İHD: Taciz ataerkil devlet aygıtıdır

Sosyal medya platformları üzerinde tacizci erkekleri ifşa eden kadınların hedef alınmasına ilişkin açıklama yapan İHD, “Tacizin tek suçlusu tacizcidir" diyerek, tacizin olağanlaşmasının sorumlusu olarak da "Ataerkil devlet aygıtıdır" dedi.

Son günlerde aralarında yazar ve gazetecilerin de olduğu çok sayıda kadın, yaşadığı erkek şiddeti ve tecavüzünü sosyal medya üzerinde ifşa etti. Gündeme bomba gibi oturan ifşaların ardından hedef haline kadınlara ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi Kadın Komisyonu, basın toplantısı düzenledi. İHD Kadın Komisyonu üyelerinin katıldığı toplantıda konuşan Komisyon Üyesi Dilek Yıldız, “Taciz çoğu zaman kanıtı olmayan bir suç. Erkekler bunu bilerek kolaylıkla reddediyor, kadınlar kanıt gösteremedikleri için yargıya gidemiyor, yargıya başvuranlar da sonuç alamıyor" dedi.

YASALAR ERİL

Toplumsal ahlaki yargılar nedeniyle cinsel şiddetin gizli kaldığını vurgulayan Yıldız şöyle konuştu: “Erkek devletin yasaları ve eril dili, tacizi meşrulaştırıyor, erkekler de gücünü buradan alıyor. Tacizleri ifşa eden kadınlara ‘Polise niye gitmedin? Daha önce niye söylemedin?’ gibi suçlamalar yöneltiliyor. Faile mesleki başarısı ya da kişisel ilişkileri üzerinden sahip çıkanlar cinsel şiddeti bir kez daha meşrulaştırıyor. Bu ülkede taciz edildiklerinde de öldürüldüklerinde de öz savunma yaptıklarında da konuştuklarında da sustuklarında da kadınlar ve LGBTİ+’lar suçlanıyor.”

SUÇLU FAİL ERKEK

“Tacizin tek suçlusu tacizcidir” diyen Yıldız, şöyle dedi: “Tacizin olağanlaşmasının sorumlusu ise ‘erkekliği’ öne çıkartan, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini üreten, ataerki üzerine kurulu devlet aygıtı ve onun ürettiği eril yasalardır.” Kadınların konuşmasını sağlayanın da ilmek ilmek örülen mücadele olduğunu kaydeden Yıldız, cinsel şiddet ifşasının, cezasızlık karşısında başvurulan meşru bir yöntem olduğunu söyledi.

Yıldız, son olarak şu taleplerde bulundu:

“*Tacizin amasız suç kabul edilmesi

*Eğitim sisteminden başlayarak, eşitlikçi bir toplumsal dönüşümün olanaklarını yaratacak adımların atılması,

*6284 sayılı kanunun ve İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması koşulsuz sağlanmalıdır.”