Komplo yetmedi tecrit ediyorlar ama başaramayacaklar

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik 9 Ekim komplosunun tecrit ile devam ettiğini söyleyen Maxmur halkı, buna rağmen Kürt düşmanlarının amacına ulaşamayacaklarını belirtti.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın uluslararası bir komplo sonucu Suriye’den çıkmak zorunda kalmasının ve 15 Şubat tarihinde esaret altına alınmasının üzerinden 21 yıl geçti. Kürt halkı o günden bu yana komployu boşa çıkarmak için mücadele ediyor. Maxmur halkı da komployu boşa çıkartmak için her daim direnişte yer aldı ve mücadelesinden taviz vermedi.

"Güneşimizi karartamazsınız" şiarıyla önderliğini sahiplenen Kürt halkı ve onun dostları ilk gün olduğu gibi bugün de alanlarda ve özgürlüğü haykırıyor. 9 Ekim uluslararası komplonun yıldönümü dolayısıyla ANF'ye değerlendirmelerde bulunan Şehit Rüstem Cudi (Maxmur) mülteci kampı sakinleri, uluslararası komployu ve onu gerçekleştirenleri lanetlerken, Kürt halkının ve özgürlük savaşçılarının komployu boşa çıkarttığını belirtti.

‘KCK HAMLESİNE SAHİP ÇIKMALIYIZ’

Öcalan'a yönelik komploda NATO, ABD ve AB'nin rolü olduğuna dikkat çeken Maxmur kampı Şehit Aileleri Kurumu Eşbaşkanı Xantur Kara, "Şunu söylemek gerekirse bu komplo sadece önderliğimize karşı yapılmadı aynı zamanda hem Kürt halkı hem de Türkiye halklarına karşı yapıldı. İşgalci güçler aynı zamanda önder Apo’nun oluşturduğu ve tüm dünya halklarına sunduğu Demokratik Ulus paradigmasının uygulanmaması için saldırıyorlar. Maxmur halkı olarak şunu söyleyebiliriz ki önder Apo’nun paradigması bugün evrensel bir boyut kazanmıştır. Aynı zamanda Önderliğimiz de evrensel bir önder olma statüsüne ulaşmıştır.

Önderliğin 22 yıllık esareti boyunca çok büyük bedeller ödendi ve bununla büyük kazanımlar elde edildi. Önder Apo sayesinde bugün Kürt halkının mücadelesi tüm dünyaya yayıldı ve halklar içerisinde kabul görmeye başladı. Ama önder Apo üzerindeki komplo bugün bir tecride dönüştürülmüş durumda. Bu tecrit yıllardır sürüyor ve gittikçe derinleşiyor. Buna karşı tüm dünyada çok fazla tepki açığa çıkmakta ama çoğu zaman bu tepkiler sözde kalıyor. Komplo ve tecride karşı oluşan tepkiler ne kadar pratikleştirilirse o kadar sonuç alıcı olacaktır. Kürt halkı olarak önderliğimizin verdiği emeğe cevap olmak zorundayız. Bilindiği gibi KCK'nin başlatmış hamleye ne kadar cevap olabilirsek, önderliğe o kadar cevap olabiliriz. Kürt halkı tarih boyunca karşısına çıkan imkanları değerlendiremedi ve katledildi ama bugün Kürt halkı olarak tarihsel bir fırsatla karşı karşıyayız. Mücadelemizi yükseltmeye çabalıyoruz, ileride ah vah etmemek için bugün bu hamleye sahip çıkmalıyız" diye konuştu.

KOMPLODA YER ALAN KÜRT OLUŞUMLARININ İHANETİ DEVAM EDİYOR

Uluslararası komplonun amacının Öcalan tarafından açığa çıkarıldığını söyleyen Maxmur Kampı Şehit Aileleri Kurumu Eşbaşkanı Hadi Akidi, "Komplonun bir amacı hegemon güçlerin halkın kendi ulus gerçekliği üzerinden bir yaşam sürmesinin önüne geçmek istemeleriydi. Bundan dolayı hegemon güçler, birçok dini inancı, kültürü, ırkı ortadan kaldırdı. İşte Önder Apo ve PKK’nin çıkışı Ortadoğu’daki bu karanlık gidişata karşı aydınlığa çıkış oldu. Bu çıkıştan sonra bir kıvılcım misali ezilen halkları etrafında toplamaya başladı ve insanların kaybettikleri umutların yeşermesini sağladı. Bunu gören dış güçler Önderliğin çıkışının ne derece büyük bir etki yaratacağını ve kendi sistemlerini alt üst edeceğini anladılar.

