'den 70'e direniş mücadelesi ile çürütülmüştür" dedi.

BDP Kocaeli İl Başkanı Mehmet Alçınkaya ise, "Kürt halkına ve onun önderi Sayın Abdullah Öcalan'a yönelik 14 yıl önce gerçekleştirilen uluslararası komployu nefretle kınıyoruz" dedi. Alçınkaya, Diyarbakır'da 15 Şubat protestosunda zırhlı aracın çarpması sonucu yaşamını yitiren Şahin Öner'in faillerinin bulunmasını istedi.
 

BDP Tarsus İlçe Örgütü üyeleri de, 15 Şubat'ı protesto etmek için BDP Tarsus İlçe binasında bir araya geldi. Buradan merkezde bulunan Yarenlik alanına kadar yürümek isteyen kitleye polis izin vermezken, BDP'liler parti binası önünde bulunan Abdi İpekçi Caddesi'ni trafiğe kapatarak basın açıklaması yaptı. Abdi İpekçi Caddesi'nde polis yığınak yaparken, çoğunluğu kadınlardan oluşan kitle, "Ji rêber Apo re azadî", "Öcalan'a özgürlük", "Barışın elçisi İmralı'dadır", "15 Şubat komplosunu kınıyoruz", "Tecrite son" dövizleri taşıyarak, sık sık "Kahrolsun 15 Şubat komplosu" şeklinde slogan attı. Burada kısa bir konuşma yapan BDP Tarsus İlçe Başkanı Ahmet Kızmaz, 15 Şubat'ı kınayarak, Kürt sorununun demokratik çözümü için Öcalan'ın özgürlük koşullarının sağlanması gerektiğinin altını çizdi. Açıklamanın ardından grup 5 dakikalık oturma eylemi yaptıktan sonra eylemlerini sonlandırdı. 

BDP Adana İl Örgütü Adana merkez Seyhan ilçesi Dağlıoğlu Mahallesi Karasu Kavşağı'nda kitlesel açıklama yaptı. Açıklama öncesi şiddetlenen yağmur açıklamanın belirlenen saaten geç yapılmasına neden oldu. Ev ve iş yerlerinin taraçaları altında yağmurdan korunan kitle, yağmurun dinmemesi üzerine Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve PKK lehine slogan atıp alkış, zılgıt çalarak açıklama için kurulan platformun önüne geldi. Günlerdir hareketliliğin sürdüğü kentte polis açıklamanın yapılacağı Dağlıoğlu Mahallesi'ni adeta abluka altına aldı.

Açıklama için kurulan platforma Paris'te katledilen 3 Kürt kadın devrimci ile 10 Şubat'ta Diyarbakır'da katledilen 19 yaşındaki lise son sınıf öğrencisi Şahin Öner’in posterleri ile "Sayın Abdullah Öcalan siyasi irademizdir. 15 Şubat komplosunu protesto ediyoruz" yazılı pankart asıldı.

"Katliamı nefretle kınıyoruz", "Katiller bulunsun, hesap sorulsun", "Jin, jiyan, azadi", "Rojava halkı yanlız değildir" ve "Öcalan'a özgürlük Kürt halkına statü" yazılı pankartların taşındığı açıklamada sık sık sloganlar atıldı. Çalınan müzik eşliğinde coşkunun doruğa ulaştığı açıklamada ilk konuşmayı BDP Seyhan İlçe Başkanı Hazım Yalçın yaptı. Yalçın'ın ardından kısa bir açıklama yapan BDP Adana İl Başkanı Uğur Bayrak, AKP'nin Kürt sorunu ile ilgili çözüm politikalarını samimiyetsizlikle ifade ederek öncelikli olarak Öcalan'ın koşullarının derhal düzeltilmesi çağrısında bulundu. Bayrak, "Umuyorum ki bu son 15 Şubat olur. Önümüzdeki 15 Şubat'ta Sayın Abdullah Öcalan aramızda olur" dedi.

Açıklamanın ardından alkış, ıslık ve sloganlar eşliğinde dağılmaya başlayan halkın üzerine Karasu Kavşağı'nda polisin TOMA tipi zırhlı müdahale aracını sürdü. Bunun üzerine Dağlıoğlu Polis Karakolu'na yürüyen bir grup sloganlar eşliğinde karakolu taşladı. Polis de halka tazyikli su ve gaz bombaları ile saldırdı.

