90'lı yıllarda Bitlis kırsalında meydana gelen çatışmalarda yaşamını yitiren 15 ARGK gerillasının cenazesi, "Xerzan Şehitliği"nde düzenlenen kitlesel törenin ardından toprağa verildi.

MEYADER Bitlis Şubesi öncülüğünde, Bitlis kırsalında 1995 yılında yaşamını yitiren Kamran ve Serbest, Tatvan kırsalında 1993 yılında zehirlenerek öldürülen Hasan Kayhan (Mazlum), Fedakar Turan (Vacip), Metin Kaplan (Ferhat), Hizan kırsalında yaşamını yitiren Bişar ve Baran (Rojavalı) ile Mutki alanında yaşamını yitiren üzerinde bulunan çakmakta "Hamit Karakoç" yazan ARGK gerillaları ile kimlik bilgileri öğrenilemeyen 7 gerillanın cenazesi "Xerzan Şehitliği"nde düzenlenen törenle defnedildi. Törene, yüzlerce kişinin yanı sıra gerillaların aileleri, HDP, DBP Bitlis, Siirt, Batman il ve ilçe örgütleri, Bitlis, Siirt ve Batman Barış Anneleri Meclisi üyeleri, HDP Bitlis milletvekilleri Mizgin Irgat ve Mahmut Celadet Gaydalı, İHD, KESK yöneticileri ile belediye eşbaşkanları da katıldı. Mezarlık karşısında bulunan ormanlık alanda PKK bayraklarıyla süslenen tabutları omuzlayan yurttaşlar, "Şehîd namirin" sloganları eşliğinde yürüyüşe geçti. Mezarlığın alt kısmında bulunan alanda yapılan tören, saygı duruşuyla başladı. Törende, sık sık "Bijî Serok Apo" ve "Şehîd namirin" sloganları atıldı. 

Törende konuşan, 1993 yılında Tatvan kırsalında zehirlenerek katledilen PKK'li Hasan Kayhan'ın (Mazlum) ağabeyi Hüseyin Kayhan, "Şehit Kürdistan şehididir. Kürt halkının başı sağ olsun" dedi. Yine aynı tarihte zehirlenerek katledilen Fedakar Turan'ın (Vacip) annesi Nuriye Turan da 23 yıl önce çocuğunun zehirlenerek katledildiğini belirterek, "Çocuklarımızı zehir verdikten sonra parçaladılar ve sonra da yaktılar. Düşman cenazesini Tatvan'a getirip defnetmemize izin vermedi. Ama bugün buraya getirip, defnettik. Her şeye rağmen barış istiyoruz. Şehîd namirin" dedi. 

PKK'li Turan'ın babası Yusuf Turan ise "Oğlum lisedeyken okul müdürü beni çağırdı. Okula gittiğimde müdür bana 'Çocuğun teneffüste Kürtçe şarkı söylüyor. Söyle yapmasın bunları' dedi. Daha sonra oğlum karar vermişti, gerillaya katıldı. Bir buçuk yıl sonra da şehit düştü. Şehit benim değil Kürdistan'ın şehididir" ifadelerini kullandı. Baba Turan, konuşmasının ardından oğlu üzerine bestelediği Kürtçe şarkıyı okudu. 

Siirt Barış Anneleri Meclisi Sözcüsü Hediye Suçin ise artık ölümlerin son bulmasını isteyerek, "Erdoğan zannediyor ki Kürtler korkuyor. Biz kimseden korkmuyoruz. Artık yeter. Çocuklarımız, Kürt halkına yapılan zulümlerden kaynaklı dağa çıktı. Cezaevine attınız, öldürdünüz, doğamızı katlettiniz ama her şeye rağmen biz yine barış diyoruz" vurgusu yaptı. 

HDP Bitlis Milletvekili Mizgin Irgat ise Kürdistan'da yıllardır saldırıların yapıldığını, ancak Kürt halkının her zaman onurlu bir direniş gösterdiğini dile getirdi. Müzakere sürecinin yeniden başlaması gerektiğinin altını çizen Irgat, "Sayın Öcalan özgür olsun ve müzakereler tutsak bir şekilde değil özgür şekilde yapılsın" dedi. Şex Cuma kırsalında ormanların askerler tarafından yakılmasına da değinen Irgat, "Doğamızı katledenleri nefretle kınıyorum. Kürdistan ve doğası üzerinde kirli ellerinizi çekin" çağrısında bulundu. 

Konuşmaların ardından cenazeler dualar eşliğinde toprağa verildi.