Ortak ve yazılı bir açıklama yapan Dersim İnşa Kongresi (DİK), Kürecikliler İnisitatifi, Maraş Demokratik Dernekler Federasyonu (MARDEF), Orta Anadolu Kürtleri Platformu (PKAN), KCK’nin başlattığı “Tecride, faşizme, işgale son; özgürlüğü sağlama zamanı" hamlesine başarıya ulaştırmak için her türlü çabayı, emeği, enerjiyi ve fedakârlığı ortaya koyacaklarını belirtti.

Yerel Dernekler Platformu açıklaması şöyle: “Türkiye’de ve Kürdistan’da son birkaç yıldan beri yaşanan baskılar, topumun her kesiminde büyük acıların yaşanmasına yol açmaktadır. Kürtlere karşı Kürdistan’ın diğer parçalarını da kapsayan çok yönlü bir savaş ve soykırım sürdürülmektedir. Batı metropollerinde artan ırkçılığın hedefi olan inşaat işçisi, tarım işçisi emekçiler, sadece Kürt oldukları için katledilmektedirler. Bu politikaların en hukuksuz, en kuralsız ve en vahşi biçimi olarak, Kürt halk önderi sayın Abdullah Öcalan üzerinde yıllardır süren korkunç bir tecrit uygulanmaktadır.

Ülke içinde ve Kürdistan’ın diğer parçalarında her türlü şiddet yöntemiyle sürdürülen bu savaş, tecrit, asimilasyon ve soykırım politikaları, bölgenin tamamını tehdit eden bir hale bürünmüş bulunmaktadır. Kürdistan ve Suriye’den sonra Libya, Mısır, Yunanistan da Türk devletinin savaş alanı olmuş durumdadır.

Alevilere ve Sünni Müslüman olmayan tüm toplumsal kesimlere karşı yok edici bir baskı uygulanmaktadır. Alevilere ve farklı inanç kesimlerine kendi inançlarını yaşama şansı verilmediği gibi varlıklarına bile tahammül edilmeyecek bir atmosfer yaratılmıştır.

Kadınlar her gün tacize, tecavüze uğramakta ve öldürülmektedirler. Kadınların büyük bedellerle elde ettikleri tüm hakların gasp edilerek yok edilmesi girişimler hız kazanmış bulunmaktadır. İstanbul sözleşmesinin iptal edilmeye çalışması kadın haklarına yönelik bu saldırının bir tezahürüdür.

Emekçilerin yaşam koşullarının iyileştirilmesi bir yana yoğun bir işsiz nüfus yaratılarak emeğin bütün hakları yok edilmiş bulunmaktadır. Ne sendikalar, ne sendikal haklar, ne emeğin hakları kalmamış bulunmaktadır. Bu kavramlar bile unutturuldu emekçilere ve topluma.

Bu baskıcı, savaşçı ve soykırımı esas alan politikaları kabul etmeyen başta HDP olmak üzere bütün demokrat, ilerici, yurtsever kurum ve politikacılar, gazeteciler, aydınlar ve sanatçılar cezaevlerine atılmakta ve yoğun bir tecrite tabi tutulmaktadırlar. Cezaeviler politik tutsakların ve Erdoğan’a hakaret edenlerin yaşam mekânı olmuş bulunmaktadır.

Bütün bunları yapan faşist sisteme karşı KCK’nin başlattığı ‘Tecride, faşizme, işgale son; özgürlüğü sağlama zamanı’ kampanyası bizim temsil ettiğimiz toplumsal kesimleri çok yakından ilgilendirmektedir.

Yerel Dernekler Platformu’nun mensubu olan kurumlar olarak kendimizi söz konusu bu baskıların mağduru, dolayısıyla bu kampanyanın asli taraflarından biri olarak görüyoruz. Belirtilen tüm baskıları, zorbalıkları, haksızlık ve hukuksuzlukları, Kürt olduğumuz, Alevi olduğumuz, farklı dinsel ve etnik kimlikte olduğumuz, emekçi olduğumuz, kadın olduğumuz için bizler yaşıyoruz.

O nedenle başlatılan kampanya da her biçimde yerimizi alacağımızı ve bu kampanyayı başarıya ulaştırmak için her türlü çabayı, emeği, enerjiyi ve fedakârlığı ortaya koyacağımızı ifade etmek istiyoruz. Bütün mensuplarımızı da bu bilinçle, bulundukları her ortamda ve yapabilecekleri her biçimde, bu kampanyaya katkı sunmaya çağırıyoruz.”