Şerik: Hamle Türkiye’ye taşırılmalı

PKK Merkez Komite Üyesi Cemal Şerik, ‘Özgürlük Zamanı’ hamlesinin Türkiye toplumuna taşırılmasının, yerine getirilmesi gereken acil bir görev olduğunu söyledi.

Kürdistan ve Türkiye toplumlarını birleşik devrim hedefinde buluşturmanın zorunluluğunu vurgulayan Cemal Şerik, bu sağlandığında 12 Eylül faşizminin günümüzdeki temsilcisi olan AKP-MHP iktidarının ortadan kaldırılacağını ifade etti.

PKK Merkez Komite Üyesi Cemal Şerik, 12 Eylül 2020’de ilan edilen “Tecride, işgale, faşizme son: Şimdi Özgürlük Zamanı” hamlesinin geride kalan yılı ve yeni mücadele yılında nasıl bir direnişin geliştirileceğiyle ilgili ANF’ye konuştu. Böylesi bir hamlenin 12 Eylül günü başlatılmasının tıpkı Halkların Birleşik Devrim Hareketi’nin (HBDH) 12 Mart’ta ilan edilmesi gibi tesadüf olmadığını belirten Şerik, aynı şekilde ideolojik, siyasal bir muhtevaya sahip olduğunu söyledi. 12 Mart’tan 12 Eylül’e ve 12 Eylül’den günümüze kadar süren mücadelenin kesintisizliğini ve bütünlüğünü anlattığını kaydeden Şerik, sadece bununla da sınırlı olmadığını belirterek, “Aynı zamanda dönemin devrimci görev ve sorumluluklarının neler olduğu ve bunların gereklerinin mutlaka yerine getirilmesi gerektiğini ifade etmektedir” dedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın, ilk adımını atarken sadece Kürdistan Devrimi’nin öncülük sorununun çözümünde duyduğu sorumlulukla kendini sınırlandırmadığını, Türkiye Devrimi karşısında da sorumluluk üstlendiğini hatırlatan Şerik,  böyle düşünüldüğünde hamlenin amacının daha doğru anlaşılacağını kaydetti.

12 EYLÜL ÖNCESİ İLE BUGÜNÜN BENZERLİĞİ

Türkiye’deki mevcut faşist iktidarın toplumu yönetemez hale geldiğinin çok net bir şekilde açığa çıktığını; kendi içinde de yönetemez hale geldiğinin her yönüyle gizlenemez bir hal aldığını ifade eden Şerik, “Artık toplum da onun yönetimini kabul etmiyor ve düzeninde yaşamak istiyor. Bu şekilde 12 Eylül 1980 öncesi günlere benzer bir süreç içerisine girmiş bulunuluyor. Bu yönüyle 12 Eylül öncesi ve günümüz arasında bir benzerlik bulunuyor” diye konuştu.

TÜRKİYE’DEKİ TOPLUMSAL DİRENİŞLE BULUŞMALI

12 Eylül darbesinin PKK direnişinde bir kesinti yaratamadığını; bu direnişin kendi toplumsal, demokratik, kültürel devrimini Kürdistan’da gerçekleştirdiğini söyleyen Şerik, şöyle devam etti: “Kürdistan’da gerçekleşmiş olan devrimin Türkiye’deki toplumsal direnişle buluşması gerekiyor. Türkiye’de de bu buluşmanın sağlanması için olması gereken bir potansiyel var. İktidar dışı kesimler, direnen devrimci-demokratik-sosyalist güçler var. AKP-MHP faşizminin bir Türkiye’si varsa, bunun karşısında devrimci-demokratik güçlerin de bir Türkiye’si var ve bunlar bugün karşı karşıyadır. Şimdi yapılması gereken, Kürdistan ve Türkiye toplumları arasında ihtiyaç duyulan buluşmanın sağlanmasıdır. PKK’nin ‘Özgürlük Zamanı’ hamlesi böyle bir gerçeği anlatmaktadır. Kürdistan Devrimi, Türkiye’nin toplumcu, devrimci, sosyalist muhalefeti, direnişçi güçleriyle birlik sağlamayı ifade ediyor. Hedefinde bu var. PKK, ‘Özgürlük Zamanı’ hamlesiyle böyle bir birliği, birleşik bir devrimin gerçekleşmesine hazır olduğunu ortaya koymuş bulunuyor.”

DİRENİŞ KESİNTİSİZLİĞİNİ KORUDU

Türk devletinin tüm askeri ve siyasi yönelimlerine rağmen gerillanın NATO desteğini arkasına alan NATO’nun ikinci ordusuna karşı kesintisiz bir direnişle darbe vurduğunu, objektif olarak yendiğini belirten Şerik, Kürdistan toplumunun, Türkiyeli devrimci, demokratik güçlerin, siyasal demokratik alan örgütlenmelerinin de her türlü bedeli vererek; kırılmadan, boyun eğmeden direndiğini söyledi. Kesintisizliğini koruyan mücadelenin, devletin sonuç elde edemeyeceğini gösterdiğini ifade eden Şerik, “Tüm bunlar ‘Özgürlük zamanı’ hamlesinin son bir senede ortaya koyduğu gerçekliktir. ‘Özgürlük zamanı’ hamlesi gerillada en etkili temsiline kavuşmuştur. Siyasal, toplumsal alan sokakları terk etmeden, mevzilerini koruyarak bu direnişin tamamlayıcısı olarak rolünü oynamıştır. Zindanlar, açlık grevi direnişiyle yerini almıştır. Aynı şekilde yurt dışında yaşamak zorunda bırakılan Kürdistan halkı, hamlenin uluslararası alana taşırılmasını sağlamış ve sesi olmuştur” dedi.

HEDEF, HALA GÜNCELLİĞİNİ KORUYOR

Hamlenin, “Tecride, İşgale ve Faşizme Son!” temel şiarıyla formüle edilen hedefin hala güncelliğini koruduğuna işaret eden Şerik, bunlara ulaşıldığında günümüzün görev ve sorumluluklarının da yerine getirilmiş olacağını söyledi. ‘Özgürlük Zamanı’ hamlesinin Türkiye toplumuna taşırılmasının, acil yerine getirilmesi gereken bir görev olduğunu tekrarlayan Şerik, şunları dile getirdi: “12 Eylül faşist darbesinden önce yerine getiremediğimiz görev ve sorumluluklarımız yerine getirilmeli; Kürdistan ve Türkiye toplumlarını birleşik devrim hedefinde buluşturmalıyız. Bu sağlandığında 12 Eylül faşizminin günümüzdeki temsilcisi olan AKP-MHP faşist iktidarı ortadan kaldırılmış olacaktır. Halkların Birleşik Devrim Hareketi’nin 12 Mart günü; ‘Özgürlük Zamanı’ hamlesinin 12 Eylül günü ilan edilmesini, 12 Eylül öncesi yerine getirilmeyen görevlerin yerine getirilmesi olarak ele almak gerekir. Halkların Birleşik Devrim Hareketi de böyle bir görevle karşı karşıyadır.”