Yurtsuzluk eğitimi erteletti

Muğla Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi yüksek lisans öğrencisi Merve Eren, tek bir yurdun bulunmadığı Bodrum’da, barınma sorunu nedeniyle yüz yüze eğitimin 1 Kasım’a kadar ertelendiğini belirtti.

Yurt yetersizliği ve yüksek ev kiraları nedeniyle kazandıkları üniversitelerde okuyamaz hale gelen öğrencilerin, barınma hakkı için sürdürdükleri mücadele devam ediyor. İktidarın tüm kriminalize etme ve hedef gösterme çabalarına rağmen, İstanbul başta olmak üzere birçok ilde, öğrencilerin barınma hakkı için yaptığı eylemler ülke çapında büyük yankı buldu ancak hala bir çözüm gelmedi.

Sorunun kangren haline geldiği illerden biri olan Bodrum’da, öğrencilerin barınabileceği tek bir yurt olmadığı için Güzel Sanatlar Fakültesi’ndeki yüz yüze eğitimin 1 Kasım’a kadar ertelendiği ortaya çıktı.

ANF’ye konuşan Güzel Sanatlar Fakültesi yüksek lisans öğrencisi Merve Eren, normalde yurt olmadığı için her sene otellerle anlaştıklarına ancak bu sene turizm sezonu bitmediği gerekçesiyle otellerin buna yanaşmadığına ve bu yüzden 1 Kasım’a kadar derslerin online verildiğine dikkat çekti.

BARINMA SORUNU ÖĞRENCİ KAYBINA YOL AÇIYOR

Güzel Sanatlar Fakültesi’nin heykel bölümünde 5 yıl okuyan ve şu anda yüksek lisans yapan Eren, iki fakülte olmasına rağmen tek bir yurdun bulunmadığını Bodrum’da, öğrenciler açısından barınmanın bugünün değil yılların sorunu olduğunu belirtti.

Bu sene kiraların aşırı artmasıyla yurt sorununun tekrar gündeme geldiğini anımsatan Eren, Güzel Sanatlar Fakültesi’nde okuyan pek çok öğrencinin bu yüzden otel veya ev kiralarını ödeyebilmek için ya eğitimlerini dondurmak ya da çalışmak zorunda kaldıklarına dikkat çekti.

Barınma sorunu nedeniyle her yıl öğrenci kaybı olduğuna işaret eden Eren, “Bu sene de fahiş kiralar nedeniyle 3 arkadaşım yüksek lisansa kayıt olamadı mesela. Böyle çok öğrenci kaybı oluyor. Dönem başında diyelim ki 15 kişi kayıt yaptırdıysa, ev bulamadıkları için bu sayı bir anda 5-6’ya düşebiliyor” dedi.

OTELLER DE HAYIR DEYİNCE…

Bodrum’da Güzel Sanatlar Fakültesi ile Denizcilik Yüksek Meslek Okulu olduğunu anlatan Eren, yurt olmadığı için yıllardır otellerle anlaşarak barınma olanağı bulabildiklerine dikkat çekti. Ancak bu sene 5 otelin öğrencilere konaklama yeri açmama kararı aldığını açıklayan Eren, herhangi bir gerekçe de açıklanmadığını aktardı. Sırf bu yüzden Güzel Sanatlar Fakültesi’nde yüz yüze eğitimin 1 Kasım’a kadar ertelendiğine işaret eden Eren, “Bodrum’da, turizm sezonun bitmesi ve otellerin boşalıp, daha uygun fiyatlara yer bulunması için 1 Kasım’a kadar öğrencilere süre tanındı. Şu anda eğitimler online olarak devam ediyor. Bizim için çok büyük sıkıntı çünkü atölyelerde yaptığımız çalışmayı evde yapmamız mümkün değil. En azından bir yurt olsaydı, bu sıkıntılar yaşanmazdı” diye konuştu.

