YRD: Özgür basın gerçekleri aydınlatmaya ve haykırmaya devam edecektir
YRD: Özgür ve Alternatif Basın susmayacaktır! Her koşul altında ezilen ve sömürülenlerin yanında durarak despotlara boyun eğmeyecektir.
YRD: Özgür ve Alternatif Basın susmayacaktır! Her koşul altında ezilen ve sömürülenlerin yanında durarak despotlara boyun eğmeyecektir.
Kürdistan Gazeteciler Günü’ne ilişkin açıklama yapan YRD Koordinasyonu, “Ancak şu da çok iyi bilinmelidir ki bu faşizan zihniyet ve sahipleri var oldukça Özgür ve Alternatif Basın susmayacaktır! Her koşul altında ezilen ve sömürülenlerin yanında durarak despotlara boyun eğmeyecek, gerçekleri aydınlatmaya ve haykırmaya devam edecektir” dedi.
Yazılı bir açıklama yapan YRD Koordinasyonu Kürtlerin bundan 118 yıl önce Abdülhamid’in despotluğuna rağmen, Kürdistan ismiyle ilk gazetelerini çıkardıklarını vurguladı. Gazetenin de tıpkı yasaları ve çalışanları gibi sürgün olduğunu kaydeden YRD Koordinasyonu, “Mısır’da başlayan bu serüven, İsviçre ve İngiltere’de devam eder. Oralarda bile Osmanlı saray despotları tarafından engellenmeye çalışılır. Kürt aydınlanması üzerinde denenen bu ilk yasak, sürgün ve sansür siyaseti o tarihten günümüze doğru kara bir leke olarak süregelir.
Kürt basını, Kürt siyasetiyle birlikte büyür. Her isyanda direnişçilerle birlikte Kürt basını da katledilir. Her sürgün Kürt gazete ve dergilerini de sürgüne uğratır. Yasak ve sansür geçmişten günümüze her zaman Kürt basınını susturmak için iş başında olmuştur. Bu gidişat 20. yüzyılın son çeyreğine kadar sürer. Sömürgeciler, böylelikle Kürdistan’ın her dört parçasında da Kürt aydınlanmasını dumura uğratmak ister. Tek bir amaçları vardır; o da Kürt dilini ve kültürünü eritip yok etmektir.
Hiç şüphe yoktur ki süregelen bu kör kaderi Kürt Özgürlük Hareketi bozmuştur. Kürtler özgürlük mücadelesine bağlandıkça, siyaseti öğrendikçe ve direnişe geçtikçe dil, kültür ve kimlik gibi temel değerlerine daha güçlü sahip çıkmıştır. Çağ, artık Kürtlerin uyanış ve diriliş çağı olmuştur. Tarih yeniden yazılmaya başlanmıştır. İşte ‘Özgür ve Alternatif Basın’ dediğimiz Kürt basın geleneği de bu süreçte doğmuştur. Mazlum Doğanların başlatmış olduğu bu geleneği daha sonraları Gurbetelli Ersözler, Enver Polatlar, Halil Dağlar, Kemal Kılıçlar, Cengiz Altunlar, Ferhat Tepeler, Deniz Fıratlar, Rohat Aktaşlar ve Agır Banêler devralmıştır. Hüseyin Deniz ve Apê Musalar ise bu geleneğin toplumsallaşmasında başat rol oynayan birer sembol olmuşlardır” dedi.
Bugün de AKP ve Saray çetelerinin özgür ve alternatif basın üzerindeki baskı, sansür ve tutuklama faaliyetlerinin Abdülhamit dönemini kat be kat geride bırakacak düzeyde olduğunu belirten YRD Koordinasyonu şunlara dikkat çekti: “Zihniyet aynı zihniyettir; tekçi, inkarcı ve imhacıdır. Ancak şu da çok iyi bilinmelidir ki bu faşizan zihniyet ve sahipleri var oldukça Özgür ve Alternatif Basın susmayacaktır! Her koşul altında ezilen ve sömürülenlerin yanında durarak despotlara boyun eğmeyecek, gerçekleri aydınlatmaya ve haykırmaya devam edecektir. Direnişin en kızgın saflarında, heyecanımızdan hiçbir şey yitirmeden, şehitlerimizin kalemlerini yerde bırakmadan, sonuna kadar özgürlüğün dili, sesi olmaya devam edeceğiz.
Kürdistan Gazeteciler Günü vesilesiyle Özgür ve Alternatif Basın geleneğinden asla taviz vermeyen şehitlerimizi bir kez daha minnet ve şükranla anıyor, tüm Kürdistanlı gazetecilerin bu anlamlı gününü özgür ve güzel yarınlara olan inancımızla selamlıyoruz.”