HPG, Zap şehitlerini andı
Zap’ta şehadete ulaşan 3 gerillanın kimliklerini açıklayan HPG, “Kendilerini halkımızın özgürlüğüne adayan Arjîn, Zeryan ve Baran yoldaşlarımız, halkımızın yüz akı olarak tarihteki onurlu yerlerini aldılar” dedi.
Zap’ta şehadete ulaşan 3 gerillanın kimliklerini açıklayan HPG, “Kendilerini halkımızın özgürlüğüne adayan Arjîn, Zeryan ve Baran yoldaşlarımız, halkımızın yüz akı olarak tarihteki onurlu yerlerini aldılar” dedi.
HPG Basın İrtibat Merkezi, şehitlere ilişkin şu bilgileri paylaştı:
“Tarihi bir direnişe sahiplik yapan ve fedailiğin en dorukta yaşandığı 2024 yılının farklı günlerinde şehadete ulaşan Arjîn, Zeryan ve Baran yoldaşlarımızı saygı ve minnetle anıyor, hayallerini gerçekleştireceğimizin sözünü veriyoruz.
Kurdistan’da yaşanan tüm kazanımların ancak fedailik çizgisinde bir mücadele ile elde edilebileceğinin derin bilincinde olarak gerilla saflarına katılan ve ilk andan itibaren kendilerini halkımızın özgürlüğüne adayan Arjîn, Zeryan ve Baran yoldaşlarımız, halkımızın yüz akı olarak tarihteki onurlu yerlerini aldılar. Kurdistan’ı işgal eden sömürgeci devletlerin tüm soykırım saldırılarına rağmen yüreklerindeki özü koruyarak mücadeleye atılan bu yoldaşlarımız, sömürgecilerin yüz yıllık hayallerine en büyük darbeyi vurdular. PKK’nin bir intikam hareketi olduğu gerçekliğini tüm hücrelerine kadar hisseden Arjîn, Zeryan ve Baran yoldaşlarımız, tüm güçleriyle halkımıza yönelik gerçekleştirilen katliamların intikamı alarak tarihsel görevlerini yerine getirdiler. Fedailiği bir yaşam biçimi olarak kişiliklerinde temsil eden yoldaşlarımız, öncü komutanımız Zîlan – Zeynep Kınacı yoldaşımızın ardılları olarak en değerli varlıkları olan canlarını halkımızın özgürlüğüne adamaya tereddüt etmediler. Böylece Rêber Apo’yu ve kahraman şehitlerimizi en iyi anlayan ve uygulayan militanlar olarak tüm yoldaşlarının yüreğinde yer edinmeyi başardılar.
Yoldaşları olarak Arjîn, Zeryan ve Baran yoldaşlarımızın başta değerli aileleri olarak tüm Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyor, fedai şehitlerimizin değerli anısı önünde bir kez daha saygı ve minnetle eğiliyoruz.
Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:
|
Kod Adı: Arjîn Mîrza |
|
Kod Adı: Zeryan Deniz Sarya |
|
Kod Adı: Baran Zîlan |
ARJÎN MÎRZA
Silopiya’da Sipêrtî aşiretine mensup yurtsever bir ailede dünyaya gelen Arjîn yoldaşımız, yakın çevresinin ve ailesinin Kürtlük değerlerine ve özgürlük mücadelemize olan bağlılıkları nedeniyle yurtseverlik kültürü ile yetişti. Yakın akrabalarından gerilla saflarına birçok katılımın olması ve amcası Pala – Mehmet Tan ile dayısının kızının 90’lı yıllarda şehadete ulaşması Arjîn yoldaşımızın erkenden partimiz PKK’ye sempati duymasını sağladı. Özellikle gerillanın verdiği mücadeleye büyük değer biçen yoldaşımız birçok