HPG-BİM, Komuta Konseyi Üyesi Cîger Goyî’yi andı
Komuta Konseyi Üyesi ve Wan Eyaleti Komutanı Cîger Goyî’yi anan HPG-BİM, “Heftanîn’den Zagroslar’a, Zagroslar’dan Şengal’e, Garê’den Botan’a kadar soluksuzca mücadele etti” dedi.
Komuta Konseyi Üyesi ve Wan Eyaleti Komutanı Cîger Goyî’yi anan HPG-BİM, “Heftanîn’den Zagroslar’a, Zagroslar’dan Şengal’e, Garê’den Botan’a kadar soluksuzca mücadele etti” dedi.
HPG Basın İrtibat Merkezi(BİM), açıklaması şöyle:
Yurtsever Goyî aşiretimizin kahraman evladı, yiğit PKK militanı, HPG Komuta Konseyi Üyesi ve Wan Eyaleti Komutanı Cîger Goyî yoldaşımız, 26 Eylül 2020 günü Wan eyaletinin Kato Marînos bölgesinde gerçekleşen düşman saldırısı sonucunda şehadete ulaştı.
Cîger yoldaş, gençlik yıllarında yüzünü Kurdistan dağlarına döndü. Dağlı bir halkın ve Goyî aşiretinin çocuğu olduğu için dağlarla bütünleşti, gelişti ve yetkinleşti. Heftanîn’den Zagroslar’a, Zagroslar’dan Şengal’e, Garê’den Botan’a kadar soluksuzca mücadele etti. Halkımızın varlığını korumak için korkusuzca savaştı, defalarca yaralandı, büyük tecrübeler edindi ve usta bir komutan haline geldi. Cîger yoldaş çok değerli, insan güzeli, yaşam sevinci ve devrimci coşkusu yüksek, morali tükenmeyen, gelişmeye açık ve her göreve hazır fedai bir militandı. Savaşçılıktan eyalet komutanlığına kadar her düzeyde komutanlık yaparak farklı görevler üstlendi ve her görevini de yüksek başarıyla yerine getirdi. En son üstlendiği Wan Eyalet Komutanlığı görevini yerine getirirken şehadete ulaştı.
Apocu fedai komutan Cîger Goyî yoldaşı saygıyla anıyor, başta değerli ailesi ve yurtsever Goyî aşireti olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan halkına başsağlığı diliyoruz.
Cîger Goyî yoldaşımızın kimlik bilgileri şöyledir:
|
Kod Adı: Cîger Goyî |
Cîger yoldaş, Botan’ın asi dağları içinde yer alan, Kurdistan’ın cennetten bir parçası olan Qileban’da yaşama gözlerini açtı. Qileban’ın Helet köyünde, yurtsever Goyî aşiretinin içinde büyüdü. Devlet sisteminden ve kapitalist moderniteden uzak, doğal dağ ve köy ortamında yetişmesi onda dağlı bir karakter oluşturdu. Goyî aşiretinin asaletini, kültürünü, diline, kimliğine ve kültürüne olan derin bağlılığını edindi. Aile çevresinin yurtseverliği, özgürlük mücadelesinde verdiği bedeller, düşmandan gördüğü baskı ve zulümler yüzünden özgürlük mücadelesini erken yaşlarda tanıştı. Yakın akrabalarından bir kısmının devlet zulmünden Maxmûr’a göçmesi, akrabalarının zindanda ve özgürlük mücadelesi içinde olması Cîger yoldaşımızın bir arayış içerisine girmesine yol açtı. Türk devlet okullarında liseyi bitirse de, bu sistemin bir ferdi olmayı ret etti.
