Rojava’da DAİŞ çetelerine karşı savaşan İspanyol ve Türkiye kökenli MLKP savaşçıları, şu anda DAİŞ çetelerine karşı yürütülen mücadelenin insanlık için olduğunu belirterek, dünya halklarını Rojava devrimi için, Rojava halkları ile dayanışmaya çağırdı.

 

İspanya Marksist Leninist Komünist Yeniden İnşa Örgütü üyesi Paco Arcadio: Savaşmak için Rojava’ya gelen delegasyonun üyesiyim.

Gerçekleştirdiğimiz operasyonu değerlendirecek olacaksak, tüm savaşçılar olarak Rojava ve Kobanê kantonu için belirleyici bir hamle gerçekleştirildiğini düşünüyoruz. Aynı zamanda DAİŞ’in bu hamle ardından iktidarsızlaştığını da düşünüyoruz. YPG ve YPJ güçlerini ilerleyişi karşısında geri alabilme için hiç bir şey yapacak durumda değildi. Diğer yandan koalisyon güçlerinin desteğini değerlendirdik, ama bizce savaş alanında bulunan bizler için, aynı YPG/YPJ gibi, bu arka planda kalıyor.

Ayrıca DAİŞ’in yolu kontrollü olduğunu, medya tarafından korku ve kaos temelinde yönlendirildiğini gördük. Çok sayıda cephanesi, bomba atar, mermi ve silahları var. Bunlarda DAİŞ güçlerinin YPG/YPJ güçlerine karşı kifayetsizliğin öfkesinin göstergesidir.

Bizim için Rojava kantonunun Kobanê Kantonu ile Evdilezîz Dağı’nda (Çiyaye Kizvan) birleşmesi olumu bir hamle oldu, çünkü savaş farklı bir boyut kazandı. Rojava ve diğer bölgelerde süren savaş bakımından YPG/YPJ güçlerinin fazla deneyimi yoktu, ama aksine dağlarda bu durum değişti. YPG/YPJ ve birçok kadrosu yıllarca dağlardaydı bu nedenle ilerlememiz daha rahat olacak.

‘BİZ İLERLEDİKÇE ÇETELER KAÇIYOR’

 

Türkiye kökenli MLKP Savaşçısı: DAİŞ çetesi Ortadoğu halklarının baş belası ve bugün Rojava devriminin de en büyük baş belası konumunda. Emperyalistlerin buradaki büyük bir kozu. Ortaçağın barbarlığını Rojava halkları üzerinde, terör estirmek üzere kurulu bir çete. Cizîr kantonunun bazı bölgelerinde DAİŞ çetelerinin saldırıları bir süredir yaşanıyordu. Bu saldırılar püskürtülmediği, sona erdirilmediği sürece devrimin zaferi daha da gecikecektir. Halkların isteği doğrultusunda başlatılan bu hamle zaferle doğru ilerliyor. Onlarca köy, onlarca mezra kurtarıldı.

Çetelerin kaçtığı köylerde halk YPG / YPJ güçlerini sevinçle karşılıyor. Çeteler bizim görkemli direnişimiz ve mücadelemiz karşısında geri çekiliyorlar. Özellikle Serêkaniyê cephesinde, bizim hızlı bir ilerlememiz söz konusu, biz ilerledikçe de çeteler kaçıyor. Hamle başarı ile ilerliyor, yakın zamanda tamamıyla bir zaferi müjdeleyeceğiz.

Çeteler bu süreçte büyük darbe aldı, birçok çete üyesi öldürüldü, imha edildi, yine çok sayıda cephaneleri ele geçti. Ben aynı zamanda bir sabotajcıyım. 6 Mayıs’ta başlayan hamle ile birlikte çok sayıda çete mayını ele geçirdik, aldık. Çeteler yoğun bir şekilde mayınlama yapıyor, sonuç almak istiyorlar, ama arkadaşların duyarlı yaklaşımları sonucunda bu boşa çıkıyor.

Ne yaparlarsa yapsınlar, sonuçta YPG ve YPJ güçleri olarak insanlığın kurtuluşu için savaşıyoruz. Biz de YPG ve YPJ güçlerinin bileşeni olarak, bu şekilde savaşıyoruz. Daha onurlu, daha güçlü bir ideolojiye sahip olduğumuz için biz kazanacağız. Bu hamlenin şu ana kadarki başarısı tamamen bunun eseri. Biz cephede şu anda Evdilezîz’e (Çiya Kezwan) çok yaklaşmış durumdayız, ramak kaldı diyebiliriz.

Savaştığımız güç, ortaçağ barbarlığını dünya halkları üzerine musallat etmeye çalışan bir güç. Bugün sadece Rojava özelinde, sınırlı olan bir durum değil. Ortadoğu coğrafyasında daha gözle görülür bir yerde. Gün geliyor başka halklar üzerinde terörünü estiriyor. Bunların amacının ne olduğunu çok iyi biliyoruz. Barbarlığı dünya üzerinde yeniden hakim kılmak, dünyanın insanlığın ilerleyişinin tekerini geriye çevirmek istiyorlar.