Kürt çocuğu gibi gerilla olmanın hayalini kurdu. Büyüdükçe düşman gerçekliğini daha iyi anlamaya başlayan Arjîn yoldaşımız, düşmanın halkımızı soykırımdan geçirmek istemesi karşısında büyük bir öfke duydu. Bu nedenle mücadeleye olan ilgisi daha da artan yoldaşımız, 2009 yılından itibaren devrimci, yurtsever gençlik çalışmalarında yer almaya başladı. Bu süreçte Rêber Apo gerçekliğini daha iyi anlamaya başlayarak kendisini ideolojik anlamda geliştirdi. Özellikle kadın özgürlük bilincini erkenden edinmeye başlayarak erkek egemenlikli zihniyeti çözümledi. Yoğunlaştıkça kendisini daha iyi tanımaya başlayan yoldaşımız, sistemin üzerinde yarattığı etkilerle mücadele ederek özgür kadın kimliğini kişiliğinde yaratma çabasına girdi. Daha sonra üniversite okumak için Aydın kentine giden yoldaşımız, burada da devrimci görevlerine sahip çıkarak çalışmalarını sürdürdü. DAİŞ çetelerinin Rojava Özgürlük Devrimi’ni boğmaya çalıştığı süreçlerde halkımızın özgürlük mücadelesini daha da büyütmesi gerektiğini düşünen Arjîn yoldaşımız, 2013 yılının sonlarında üniversitede okuduğu hemşirelik bölümünü yarıda bırakarak yüzünü Kurdistan dağlarına döndü. Böylece çocukluk hayalini gerçekleştiren yoldaşımız, yaşadığı mutluluğu ve coşkuyu tüm yaşamı boyunca korudu.
Gerilla saflarındaki ilk gününden itibaren moralli katılımı ile öne çıkan Arjîn yoldaşımız, Önderlik felsefesindeki netliği ve kararlı yürüyüşü ile ilk andan itibaren örnek bir militan oldu. Ailesinden aldığı terbiye ve ahlakı Apocu özgürlük ölçüleriyle harmanlayan yoldaşımız, kısa sürede kişiliğinde önemli dönüşümler yarattı. Apocu militanlığın fedailik çizgisinde yürüyüş olduğunu aldığı ideolojik eğitimlerden bilen yoldaşımız, buna göre bir katılımı esas aldı. Halkımıza yönelik ağır saldırıların olduğu bir dönemde direnen halkımızın yanında yer almak isteyen Arjîn yoldaşımız, ihtiyaçlardan dolayı bir süre gerilla hastanesinde görevlendirildi. Ulaştığı ideolojik ve örgütsel düzey nedeniyle savaşa gitme istemini ertelemek zorunda kalan yoldaşımız, var gücüyle yaralanan ve hastalanan yoldaşlarının tedavisini üstlendi. Yüreğinde taşıdığı güçlü yoldaşlık duygusu sayesinde rahatsızlığı olan her bir yoldaşıyla birebir ilgilenen ve yaralarına derman olan Arjîn yoldaşımız, mesleki başarısı kadar sosyal ilişkileriyle de tüm yoldaşları için güç ve moral kaynağı oldu. Sağlık çalışmalarında iki yılı aşkın bir süre kalan yoldaşımız, bu süreçte savaşa dair yoğunlaşmalarını daha da derinleştirdi. Özellikle Öz Yönetim Direnişi’nin dorukta olduğu bir süreçte yaşanan fedai eylemlerden derinden etkilenen yoldaşımız, Apocu militanlığın en anlamlı bir şekilde gerçekleştiren bu yoldaşlarımızı örnek aldı. Böylece fedaice katılımını somut çalışmalara aktarmak isteyen Arjîn yoldaşımız, 2016 yılında Hêzên Taybet çalışmalarına dahil oldu.