Tanıdığı gerillaların şehadete ulaşması Cîger yoldaşımızın arayışlarını güçlendirdi, düşmana olan öfkesini büyüttü, amcasının yolunda yürüme ve bir gerilla olma kararlılığına ulaştırdı. Bu temelde 2008 yılında Heftanîn’de Kurdistan Özgürlük Gerillası saflarına katıldı. Dağlı bir kavmin asil evladı Cîger yoldaş, ilk gerilla eğitimini Garê’de aldı. Bu eğitimini başarıyla tamamladıktan sonra Zagroslara geçti. Bir yıl Çarçella, üç yıl Herkî alanlarında olmak üzere Zagroslar’da beş yıl boyunca gerilla pratiği yürüttü. Zagroslar’ın heybetli ve çetin arazisinde gerillacılığın tüm ayrıntılarını öğrendi, büyük tecrübeler kazandı ve her anlamda yetkinleşti. Cîger yoldaş halkımızın kimliksiz bırakılmasının, varlığının yok sayılmasının ve yüz yıl boyunca soykırım saldırılarına uğramasının esas nedeni olarak gördüğü düşmana karşı büyük bir öfke ile savaştı. Yüksek cesareti ve korkusuzluğuyla birçok eylemde en ön sırada yer aldı. Saldırı taktiğinin öncü bir militanı olarak girdiği eylemlerde yüksek başarılar elde etti. 2010’da Şemzînan’da bir çatışmada ayağından mermi aldı, 2012’de Şitazîn eyleminde boynundan mermi aldı, 2012’de Çarçella’da boynundan şarapnel aldı ve defalarca yaralandı. Ama tüm bunlara rağmen sonsuz devrimci enerjisi ile yeniden toparlandı ve her defasında mücadeleye kaldığı yerden daha güçlü bir şekilde devam etti.
Cîger yoldaşımız, kadın arkadaşlar ile olan yoldaşlığında daima güç veren bir dürüst bir yoldaş olmayı başardı. Kadın özgürlük çizgisi karşısındaki duruşunu bir yoğunlaşma raporunda şu cümlelerle dile getirmişti: ‘’Kadın özgürlük çizgisi konusunda sistemin hem erkekte hem de kadında nasıl bir kişilik yarattığını biliyoruz. Yine bu kişiliğin kimlere hizmet ettiğini de biliyoruz. Beş bin yıllık erkek egemenlikli zihniyet ve bu zihniyetin genlerinin farklı yöntemlerle defalarca bizlere empoze edildiğinin farkındayım. Bu zihniyet karşısında Rêber Apo’nun deyimiyle ‘içimdeki erkeği öldürdüm’ sözü doğru bir mücadelenin nasıl olması gerektiğini az da olsa bende geliştirdi. Jineoloji ve kadın tarihi derslerinde doğru bir yoldaşlığın nasıl yürütülmesi gerektiğine ilişkin çok şey belirtildi. Şehîd Hêlin Murat yoldaşın da belirttiği gibi, ‘erkek kadının özgürlük yoldaşı olmalıdır’ gerçeği hepimiz için ölçüdür. Bundan sonra da yaklaşımım var olan erkek egemenlikli zihniyeti doğru temelde çözümleyip, ele alıp bundan kurtulmak için doğru yol yöntemlerle mücadele etmek olacaktır.’’
Her daim coşkulu bir kişiliğe sahip olan Cîger yoldaş, doğa ile iç içe büyüdüğü için doğaya ve özelde de hayvanlara karşı büyük bir sevgi beslerdi. Nerede olursa olsun daima bir pezkovî, bir çift güvercin, keklik, at veya sincap gibi hayvanları severdi, aralarında büyük bir sevgi bağı oluştururdu. Cîger yoldaş yaşama karşı duyguları çok yüksek bir devrimci olduğu için her yerde doğayla, hayvanlarla, toplumdaki insanlarla ve yoldaşlarıyla güçlü ilişkiler kurardı.
