Demirtaş: Kürt halkının özgürlüğü için dimdik duracağız!
"Avrupalı Sol Partilerin Dayanışması Konferansı"nda konuşan Demirtaş Kürdistan'daki soykırımcı saldırılara sert tepki göstererek 'barbarlık' dedi.
"Avrupalı Sol Partilerin Dayanışması Konferansı"nda konuşan Demirtaş Kürdistan'daki soykırımcı saldırılara sert tepki göstererek 'barbarlık' dedi.
Demirtaş, "Avrupalı Sol Partilerin Dayanışması Konferansı"nda konuştu. Kürdistan'daki soykırımcı saldırılara sert tepki göstererek 'barbarlık' diyen Demirtaş, dünya liderlerine seslenerek, "Terörü görmek istiyorsanız buyurun Cizre'ye, Sur'a gelin" dedi. Demirtaş, hendeklerin katliamları önlemek için kurulduğuna dikkati çekerek, "Asla merhamet dilemeyeceğiz" dedi. Demirtaş, "Kendi halkının özgürlüğünden taviz vermeden dimdik duracağız" diye konuştu.
Amed'de DTK, HDP, DBP ve KJA'nın organizesiyle "Avrupalı Sol Partilerin Kürt Halkıyla Dayanışması" konulu konferans düzenlendi. Sümerpark'ta yapılan konferansa, DTK Eşbaşkanı Selma Irmak ve Hatip Dicle, HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, DBP Eşbaşkanı Kamuran Yüksek, KJA Koordinasyon Üyesi Ayla Akat Ata, Amed Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı, Almanya Sol Parti (DIE LINKE) Eşbaşkanı Bernd Riexinger, Avrupalı Sol Parti temsilcileri, HDP Amed milletvekilleri Feleknas Uca ve İmam Taşçıer ile Sur'da katledilen Hakan Arslan, Gündüz Akmeşe, Turgay Girçek, Rozerin Çukur, Ramazan Öğüt, Welat Bilen, Cihat Morgül ve Mahmut Oruç'un aileleri katıldı. Konferansın yapıldığı salonda Sur'da devlet güçleri tarafından katledilenlerin fotoğrafları asıldı.
ANNE ÇUKUR: SUR'A FEDA OLSUN!
Sur'da katledilen 16 yaşındaki Rozerin Çukur'un annesi Fahriye Çukur, Demirtaş ve Riexinger'e salona giriş yaparken "İki çocuğum daha var, ikisini de Sur'a feda ederim" sözleriyle seslendi.
Konferansın moderatörlüğünü yapan Amed Milletvekili Uca, 81 gündür Sur'da büyük bir kuşatmanın olduğunu ve sivil halka yönelik bir katliamın gerçekleştirilmeye çalışıldığına dikkati çekti. Ardından konuşan Amed Büyükşehir Belediyesi Eşbakanı Kışanak, Kürdistan'da yaşanan acıların ve trajedilerin tarihte unutulmayacağına vurgu yaparak, Kürdistan'da yürütülen savaşın "çılgınlık" düzeyine vardığının altını çizdi.
DEMİRTAŞ: BARBARLIK!
Kışanak'ın ardından konuşan HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş son derece tarihi kritik saatlerin yaşandığı bir dönemde geçtiklerini ve halklar arası böyle bir dayanışmanın tarihe kıymetli bir duruş olarak geçeceğini söyledi. Şu an Cizre'de, Sur'da ve diğer yerlerde yaşanan insanlık dışı uygulamaların ve insan hakkı ihlalinin, yıkım ve katliamların ne insanlık tarihinde ne de Kürt halkı tarihinde ilk olduğuna dikkati çeken Demirtaş, her savaş ve yıkım sonrası insanlığın doğru sonuçlar çıkarması gerektiğini belirtti. Demirtaş, "Bugün Cizre ve Sur'da yaşananlar vahşi ve en barbar uygulamalardır. Dünyanın neresinde olursa olsun insanlık adına işlenen suçların üstü örtülmemeli" dedi.
AVRUPA'YA ÇAĞRI
Demirtaş'ın, konferansta yaptığı konuşmadan satır başları şöyle:
"AKP iktidarı barbar bir siyasi anlayış yürütüyor. Cenazeleri yakıyorlar, bunla yetinmiyorlar, Erdoğan ve Davutoğlu'nun emriyle herkes cezalandırılmak isteniyor. İnsan onurunu kırmak istiyorlar. Sur ve Cizre'de yaşanan insanlık dışı uygulamalar sadece Kürtleri değil, Avrupa ve Amerika'yı da ilgilendiren insanlık suçlarıdır. Herkes buna tepki göstermelidir. Bugün Kürtlerin karşı karşıya kaldığı barbarlığa özellikle Avrupa ülkeleri net olarak tavır koymalıdır. AKP'nin Kürdistan'da yaptığı barbarlığa karşı net olarak sol partiler tepki ortaya koymalıdır. Avrupa sağ partileri ve devlet yöneticileri Kürtlerin katledilmesine göz yumuyor ve Erdoğan'ı kızdıramamaya çalışıyor.
MÜLTECİ KRİZİ
Mülteci krizini koz olarak kullanıyorlar. Avrupa'nın değerlerini ayaklar altına alıyorlar. Özellikle Avrupa'da yaşayan halkların buna tepki göstermesi gerekiyor. Sayın Merkel, mülteci krizi ile ilgili elbet AKP iktidarıyla görüşebilir. Hep birlikte çözmek zorundayız. Fakat bunu ağır insan hakkı ihlallerini görmeyip üstünü örtmek ve Kürtlere karşı yürütülen savaşa sessiz kalacağız. Bu etik değildir. İnsan hakkı pazarlık unsuru haline getirmişler. Başbakanlar ve Cumhurbaşkanları temel insan hakları pazarlık haline getirmişler. Ve buna sessiz kalmamız istiyorlar. Hiçbir lider, insan hakkını, o kirli masalarda pazarlık yapamaz, ona diplomasi, dostluk ilişler diyemezler. Ahlaksız ve çirkin ilişkilerdir. Hiçbir halkın hakkı ucun pazarlık konusu yapamazlar. Birçok sağ hükümetin durumu budur.