Halkımıza yönelik sürdürülen katliamların, Önderliğimiz üzerinde yoğunlaştırılan ağır tecrit sisteminin ve kahramanca şehadete yürüyen yoldaşlarının intikamını almanın yolunun kendisini askeri ve ideolojik anlamda yetkinleştirmekten geçtiğinin bilincinde olan Arjîn yoldaşımız, bu temelde eğitimlerine yaklaştı. Yaşadığı özlü yoğunlaşmalarla fedaice katılımını bir yaşam biçimine dönüştüren yoldaşımız; üslubu, yoldaşlık ilişkilerindeki sıcaklığı, çalışmalardaki sonuç alıcı tarzı, kendisini yeniliğe açarak sürekli gelişme halinde olmasıyla tüm yoldaşlarının örnek aldığı bir YJA Star savaşçısı oldu. Aynı zamanda kadın özgürlük çizgisinde yaşadığı derinleşmeyle kendisiyle birlikte etrafındaki tüm yoldaşlarını da yoğunlaştırmaya ve dönüştürmeye çalışan Arjîn yoldaşımız, partimiz PKK ve PAJK’da anlam bulan özgürlük ölçülerinin yılmaz savunucularından oldu. Hêzên Taybet bünyesinde önemli ve stratejik çalışmalarda bulunarak gerillanın savaş performansının yükseltilmesinde önemli katkılarda bulunan Arjîn yoldaşımız, özellikle düşmanın Medya Savunma Alanları’na yönelik saldırılarına karşı cevap olmak için Şehîd Delîl Batı Zap bölgesine geçmek istedi. Bu alanda birçok yoldaşıyla emek veren, hiçbir zaman silinmeyecek değerli anılar yaşayan Arjîn yoldaşımız, büyük bir iddia ve kararlılıkla yüzünü Şehîd Delîl Batı Zap bölgesine döndü. Sağlık alanındaki tecrübelerinden dolayı daha çok bu alanda çalışmalara katılan Arjîn yoldaşımız, gece gündüz demeden, durmak bilmeyen bir tempo ile yoldaşlarının yaralarını tedavi etti. Böylece birçok yoldaşını şehadete ulaşmasını önleyerek mücadelemizin uzun soluklu sürmesinde büyük bir emeğin sahibi oldu. Ölümsüz fedailer diyarında adım adım büyüyen, güzelleşen ve güçlenen Arjîn yoldaşımız, samimi yoldaşlığı, mücadeledeki kararlılığı, örnek yaşamı ile coşkulu, moralli ve tüm yoldaşlarında heyecan uyandıran kişiliği ile halkımızın özgürlük tarihine geçti. Yoldaşları olarak Arjîn yoldaşımızın bizlere devrettiği görev ve sorumlulukları onun şahsında tüm şehitlerimize layık olmanın bilinciyle yerine getireceğimizin sözünü yineliyoruz.
ZERYAN DENİZ SARYA
Aslen Meletî’li bir ailenin ferdi olarak İstanbul’da dünyaya gelen Zeryan yoldaşımız, Kürtlük gerçekliğinden uzak bir şekilde büyüdü. Ailesinin ve akrabalarının sömürgeci Türk devletinin soykırım politikalarından derinden etkilenmeleri nedeniyle Kürt kültür ve geleneklerine yabancı bir şekilde yetişti. Fakat küçük yaştan itibaren yaşadığı çevreyi sorgulayan, hep arayış içerisinde olan yoldaşımız, ilk olarak ailesi ile çelişkiler yaşadı. Ailesinin Kürtlük bilincini yitirmesi ve kendisini inkar edecek düzeye gelmesi Zeryan yoldaşımızın sorguladığı ilk hususlardan oldu. Yine emek sermaye çelişkisi, kadınları sürekli baskı ve ölüm tehditleri arasında yaşamak zorunda kalması Zeryan yoldaşımızın sorguladığı diğer hususlar oldu. Bir yandan yaşadığı bu çelişkilerin cevaplarını ararken diğer yandan sistemin bir çarkı olarak hazırlanmak istendiğinin farkına varan yoldaşımız, asi bir duruşla bunun karşısında durdu. Arayışlarına istediği doğru cevapları bulmak için sürekli çabalayan yoldaşımız, birçok sol, sosyalist yapıyla ilişkilenmişse de kendisini tatmin edecek, yoğunlaşmalarına cevap olabilecek bir düşünce, yapı bulamadı. Fakat asla pes etmeyen bir kişiliğin sahibi olan Zeryan yoldaşımız, kendisine dönerek cesur bir çıkış yapması gerektiğini düşündü. Her şeyden önce kendisi yani “xwebûn” olması gerektiğine karar veren yoldaşımız, Önderliğimizin belirttiği gibi aradığı hazineyi kaybettiği yerde bulacaktı. Yani her şeyden önce Kürtlüğünü kaygısız bir şekilde kabul edecek ve yaşama dair arayışlarını bu doğrultuda yapacaktı. Üniversite okumak için gittiği Sakarya kentinde bu arayışlarını daha da sıklaştıran yoldaşımız, Kürtlüğe dair araştırmalarını derinleştirdi. Yaptığı