Bundan dolayı ilk andan itibaren bu çıkışa karşı arayışların içerisine girmeye başladılar. Durum böyle olunca birbirlerine karşı düşman olan güçler dahi Önder Apo ve PKK hareketine karşı dost oldular ve saldırmaya başladılar. Bir başka husus ise Önder Apo’nun da dile getirdiği gibi, "komplonun sorumlusu sahte dostluklar ve eksik yoldaşlıktı". Yani kısacası Kürt halkının karşısında tüm dünya güçleri çelişkilerini bir tarafa bıraktılar ve birlikte bir komployu örgütlediler.

Bu komplonun içerisinde yer alan bölgesel Kürt oluşumları da oldu. Baktığımızda bu oluşumların ihanetleri hala sürmektedir. Ama Önder Apo şahsında komplo boşa çıkarıldı ve amacına ulaşmadı diyebiliriz. Komplo günümüzde farklı şekillerde sürdürülmek isteniyor ve yine birçok güç bunun içerisinde yer alıyor. Bir kez daha kahraman şehitlerimizi saygıyla anıyorum ve komploya ortak olmuş olan bütün güçleri kınıyorum. Yurtsever Kürt halkı olarak özgür bir Önderlikle, özgür bir Kürdistan için üzerimize düşen sorumluluğu layıkıyla yerine getirmenin çabası içerisinde olacağız" dedi.

FİKİRLERİ YOLUMUZU AYDINLATMAYA DEVAM EDECEKTİR

Şehit Aileleri Kurumu üyesi Sarya Marinos ise, komplonun bütün ezilen halklara karşı yapıldığını belirtti. Hem şehit annesi hem de Şehit aileleri kurumunun bir üyesi olarak komployu kınayan Sarya Marinos konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "Düşman her ne kadar Önderliği susturmak ve halklarla olan bağlarını kopartmak istedilerse de bun başaramadı. Çünkü Önder Apo’nun felsefesi ve yürümeyi seçtiği yol en doğru ve en gerçekçi yoldu. Öncesinde de birçok serhildan gerçekleşti ama hiçbiri Önderliğimizin ortaya koyduğu fikirler kadar geniş değildi. Uluslararası güçler bunu kendileri için bir tehlike olarak gördüler.

Uluslararası güçler Önder Apo’nun Şam’dan çıkartılması için Suriye devletine de çok baskı uyguluyordu. Önder Apo Kürt halkına, Suriye halklarına ve hareketin dostlarına bir zarar gelmemesi için Suriye’den çıkmayı uygun gördü ve yönünü Avrupa’ya verdi. Ortadoğu değil de diğer ülkelere gitmeyi seçmesinin nedeni ise; Önder Apo Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yollarla çözülmesinden yanaydı. Buna rağmen bu fikri benimsemeyen ve kendi çıkarlarına uygun görmeyen dış güçler Önderliğin karşısında birleştiler. Önderliğimizin bir parça toprağa dahi adım atmasına izin vermediler.

Onlar, Önder Apo’yu Türklere teslim edersek Kürtler de kırılır ve sessiz kalırlar, başı kesersek zaten vücut cansız kalır dediler ama bunun tam tersi oldu. Önder Apo’nun fikirlerinden sonra düşman ne yaparsa yapsın Kürt halkı eskisi gibi sessiz kalmayacaktır. Önder Apo yakalandığında onlarca Kürt ve dostları kendilerini yaktılar. Düşmanlarımız bunu gördükleri için bu kadar korkuyorlar ve bugüne kadar da komplo sürdürülüyor. KCK’nin ilan ettiği hamle de Önder Apo üzerindeki komplonun boşa çıkarılmasının zemini olacaktır. Bu hamleye en güçlü şekilde katılmak hepimizin borcudur. Önderliğimiz fiziki olarak içimizde olmasa bile fikirleri yolumuzu aydınlatmaya devam edecektir."