Saldırı ardından ara sokaklara dağılan grup polisin çekilmesi ile birlikte Bahçelievler Caddesi'nde yeniden sloganlar eşliğinde toplandı. Yeniden çatışmanın başladığı sıralarda polis tarafından kullanılan plastik mermi nedeniyle Birgül İpek isimli kadın sağ gözünden yaralandı.

Ayrıca Adana merkez Gülbahçe ve Dağlıoğlu Mahallesi'nin Obalar Caddesi üzerinde lastik yakan grup ile polis arasında çatışma çıktı. Yine Şakirpaşa Semti Ova Mahallesi Ova Caddesi üzerinde bir araya gelen bir grup lastik yakarak yolu trafiğe kapattı. Olay yerine gelen polis gaz bombası ve tazyikli su ile saldırdı. Yine Yüreğir İlçesi'ne bağlı Anadolu Mahallesi Çukurova Caddesi'nde bir araya gelen grup yolu trafiğe kapattı. Barikatlarla trafiğe kapatılan cadde üzerine gelen polis ile grup arasında çatışma çıktı. Olaylar devam ediyor. 

BDP Aydın İl teşkilatı da il binasından Aydın merkez Sulupark önüne kadar yürüyüş ile komployu protesto etti. Kitle sloganlar eşliğinde Sulupark önüne geldi. Açıklama yapan İl Başkan Yardımcısı Raif Kanat, ''Barıştan söz ederken, imha operasyonları ve ve siyasi soykırım operasyonlarına son verilmelidir. Biz artık bu topraklarda hiç bir gencin ölmesini ve hiçbir annenin gözyaşı dökmesini istemiyoruz, biz onurlu kalıcı ve eşitlikçi bir barış istiyoruz. Sürecin sağlıklı ve kalıcı işleyebilmesi için Sayın Öcalan'ın koşularının düzeltilmesini istiyoruz. Tekrar oyalama taktikleri geliştirilmesin ve bu fırsat heba edilmesin. Aksi taktirde bu ülkede kalıcı barış tesis etmek mümkün değildir" dedi. 

BDP Turgutlu İlçe binasında kılınan sivil Cuma namazından sonra halkın katılımı ile bir basın açıklaması gerçekleştirildi.

TUHAD-FED Ankara Temsilciliği ise bir basın toplantısı düzenledi. Açıklama yapan TUHAD-FED Ankara Temsilcisi Havva Özcan, “15 Şubat komplosu ile Sayın Abdullah Öcalan şahsında Kürt halkının siyasal kazanımlarını, özgürlük taleplerini, geleceği dönük tüm hayallerini hedeflenmiştir. Onlarca yıl her türlü yöntem kullanılarak yenilgiye uğratılamayan Kürt özgürlük hareketi Sayın Abdullah Öcalan tutsak edilerek ciddi psikolojik, askeri ve siyasal darbeler ile tasfiye edilmek istenilmiştir. Önderliğimiz ağır cezaevi şartlarında tecrit içinde tecrit altına alınmıştır” dedi. 

Özcan, Öcalan’ın çözümleme yeteneği ile İmralı sürecini boşa çıkardığına da dikkat çekti. Özcan, Sakine Cansız, Leyla Şaylemez ve Fidan Doğan’ın da komplo sonucu katledildiğini belirterek, “Bu üç Kürt kadının katledilmesi ile birlikte 14 yıldır devam eden komplo gerçeğinin derinleştirerek, devam ettirilmek istendiğini göstermektedir” dedi. 

Öcalan'ın da bir dönem okuduğu Ankara Üniversitesi Cebeci Kampusu'nda bulunan fakültelerin öğrencileri, 15 Şubat'ı, İletişim Fakültesi ve Eğitim Bilimleri Fakültesi'ne astıkları pankartlar ile protesto etti.

Öğrenciler her iki fakültenin kantinine siyah bez üzerine, "15 Şubat uluslararası komployu kınıyoruz", "15 Şubat komplosunu kınıyoruz, roja reş" yazılı pankartlar astı. Pankartlar uzun süre duvarda asılı kaldı.