'KATLİAMLARI DURDURMAK İÇİN HENDEK KAZILDI'
İşlenen suçları unutulmayacağız ve muhakkak bir gün bunların hepsi yargı mekanizması önünde hesap verecekler. Bu suça ortak olan valiler, İçişçileri Bakanı ve bu ölümlerde zevk duyarak açıklayan yöneticilerin hesap vereceği gün gelecek ve bu da mücadeleyle olur. Kürdistan'da işlenen tüm suçlar insanlığa karşı işlenen suçlardır. Zaman aşımına tabii olamaz. AKP iktidarı sorunlara vahşice yaklaştı. Kürt gençleri hendek ve barikat kurdukları için Ankara'da 'her türlü vahşeti yapabilir' anlayışı var. Kürt gençleri senin Sarayı'nda mı hendek kazmış, barikat kurmuştur? Kürt gençleri senin katliam emirlerini durdurmak için hendek kazmıştır, barikat kurmuştur.
'ÇARESİZLİĞİNİZİN GÖSTERGESİ'
AKP iktidarı diyalog yerine halen bu gençleri suçlayıp katlediyor. Yaptıkları vahşetle Kürt halkının cezalandırmaya çalışıyor. Madem yüzde 49 oy aldınız. Madem toplumun yarısı senin arkanda, tek bir barış sloganından niye bu kadar korkuyorsunuz, akademisyenlerin ve Ayşe Öğretmen'in barış talebinden korkuyorsunuz? Yüzde 50 oyunuz olacak, gece korkudan uyuyamayacaksınız. Çünkü işledikleri suçun farkındalar. Bu sizin çaresizliğinin göstergesidir, korkusudur.
'ASLA MERHAMET DİLEMEYECEĞİZ'
Acı, ilk önce anne ve babanın yüreğini yakar. Onlar artık sizin değil halkın evlatlarıdır. Sizin evlatlarınız hırsızlık yaptığı için, başkasının malına mülklüne göz diktiği için değil kendi toprağında özgür yaşamak istediği için katledildi. Bu bir onurdur ve onura herkes sahip çıkacaktır. AKP'den asla merhamet dilemedik, dilemeyeceğiz, faşizmin karşısında dimdik duracağız. Boyun bükmeye, diz çökmekle asla barış olmaz. Kendi özgürlük mücadelesinin arkasında durarak barış gelir. Korkmadan, eşitçe yaşadığı gün barış olur. Kendi halkının özgürlüğünden taviz vermeden dimdik duracağız ve barışı getireceğiz. Kölelik adı altında sahte barışla bu topraklarda halkı kandırmanıza izin vermeyeceğiz. Bu gençlerin özgürlük amacı uğrunda katledildi. Biz de onların amacını sağlayacağız. Kürdistan'da korkmadan, diğer halklarla eşit bir şekilde yaşarsak o zaman barış olacaktır.
'CİZRE'YE GELİN'
Dünya, terörün ne olduğunu görmek istiyorsa, Sur ve Cizre'de yaşananlar bakması ve gelip görmesi gerekiyor. AKP, IŞİD barbarlığının besleyicisi ve destekleyicisidir. Bunu da gizlemekte ve saklamaktan korkmuyor. Açık açık bir şekilde destek belirtiyor. Halep ve Azez'in düşmeyeceğini söylüyorlar. Azez'de barbarlık ordusu ve kele kesen yapılar var. Ama Davutoğlu açık açık diyor ki orası düşmeyecek. Kürt gençleri ilerlerse vuracağız diyorlar. Koruduğu şey IŞİD çeteleridir. AKP açık bir terör destekleyicisi haline gelmiştir. Bunu da saklamak için etrafında herkesi terörist olarak görüyorsa, en büyük terör destekleyicisi AKP'dir. Teröre ve vahşete bel bağlamışlar uzun süre varlığını koruyamazlar.
'TÜRBEYİ YPG İLE TAŞIDINIZ'
PYD ve YPG'yi terör örgütü ilan edecekler. 'Atamız, dedemiz' dediğiniz Şah İsmail Türbesi nerede? PYD'nin kontrolünde, YPG'nin desteğiyle taşımadınız mı? IŞİD havaya uçuracaktı. Salih Müslim'den rica ettiniz, taşındı. Salih Müslim ile defalarca Ankara'da görüşmeler yapmadınız mı? Ne görüştünüz? PYD, Türkiye'ye geldi, elini gönlünü Türkiye'ye açtı. Bir mermi, bir taş bile sınırda atmış değil. Ama her gün top atıyorsunuz, füze atıyorsunuz.
Yüzlerce insanı katleden IŞİD'e karşı ne yaptınız? Tek bir taş atmayanı terör örgütü ilan ediyorlar. Ama IŞİD'i ise öfkeli çocuklar olarak görüyorlar. Asıl terör destekçiliği budur. AKP artık IŞİD uzantısıdır. AKP'nin vahşice saldırılarına sessiz kalanlar IŞİD'in etrafından dayanışma içinde. Saldırılara karşı bedeli neyse ödeyeceğiz. Direniş ve kahramanlık yenilmeyecek, barbarlık kaybedecektir."
Konferans, konuşmalarla devam ediyor.