Ev kiralarının ise aşırı yüksek olduğunu dile getiren Eren, öğrencilerin en son Bodrum Belediyesi ile görüştüğünü, soruna çözüm arandığını söyledi.

‘BURS VERMEDİKLERİ İÇİN KREDİ ALMAK ZORUNDA KALIYORUZ!’

Eren, iktidardan gelen yeterli sayıda yurt olduğu yönündeki açıklamaları ise tebessümle karşıladı. Bodrum’da yurt olmadığı gibi, hiçbir devlet kurumunun Güzel Sanatlar Fakültesi’ne özel burs çıkarmadığına da işaret eden Eren, şunları kaydetti: “Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) normalde ya burs ya kredi veriyor ama ne tesadüftür ki Güzel Sanatlar Fakültesi’nde okuyan öğrencilere hiçbir burs verilmiyor. Hepimiz kredi almak zorunda kalıyoruz ve sonra bunu faiziyle ödüyoruz. Benim hala çok borcum var. Türkiye’de zaten üniversitelerden mezun olan öğrenciler hemen işe başlayamıyor. Ben mezun oldum ama hala kendi branşımda iş bulamadım. Ancak buna rağmen mezun olduktan 2 sene sonra kredi borcumu ödememi bekliyorlar. Destek de yok. Devletten hiçbir yardım alamadığım için üniversiteye başladığımdan beri çalışıyorum. KYK kredisinin de çok acayip bir işleyişi var. Mesela benden iki yaş küçük kızkardeşim Ege Üniversitesi’nde hemşirelik okuyor ve ikimiz de KYK’ye başvurduğumuzda aynı belgeleri verdik ancak ona burs çıkarken, bana kredi çıktı. Niye? Çünkü ben Güzel Sanatlar Fakültesi’nde okuyorum ve sanatı desteklemiyorlar. Kaldı ki kardeşim de aldığı 600 TL’yi olduğu gibi yurda veriyor.”

‘YURT DIŞINA ÇIKMAK İSTİYORUM’

Geleceğe dönük ciddi endişeler taşıdığını söyleyen Eren, Türkiye’de sanatını icra edemeyeceğini bildiği için yurt dışına çıkmanın yollarını aradığını söyledi.

Kısıtlı olanaklar sunulduğu için heykeli bile malzemeye göre yapmaya çalıştığını belirten Eren, “Normalde heykel malzemeyi seçer, ama ben heykel yaparken bile bütçeme göre malzemeyi seçmek zorundayım. Okulda ana malzememiz var ama mesela ahşap çalışacaksam veya daha çağdaş bir iş çıkartmak istiyorsam kendim almam gerekiyor. Çünkü okulun bütçesi de bir yere kadar oluyor” diye konuştu.

Haklarını isteyen öğrencilerin iktidar tarafından sürekli kriminalize edilmesinin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Eren, bunun öğrencilerin ne kadar sahipsiz olduğunu gösterdiğini ifade etti.

Bu baskı nedeniyle gençlerin kendini ifade edemediğini belirten Eren, şöyle konuştu: “Söyleyeceğim bir şey varsa söylemeden önce 45 defa düşünüyorum. Eğer onların tarafında değilsek yokuz. Eğer İmam Hatip’te okusaydım bana yurt da, burs da sağlanırdı, mezun olduğumda direkt kendime bir iş de bulabilirdim, maddi durumum iyi olurdu muhtemelen. Ama biz bu durumda değiliz. KYK borcumun şimdiden 30 bin olması benim zaten hayata 1-0 yenik başlamama neden oluyor. Asgari ücret de o kadar komik bir rakam ki alacağım bu parayla KYK borcumu ödeyebileceğimi düşünmeleri de çok gülünç. Bu koşullarda artık üniversiteden mezun olmanın da değeri kalmadı. O yüzden yurt dışına çıkmak istiyorum. Yaşıtlarımın çoğunun da böyle düşündüğünü biliyorum” dedi.