Biz buna engel olacağız. Bunun için de Rojava halkları, zaten, şu anda Arap ve Asuri halkları, YPG ve YPJ güçleri ile birlikte, arkasında yer alıyor. Ama bugün daha elzem olan şeylerden biri de dünya halklarının şunu bilmesi gerekiyor. Bugün Ortadoğu ve özelinde Rojava’da, insanlık savaşı, insanlığın kurtuluşu savaşı veriliyor. DAİŞ’e karşı kazanılan her zafer de insanlığın zaferi olacaktır. Bunun için dünya halklarını, buraya savaşmaya, bu mücadelenin bir parçası olmaya, halkların özgürlüğü için savaşmaya çağırıyorum. Çünkü bu çeteler sadece Kürt halkına ya da buradaki Arap ya da Asuri halkına saldırmıyorlar. Bu insanlığa dönük bir saldırı. Buna karşı her renkte, her dilde, her kültürde savaşmak gerekiyor. DAİŞ’in bu vahşetini dünya üzerinden söküp atmak gerekiyor. Bunu ancak dünya emekçi halkları başarabiliriz, biz başarabiliriz. Onun için bütün dünya halklarını Rojava devrimi ile Rojava halkları ile dayanışmaya çağırıyorum.

‘TÜRK DEVLETİ DAİŞ’İ AÇIKTAN DESTEKLİYOR’

Türkiye kökenli başka bir MLKP savaşçısı: Halklarımızın istekleri talepleri doğrultusunda faşist DAİŞ çetelerini Evdulazîz (Çiyaye Kızvan) dağlarının eteklerine doğru püskürtmek istiyoruz. Epeyce ilerledik, Evdulazîz’in yakınlarına kadar Alya savunmasına kadar. Batı cephesinde, yani Kobanê’ye bakan cephede Til Boğa’ya çetelerin saldırısı oldu, püskürttük. DAİŞ çeteleri burada epeyce kayıp verdi. Batı cephesinde Türk devleti ile DAİŞ arasında bir işbirliği söz konusu. DAİŞ Türk devletinden destek, yardım alıyor. Lojistik ve askeri anlamda, bunu açıkça görüyoruz. Bizim işimizi zorlaştıran bu oluyor. Ama onun dışında bizim ilerleyişimiz sürüyor. Kobanê ve Serêkaniyê hattını açmaya çalışacağız. Bundan sonra mücadeleye devam edeceğiz. YPG’li, YPJ’li arkadaşlarla birlikte savaşı büyütmeye devam ediyoruz. Ortadoğu’nun barışı, Ortadoğu halklarının başarısı için Rojava’daki modeli bütün halkımızın esas alması gerekir. Burada Kürt, Arap halkı başta olmak üzere, ezilen halkların bir arada yaşadığı bir Ortadoğu yaratmak istiyoruz. Esas savaşımız budur. Bunu yaratana kadar da mücadeleye devam edeceğiz. Herkesi Rojava’nın demokratik modeline davet ediyoruz.

‘BU HAMLENİN VE BU DEĞERLERİN BİR PARÇASI OLMAKTAN MUTLUYUM’

 

Telman Demircioğlu: Almanya’dan katılıyorum ve MLKP üyesiyim. Hasekê’deki savunma hamlesinde YPG birlikleri içinde bir MLKP’li olarak yerimi alıp savaştım.

YPG’li arkadaşlar bizi ve beni bir MLKP’li ve aynı zamanda YPG’nin bir parçası olarak görüyorlar. Bize ‘Bu devrim sizin de devriminiz, burada can verdiniz’ diyorlar. Açıkçası bu sözleri duymak beni çok sevindiriyor çünkü YPG’nin bize karşı saygısını ifade ediyor.

Ayrıca, MLKP’den olduğumuz için YPG’liler bize farklı davranıyorlar. Çünkü bizi Amerika, İngiltere gibi yerlerden asker olarak gelen diğerlerinden farklı olarak, buraya siyasi bir bilinç ve devrimci fikirlerle gelen savaşçılar olarak görüyorlar.

YPG ile birlikte bu operasyonu başarılı bir şekilde sonuçlandırarak, iki köyü özgürleştirdik. Yaralılarımız az ve hiç şehit vermedik. Bir kolektifin ve YPG'nin bir parçası olarak saygı gördük. Onlarla birlikte operasyona katılıyoruz, birlikte savaşıyor ve birlikte hareket ediyoruz, onların bir parçasıyız. Şunu söyleyebilirim ki, burada bu devrimin, bu hamlenin ve bu değerin bir parçası olmaktan dolayı çok mutluyum. DAİŞ'in üstesinden gelerek, onları gittikçe daha da fazla geriletiyoruz ve bu savaşı kazanacağız.

DAİŞ üyeleri korkak olduklarından dolayı, kirli bir savaş yürütüyor. Bomba yüklü araçlar ve intihar bombacılarıyla saldırıyorlar ama bu bizi korkutmuyor. Savaşmaya devam ediyoruz ve kısa bir süre sonra hepsinin sonunu getireceğiz.

Bu toprakların halklarına söyleyeceğim şudur: Burada gerçekleştirdikleri devrimle gurur duyabilirler; şu anda dünyada bir tek ve burası kadar özgür ve demokrat başka hiçbir yer yok. Onun idin gurur duymalılar.

Rojava halkının bu devrimi nasıl bir tutku ve hırsla yürüttüğünü, sonuna kadar devam edeceklerini ve geri bir adım bile atmayacaklarını görmek beni mutlu ediyor.

Bu devrime tanık olduğum ve burada savaşma şansı yakaladığım için son derece mutlu ve umutlu hissediyorum. Bu devrimi gerçekleştirdikleri için de halklara teşekkür ediyorum.