araştırmalarda partimiz PKK ve Rêber Apo gerçekliğiyle de karşılaşan yoldaşımız, özgür Kürtlüğün PKK’de somutlaştığına kanaat getirdi. Bu temelde Önderliğimizin “Bir Halkı Savunmak” isimli kitabının ilk birkaç sayfasını okuduktan sonra yaşadığı etkilenme ile Apoculukta karar kıldı. Nihayet yaşama dair tüm çelişkilerinin cevabını bulan Zeryan yoldaşımız hızla yaşadığı yoğunlaşmaları pratikleştirebileceği bir yapı aradı. Bu temelde Sakarya’daki devrimci, yurtsever öğrencilerle tanışan yoldaşımız, bir an bile tereddüt etmeden çalışmalara dahil oldu. Kısa sürede öncüleşen yoldaşımız, ikna kabiliyeti ve verdiği eşsiz emekle birçok gencin örgütlenmesinde ve mücadele saflarına katılmasında etkili oldu. Tutarlı her devrimci gibi kendisinin de mücadelesini büyütmesi gerektiğinin bilincinde olan Zeryan yoldaşımız, birçok kişinin gitmek için büyük emekler verdiği Bilgisayar Mühendisliği bölümünü terk ederek 2015 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına döndü ve gerilla saflarına katıldı.
Gerillacılıktaki ilk gününden itibaren büyük bir coşku ve heyecanla katılım sağlayan Zeryan yoldaşımız, Kurdistan dağlarının heybeti karşısında adeta büyülendi. Gerillanın kutsal mekanları olan ve binlerce şehidimizin kanı ve teriyle sulanan Botan’da gerillacılık yapmanın onurunu yaşadı. Aldığı eğitimlerle birlikte kişiliğinde köklü sorgulamalar dönemini başlatan yoldaşımız, ilk olarak dili, kültürü ve gelenekleriyle bir bütünen Kürtlük gerçekliği ile buluşmak istedi. Bu anlamda önemli bir çabanın sahibi oldu. Burada başta Şehîd Zeryan Deniz yoldaşımız olmak üzere birçok değerli Apocu militanı tanıma ve onlarla birlikte mücadele etme şansına ulaşan yoldaşımız, burada biriktirdiği anıları tüm yaşamı boyunca hatırında tuttu, onları mücadelesini büyütmenin gerekçesi yaptı. Eğitimlerini bitirdikten sonra halkımıza yönelik soykırım saldırıları düzenleyen DAİŞ çetelerine karşı savaşmak ve halkımızı bu soykırımcı çetelerden korumak isteyen Zeryan yoldaşımız, savaşın yoğun yaşandığı alanlara geçti. Savaş meydanındaki cesareti ve fedakarlığı ile öne çıkan yoldaşımız, bu süreçte önemli tecrübeler kazandı. Buradaki görevlerini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra Türk devletinin Öz Yönetim Direnişi sürecinde Bakurê Kurdistan’da gerçekleştirdiği katliamlara cevap vermek isteyen yoldaşımız, bunun ancak fedailik çizgisinde bir katılımla mümkün olabileceğine inandı. Bu temelde bir kez daha yüzünü Kurdistan dağlarına dönen yoldaşımız, 2017 yılında Hêzên Taybet çalışmalarına dahil oldu. Burada aldığı kapsamlı eğitimlerle daha önce kişiliğinde başlatmış olduğu köklü sorgulamaları sürdürdü. Önderlik felsefesinde derinleştikçe Zîlan fedailiğine dolayısıyla Rêber Apo’ya daha da yaklaştığını hisseden yoldaşımız, bu süreci yaşamının dönüm noktası olarak ele aldı. Değişimin yarattığı sancıları kendisini yeniden yaratmanın emareleri olduğunun bilinciyle karşılayarak daha güçlü bir kişiliğe ulaşmanın heyecanını yaşadı. Asi kişiliği nedeniyle öğrendiği tüm hususları derinden sorgulayan yoldaşımız, asla ezbere ve körü körüne bir bağlılık sergilemedi. Son derece bilinçli bir katılımın sahibi olan yoldaşımız, her geçen gün edindiği maneviyatla da Rêber Apo ve şehit yoldaşlarına layık olmanın çabasında oldu. Aynı zamanda kadın özgürlük ilkelerini özümseyerek sistemin kişiliğinde yarattığı etkilerle mücadele eden Zeryan yoldaşımız, bu anlamdaki duruşu ve katılımı ile örnek bir PAJK militanı olmayı başardı. Eğitimlerini tamamladıktan sonra ilk olarak mücadelemiz açısından son derece önemli olan çalışmalarda yer alan Zeryan yoldaşımız, bu çalışmalardaki başarılarını savaşın yoğun yaşandığı alanlara giderek taçlandırmak istedi. Bu yönlü istem ve önerilerini sürekli yoldaşlarıyla paylaşan yoldaşımız, nihayetinde 2022 yılında Şehîd Delîl Batı Zap bölgesine geçti.