DAİŞ çeteleri Şengal ve Rojavayê Kurdistan halkımıza musallat olup, soykırım saldırıları geliştirince Cîger yoldaşımız, Kürt halkını büyük bir aşkla seven onurlu bir evladı olarak halkımızı korumak istedi. Bu isteğini örgütümüze yazdığı bir raporunda şu sözlerle dile getirdi: ‘’Rojava ve Şengal’de kanla yazılan bu tarihte üzerime düşen görev ve sorumluluğumu yerine getirmek istiyorum. Halkımız ve yoldaşlarımız açlık susuzluk demeden büyük bir direniş göstermektedir. Bu direnişin bir parçası, tarihin bir çentiği olma hayalimi öneri olarak sunuyorum. Halkımızı korumak ve özgürlük devrimine katkı sunmak ve boyun borcumu ödemek istiyorum.’’ Bu önerisi kabul edilen Cîger yoldaşımız, Çağımızın Dewrêşi büyük komutan Dilşêr Herekol yoldaş öncülüğünde Şengal’deki halkımızın yardımına koşan Apocular’ın izinden yürüdü. Sözüne sahip çıkan tutarlı bir devrimci olarak Kürt halkının kahraman öncüleri Zekî Şengalî, Egîd Civyan, Dilşêr Herekol ve Seîd yoldaşlar ile mücadele etti. Dijwar Feqîr, Zerdeşt Şengalî ve Şîlan Goyî yoldaşlar ile omuz omuza vererek Şengal’in özgürleştirilmesini sağladı. 2014’te çetelerin patlayıcı yüklü araba ile gerçekleştirdiği saldırıda başından aldığı şarapnel parçası, 2016’da girdiği bir çatışmada ise başından ve omuzundan aldığı şarapnel parçaları ile yaralandı. Dört yıl boyunca nefes nefese mücadele etti ve gerçekten de bu tarihi döneme adını unutulmaz bir kahraman olarak yazdırmayı bildi. Tarihi görevini başarıyla tamamladıktan sonra 2018 yılı Nisan ayında HPG ve YJA Star güçlerinin Şengal’den çekilme kararını pratikleştirerek Medya Savunma Alanları’na geçti.
Amcasının kızı Rewşen Metîn – Rewşen Ürek yoldaşımızın 2017’de düşman saldırısı sonucunda şehadet ulaşması mücadele kararlılığını ve düşmana olan öfkesini büyüttü. Yüksek mücadele azmini daha etkili bir mücadeleye dönüştürmek ve edindiği tecrübeleri muzaffer bir komutanlığın harcı yapmak için 2018’de Mahsum Korkmaz Askeri Akademisi’nde eğitime dahil oldu. Akademide hem bir öncü olarak görev üstlendi, yoldaşlarının eğitimine katkıda bulundu, hem de kendisini yeni dönem gerillacılığı temelinde eğitti. Eğitimini başarıyla tamamlayarak nereye gideceğine dair önerisini raporundaki şu cümlerle dile getirdi: ‘’Botan’da doğdum orada gerillacılık yapmak benim için başka bir duygudur. Zagroslar’da büyüdüm, her yanı benim için anılarla doludur, oraya gitmek benim için onurdur. Şehîd Deniz yoldaşa sözüm var, önerim Amanos’a gitmektir. Ancak örgüt nereyi uygun görürse, nerede ihtiyaç varsa aynı heyecan ve coşkuyla katılacağımı belirtmek istiyorum. Ve kanımın son damlasına kadar kaygısızca rolümü oyanayacağıma yürekten inanıyorum.’’
Bu iddia ve kararlılıkla 2019 yılı HPG Komuta Konsey Toplantısı’na katılan Cîger yoldaş, yeni dönem gerilla perspektifinde netleşip Wan Eyalet Komutanlığı görevini üstlenerek yüzünü doğduğu topraklara döndü. Botan’a ulaşıp, aktif ve öncü bir şekilde mücadeleye başladı. Şengal’de komutası altında savaştığı büyük komutan Egîd Civyan yoldaş ile birlikte bu sefer Botan’da düşmana karşı savaşma şansına erişti. Goyî aşiretinin ve değerli yurtsever ailesinin yetiştirdiği hakiki bir halk evladı, devrimci militan ve öncü komutan olan Cîger yoldaşımız duruşu, mücadelesi ve yiğit savaşçılığı adını mücadele tarihimize yazdıran bir kahraman oldu. Cîger yoldaşı, mücadelesini, halkımız için yaptıklarını ve güzel yoldaşlığını asla unutmayacak, daha güçlü bir mücadelenin ve amaçlarını başarmanın gerekçesi yapacağımızın sözünü veriyoruz.”