Amed Barosu Avukat Hakları Merkezi, Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği’ne (MEBYA DER) yönelik soruşturmaya avukatların da dahil edilerek soruşturma açılmasına tepki gösterdi.

Diyarbakır Adliyesi önünde yapılan ve  “Savunma susturulamaz, durdurulamaz” yazılı pankartın açıldığı açıklamaya, çok sayıda avukat katıldı. 

‘HUKUKA VE YASAYA AYKIRIDIR’

Amed Barosu Avukat Hakları Merkezi Başkanı Barış Yiğit, adaletin koruyucusu olan avukatların yeni bir saldırı ile karşı karşıya kaldıklarını belirtti. MEBYA-DER’de yapılan arama sonucu 18 meslektaşının, vekilliklerine dair vekaletnamelerden kaynaklı dosyaya şüpheli olarak eklendiğini kaydeden Yiğit, meslektaşlarına yönelik açılan soruşturmanın hukuka ve yasalara aykırı olarak keyfi bir şekilde açıldığını söyledi.

‘AVUKATLAR VEKALETNAME İLE SUÇLANIYOR’

Avukatların tehditlere maruz kaldığını dile getiren Yiğit, “Avukatlar artık aldıkları vekâletname ile dahi suçlanmakta, soruşturma ve kovuşturma tehdidine maruz kalmaktadır. Gözaltına alınan kişilere yönelik keyfi ve hukuk dışı uygulamalara karşı müvekkillerinin hakkını ve hukukunu koruyan meslektaşlarımız, bu hukuksuzluklara karşı hukuksal mücadele yürüttükleri, hukuka aykırılıkları engellemeye çalıştıkları ve bunları tutanak altına aldıkları için sindirilmeye çalışılmış, mesleki faaliyetleri de bu kapsamda engellenmiştir” diye konuştu.

‘SAVUNMAYA SİSTEMATİK SALDIRI’

Soruşturmanın sistematik saldırı şeklinde avukatların mesleki faaliyetlerini engellemeye yönelik olduğuna dikkat çeken Yiğit, “Avukatlık Kanunu’ndaki soruşturma usulleri dahi dikkate alınmadan yürütülen bu soruşturma, yalnız içerik olarak değil; usulen de bir hukuk garabetidir. Bu olayı, Kasım 2020’de evleri basılarak gözaltına alınan 34 meslektaşımıza karşı yürütülen soruşturmanın devamı olarak değerlendiriyoruz. Savunmaya yönelen bu sistematik saldırılar ile avukatların mesleki faaliyetlerini sürdürmeleri engellenmek istenmektedir” şeklinde konuştu.

‘KINIYORUZ’

Meslektaşlarının hakkında açılan soruşturma neticesinde vekilliklerini üstlendikleri kişilerin ifade ve sorgu işlemlerine katılamadıklarını, katılım yönündeki talepleri de soruşturma savcısı tarafından reddedildiğini belirten Yiğit, “Savcısının usule aykırı kararıyla CMK 151’inci madde kapsamında hiçbir belge ve gerekçe gösterilmeden reddedilmesi, keyfiliğin apaçık göstergesidir. Yasaların bizzat yargı mensupları eliyle ihlal edildiği ve eğilip büküldüğü, hukuktan ve adaletten yoksun yargılama süreçleriyle toplumun sindirilmeye çalışıldığı bu dönemde, meslektaşlarımıza yönelik bu saldırıyı kınıyoruz” dedi.

‘AVUKATLAR OLMADAN ADALET OLMAZ’

Hukuka aykırı olarak meslektaşları hakkında başlatılan soruşturmanın bir an önce son bulması çağrısında bulunan Yiğit, şunları söyledi: “Savunma hakkının temsilcisi avukatlar olmadan adalet olmaz, adalet olmadan da devlet olmaz. Mesleki faaliyetlerimizi yürütmeye yönelik bu tip saldırılara karşı boyun eğmeyeceğiz. Son olarak, araçsallaşan yargıya karşı hukukun ve adaletin yanında saf tutacağımızı bir kez daha bildiriyoruz.”