REPAK'tan Irak'taki yasaya tepki: Kadın köleliği hedefleniyor!

REPAK, Irak'ta Kişisel Statü Yasası’ndaki değişiklik önergesine dikkat çekerek, "Devlet, kadın köleliği üzerinden kendini yeniden dizayn ediyor ve karşımızda DAİŞ’in siyasi yüzü bulunuyor" dedi.

REPAK AÇIKLAMA

Kürt Kadınları Dış İlişkiler Merkezi (REPAK), Irak Parlamentosu’nun Kişisel Statü Yasası’ndaki değişiklik önergesini onaylamasına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.

'ÇOCUK YAŞTA EVLENDİRMELERİN ÖNÜ AÇILACAK'

REPAK’ın açıklaması şöyle:

“Kadın hareketlerinin yürüttüğü mücadeleye rağmen Irak Parlamentosu, Kişisel Statü Yasası’nda değişiklik önergesini onayladı. Irak ve tüm dünya genelinde kadın hareketlerinin yürüttüğü mücadele sonucunda, 18 yaşından küçük kız çocuklarının evlenemeyeceği yönündeki yasalar kabul edildi. Bu çerçevede, evlenme yaşını 9’a indiren yasalar reddedildi ve evlenme yaşı 18 olarak belirlendi.

Ancak Irak Parlamentosu’nda yapılan yasa değişikliği ile birlikte evlenme, boşanma ve miras İslam mahkemelerine göre düzenlenecek. İslam mahkemelerinin yorumu ve kararı devreye girecek, böylece kadınların evlenme yaşı çok küçük yaşlara çekilecek. Bu şekilde çocuk yaşta evliliklerin önü açılacak.

Yasa değişikliği, Sünni güçlerin DAİŞ’li tutukluların serbest bırakılması karşılığında onaylandı. Parlamento gruplarında birçok siyasi pazarlığın yapıldığına ve kadınların bu pazarlıkların mağduru haline getirildiğine tanık oluyoruz.
Mevcut durumda devlet, kadın köleliği üzerinden kendini yeniden dizayn ediyor ve karşımızda DAİŞ’in siyasi yüzü bulunuyor.

'TÜM KADINLARI MÜCADELEYİ BÜYÜTMEYE ÇAĞIRIYORUZ'

Ortadoğu’da diktatörlük rejimlerini temsil eden erkek-devlet iktidarları ve ataerkil ideoloji, siyasi ve toplumsal bir kriz içerisindedir. Bu kriz aynı zamanda bir paradigma krizidir ve yıkımla karşı karşıyadır. Ortadoğu’daki rejimler, bu krizi çözebilmek için ataerkil kuralları, erkek egemenliğini ve antidemokratik bir yaşamı yeniden inşa etmek istiyor. Geleneksel ailenin devlet faşizmiyle ittifakı, mevcut rejimi ayakta tutmaya çalışıyor ve bunun için de kadın köleliğini politikalarının merkezine koyuyorlar.

Son on yılda bu politikaların bir sonucu olarak Ortadoğu’daki birçok ülke, kadın haklarını ihlal ederek yönetimlerini reforme etti. Bu çerçevede çocuk yaşta evliliklerin önü açılarak yaş sınırı 18’in altına indirildi. Boşanma durumunda ise babaya vekalet veriliyor ve burada İslam mahkemeleri devreye giriyor.
Demokratik değerler, kadınlar, halk, demokrasi güçleri ve özgürlüklerin hayata geçirilmesi, bu krizin tek çözümüdür. Ancak hâlâ çözümsüzlükte ısrar ediyorlar ve bu krizle savaşı derinleştiriyorlar.

Bundan 12 yıl önce DAİŞ sahaya sürüldü ve bu süreçte Suriye, Irak, İran ve Afganistan’daki rejimlerin gerçek yüzleri açığa çıktı. Kadınların köleliği, devletlerin varlığı ve ideolojileri için bir değerdi. Ancak artık bu devrin kapandığını ve kapanmakta olduğunu görüyoruz. Bugün Ortadoğu’da kadın özgürlüğü mücadelesinin geliştiği ve özgürlüğün temel alternatif olduğu görülmektedir. Demokrasi cephesi, kadın haklarıyla yeniden inşa ediliyor.
Bu nedenle yasa değişikliğini kabul etmediğimizi ve bu kararın geri çekilmesi gerektiğini söylüyoruz. Kadına saygılı bir tutum sergilenmeli ve bunun için tüm kadınları ve kadın hareketlerini mücadeleyi güçlendirmeye çağırıyoruz. Artık yaşamlarımızın çalınmasına ve yok sayılmasına izin vermeyeceğiz.”