GÖRÜNTÜLÜ

Yüksek: Demokratik özerkliğin siyaseti olmalı

DBP Eşbaşkanı Kamuran Yüksek, “Türkiye ve Kürdistan’da son süreçte çok fazla şey yaşandı ve bu sürece cevap olabilecek bir şekilde yapacağımız 3. Olağanüstü Genel Kongrede kendimizi yenilememiz lazım” dedi.

DBP Eşbaşkanı Kamuran Yüksek, “Türkiye ve Kürdistan’da son süreçte çok fazla şey yaşandı ve bu sürece cevap olabilecek bir şekilde yapacağımız 3. Olağanüstü Genel Kongrede kendimizi yenilememiz lazım” dedi.

DBP Eşbaşkanı Kamuran Yüksek, 22 Mayıs'ta yapılacak olan Olağanüstü Genel Kongre çalışmalarını ANF’ye anlattı.

DBP’nin kuruluş amaçlarını hatırlatan Yüksek bu çizgiyi her zaman koruyacağını belirtti.

Yüksek, “Türkiye ve Kürdistan’da son süreçte çok fazla şey yaşandı ve bu sürece cevap olabilecek bir şekilde kendimizi yenilememiz lazım. Biz kendimizi sabit tutarak bu değişken koşullara ve gelişmelere yanıt olamayız. Bir önceki DBP yapısından daha farklı bir DBP yapısı göreceksiniz” dedi.

‘DEMOKRATİK ÖZERKLİK HAKKINDA HALKI BİLİNÇLENDİRECEĞİZ’

DBP yönetiminin kapasitesini artırmayı ve yüzde 80 oranında bir değişim yakalamayı hedeflediklerini söyleyen Yüksek, demokratik özerklik hakkında bilinçlendirme, aydınlatma, eğitme, özerkliğin geliştirilmesi ve kadrolar açığa çıkarma gibi bütün bu misyonları daha etkin ve aktif değiştirebilecek bir düzey yakalamak istediklerini söyledi.

Demokratik özerkliğin siyaseti olması gerektiğini söyleyen Yüksek, şöyle devam etti: “Kürt halkı ne istiyor? Ya da tüm halklar için nasıl bir sistem öngörüyoruz? Biz yönetim yapımızı bütün bunlara yanıt olabilecek bir düzeye getirmek ve kurumsallaştırmak istiyoruz. Bu zamana kadar yaptığımız çalışmalarımız elbette önemliydi ama kesinlikle bizim yeterlidir diyebileceğimiz bir düzeyde olmadı. Yenilenme arayışımız bu yüzdendir.”

‘TOPLUMU ÖRGÜTLÜYORSANIZ, BÜTÜN KESİMLERE HİTAP ETMELİSİNİZ’

Yüksek, Demokratik Bölgeler Partisi kurulduğundan bu yana halkta “DBP bir kadro partisi ve sadece kadrolardan oluşur” algısı olduğunu ifade etti. Yüksek, “Kadro partisi eşittir sadece kadrodan oluşur diye bir algı olamaz. Kadro yetiştirir ama bizim Kürt siyasetine onlarca yıl hizmet etmiş oldukça deneyimli yurtsever insanlarımız var ve onlarda kadro yetişmesine katkı sağlayabilir. Eski belediye başkanlarımız, vekillerimiz, il başkanlığı yapmış arkadaşlarımız ve yeni kuşak diyebileceğimiz kesimler var. Bütün bunlar partimizin paradigmasına uygun, siyaset, kadro yetiştirmeye katkı, toplumun örgütlenmesine katkı ve öncülük yapabilirler. Toplumu örgütlüyorsanız, toplumun bütün kesimlerini hitap edebilecek bir düzeyiniz olması lazım.

Burada bu çalışmaları yürütüyor olmak şahıslar arasında kişisel kariyer ya da makam meselesi olarak görülmemesi gerekiyor. Kendini toplumsal geliştirmeye adama hali olması lazım ve bunu geliştirebilecek bütün insanlara alan açmak istiyoruz. Amacımız bu çerçevede yeni bir yönetim oluşturmaktır. DBP’nin yapısında önemli yenilemeler ve ciddi değişiklikler yapacağız. Daha önce 2 kongre yaptık ve belli bazı formatları denedik çok iyi şeylerde yaptık fakat bizim aradığımız tam olarak bu değildi. Artı ve eksiklerin hepsini ölçerek yapacağımız bu 3. kongremizde iki dönemin deneyimiyle beraber yeni bir yönetim oluşturmaya çalışacağız” diye konuştu.

‘TEK TARAFLI DAYATILMIŞ BİR BAŞKANLIK SİSTEMİ VAR’

Son olarak, Kürdistan ve Türkiye’de demokratik özerkliği daha iyi anlatacaklarını dile getiren Yüksek şunları belirtti: “Yapacağımız 3. olağanüstü kongre demokratik özerklik açısından yoğunlaşacağımız bir hamle olacak. Bu kongreden sonra demokratik özerklik hangi çerçevede olduğunu anlatmak ve kavratmak istiyoruz. Türkiye ve toplumun bu konuda bilinçlenmeye ihtiyacı var. AKP iktidarının yaratmış olduğu bu savaş ortamında insanların sağlıklı bir şekilde öne sürülen projeleri mukayese etme şansı yok.

Tek taraflı olarak şu an dayatılmış bir başkanlık sistemi ve bunu zorla siyasete kabul ettirme çabası var. Biz bunun doğru olmadığını düşünüyoruz ve yapacağımız bu kongremiz yeniden bir hamle süreci olacaktır. Demokratik özerkliğin topluma yararı, neyin geleceği, eksikleri nelerdir gibi tüm boyutlarını kamuoyunda tartışılır hale getirmek istiyoruz.”