Burada birbirinden değerli birçok yoldaşıyla aynı direniş tünellerinde mücadele etme imkanına kavuşan Zeryan yoldaşımız, coşkusu, morali, heyecanı ve fedaice katılımı ile tüm yoldaşları için güç kaynağı oldu. Düşmana ağır darbelerin vurulduğu birçok eylemde yer alarak düşmana duyduğu derin öfkesini pratikleştiren yoldaşımız, yıllarca soykırım saldırıları altında yaşayan başta Kürt kadınları olmak üzere tüm halkımızın intikamı oldu. 28 Ekim 2024 günü gerçekleşen bir düşman saldırısında şehadete ulaşan Zeryan yoldaşımızın ardılları olarak Özgür Önderlik, Özgür Kurdistan hayalini gerçekleştireceğimizin sözünü yineliyoruz.
BARAN ZÎLAN
Partimiz PKK öncülüğünde tüm Kurdistan’da açığa çıkan devrimci ruhun tesir ettiği başat alanlardan biri olan Rojhilatê Kurdistan, özellikle hareketimizin işgalcilere karşı geliştirdiği tarihi direnişle birlikte özgürlük umudunu partimiz PKK’de ve Rêber Apo gerçekliğinde gördü. Özgürlük gerillasının işgalcilere karşı fedaice savaşması ve güçlü iradesiyle varlığını kanıtlaması Rojhilat halkımızın sarsılmaz bir inançla gerilla etrafında kenetlenmesini sağladı. Özellikle Önderliğimize karşı 1999 yılında gerçekleşen Uluslararası Komplo’ya karşı geliştirdiği serhildanlar ve takındığı ulusal tutumla özgürlük mücadelemize olan bağlılığını ve inancını daha da sağlamlaştırmıştır. Bu nedenle en değerli evlatlarını özgürlük mücadelesi saflarına göndererek yurtseverlik görevlerini en üst düzeyde yerine getirmeyi bilmiştir.
Böylesi bir halk gerçekliğinin yaşandığı Rojhilatê Kurdistan’ın Sine kentine bağlı Dewlan mıntıkasında dünyaya gelen Baran yoldaşımız, yurtsever ve emekçi bir ailede büyüdü. Ailesinin bu yapısından dolayı Kürtlük değerlerine bağlı bir şekilde yetişen yoldaşımız, her ne kadar sistem okullarında uzun bir süre okumuşsa da içindeki cevheri korumayı bildi. Ailesinin kendi halinde bir yapıda olmasından dolayı hiçbir parti veya hareketle ilişkilenmeyen Baran yoldaşımız, partimiz PKK’yi ilk olarak 2003 yılında yaşadığı bölgeden bir tanıdığının gerilla saflarına katılmasıyla tanıdı. Daha sonra uzun yıllar boyunca o yoldaşımızın mücadelesinden bahsedilmesi, Baran yoldaşımızın ilgisini çekti. Rojava Özgürlük Devrimi’ne kadar partimiz PKK’yi takip eden ve gerillanın gerçekleştirdiği eylemlerden büyük moral alan yoldaşımız, özellikle Rojava’da devrimin gelişmesi ve DAİŞ çetelerine karşı mücadeledeki dirayetli duruş sayesinde Partimize büyük bir sempati duydu. Onurlu her Kürt genci gibi kendisini halkımızın özgürlüğünden sorumlu gören Baran yoldaşımız bunun gerçekleştirmenin gerilla saflarına katılmaktan geçtiğinin bilinciyle 2018 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına döndü ve gerilla saflarına katıldı.
Gerilla saflarındaki ilk eğitimlerini Medya Savunma Alanları’nda alan Baran yoldaşımız, istekli, coşkulu ve meraklı yapısı sayesinde kısa sürede dağ ve gerilla yaşamı ile bütünleşti. Amacına olan sarsılmaz bağlılığı nedeniyle duygusal anlamda yaptığı katılımı bilinçli bir düzeye çıkarmak için eşsiz bir çabanın sahibi oldu. Bu nedenle erkenden yetkinleşerek önemli sorumluluklar almaya başladı. Birlikte gerilla saflarına katıldığı yoldaşının erken şehadeti karşısında derinden etkilenmesine rağmen şehitlerin anısını yaşatmanın onların mücadelelerini büyütmekten geçtiğinin bilincinde olan yoldaşımız, bu anlamda yoğunlaşmalarını daha da derinleştirdi. Eğitimini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra Medya Savunma Alanları’nın faklı bölgelerinde çalışma yürüten yoldaşımız, yer aldığı çalışmalardaki titizliği ile öne çıktı. Bulunduğu her çalışmanın hakkını vermeyi bilen yoldaşımız, bu özelliğiyle kısa sürede yoldaşlarının dikkatini çekti. Öyle ki Baran yoldaşımızın bulunduğu her çalışmada başarılı sonuçların elde edileceğine dair tüm yoldaşlarında güçlü bir kanaat oluştu. Baran yoldaşımız pratiği ile hem yoldaşlarının güvenine layık oldu hem de Apocu bir militan olarak Önderlik tarz ve temposunu kişiliğinde yaratmanın çabasını ısrarla sürdürdü. Aynı zamanda mücadelemizin büyütülmesi ve tüm halkımıza ulaşması için stratejik çalışmalarda yer alan yoldaşımız, ilk andan itibaren bu çalışmalarında ağırlığı ve ciddiyetini hissetti ve ona göre bir katılımın sahibi oldu. Bu süreç içerisinde bir yandan bulunduğu çalışmalara en iyi bir şekilde katılım sağlamayı sürdüren yoldaşımız, diğer yandan da derin bir yoğunlaşma yaşadı. Apocu bir militan olarak Kurdistan’da yaşanan işgalciliğin ve buna karşı gelişen destansı direnişin normal bir katılım ve yaşamı kabul etmediğinin bilincinde olan yoldaşımız, bunun için sıradan bir yaşamı asla kabul etmedi. Kurdistan’da yaşanan yoğun savaş sürecinin fedaice bir katılım gerektirdiğinin farkında olan yoldaşımız, bu temelde Sara ve Rûkenlerin ardılı olmak için Hêzên Taybet çalışmalarına geçti. Burada aldığı eğitim ve yaşadığı yoğunlaşmalarla fedai tarzı özümseyen yoldaşımız, sürece cevap olmak ve düşman saldırılarını kırmak için Şehîd Delîl Batı Zap bölgesine geçmek istedi.
Yaşamdaki duruşu ve yeni dönem gerilla savaş tarzındaki hakimiyeti nedeniyle önerisi yoldaşlarınca kabul edilen Baran yoldaşımız, büyük bir iddia ve kararlılıkla savaşın yoğun olduğu Şehid Delîl batı Zap bölgesine geçti. Burada düşmanın gerçekleştirdiği insanlık dışı saldırılarına rağmen Apocu yılmaz irade ile direnen Baran yoldaşımız; emekçi, fedakar ve cesur kişiliği ile tüm yoldaşları için güç ve moral kaynağı oldu. Bitmez tükenmez enerjisi sayesinde 3 yılı aşkın bir süredir yaşanan destansı direnişe önemli katkılar sunan Baran yoldaşımız, 19 Eylül 2024 günü şehadete ulaşarak mücadelesini zirvede tamamlamayı başardı.”