PKK Şehitler Çalışması Komitesi, Ekim ayı şehitlerini andı

PKK Şehitler Çalışması Komitesi, Beritan, Gurbetelli Ersöz ve Arin Mirkan ile “tüm Güneşimizi Karartamazsınız atılımımın şehitlerini” andı.

Yazılı bir açıklama yapan PKK Şehitler Çalışması Komitesi, farklı yıllarda Ekim ayı içerisinde hayatını kaybeden Kürdistan özgürlük savaşçılarını andı. Komite, “ onların gerçekliği karşısında özgür bir Kürdistan ve özgür bir yaşamı gerçekleştirme sözünü veriyoruz” dedi.

Komite’nin açıklaması şöyle:

“Kürdistan Özgürlük Mücadelesi tarihi ve ağır aşamalardan geçerek, büyük, kutsal değerlerle bugüne kadar geldi. Her aşamada binlerce şehit verildi. İşgalci sisteme büyük darbeler vuruldu, özgür bir ülkede yaşamak isteyen her fedai, kendi ruhuyla onurlu bir yaşamın imkanı oldu. En önemlisi de her şehadetle birlikte yok edilmek istenen bir halk yeniden yoğruldu. Varlığı işgalci ve soykırımcı devleti meşrulaştırma konusu haline getirilmiş Kürtler, PKK öncülüğündeki mücadele ile birlikte özgür varlık yoluna girdi, varlığını bütün dünyaya kanıtladı. Özgür Kürt'e karşı çabalar ve komplolar boşa çıkarıldı. Bize ona doğru yürüyeceğimiz bir yol çizildi.

Bugün itibariyle Kürdistan bir yönüyle Üçüncü Dünya Savaşı'nın merkezi haline gelmiş durumda, ama aynı zamanda demokratik kurtuluş ve özgür yaşamın yaratılacağı bir merkez haline geldi. Bu da inançlı genç kadın ve erkeklerin sayesinde özgür Kürdistan için yaşanan gelişmelerdir. Halkla birleşen şehitler özgür bir ülkenin mayasını oluşturdular. Sadece Kürtler değil, Kürdistan'da yaşayan tüm toplum ve bireyler bu mayaya dahil oldular. Bu sebeple Kürdistan ve PKK, özellikle de Önder Abdullah Öcalan kapsamlı ve kirli saldırıların hedefi haline getirildi.

'ATEŞTEN ÇEMBER OLUP KOMPLOYU BOŞA ÇIKARDILAR'

Başlangıçtan itibaren tasfiyeci her tür saldırı ve çabalara karşı özgürlük hareketi içinde eşsiz duruşlar sergilendi. Tüm yıl ve aylarda kahramanca direnişler gösterildi. Bu kahramanlıklardan biri Önder Abdullah Öcalan çizgisinde derinleşmenin temsiliyeti haline gelmiş, bir diğeri özgür yaşam ve düşüncenin kalemi haline gelmiş. Kendi anlamını PKK'nin ideolojisinde bulan demokratik toplum sistemine yönelik namertçe yönelimlere karşı, ateşten bir çember olup, Önder Abdullah Öcalan şahsında özgür Kürdistan ve Kürdistan'a yönelik uluslararası komployu, 'Güneşimizi Karartamazsınız' şiarıyla boşa çıkardılar.

'BÊRÎTAN KÖLELİĞE KARŞI VATANSEVERLİĞİN TANIMI OLDU'

Ekim ayı Kürdistan özgürlük mücadelesinde büyük bir öneme sahip. Kürdistan'ı bugünlere taşıyan bir çok ölçü Ekim ayında ortaya çıkmıştır. 25 Ekim 1992'de Önder Abdullah Öcalan tasfiye edilmeye çalışıldığında, PKK özgürlük ve zaferden koparılmaya çalışıldığında Bêritan yoldaş özgür bir kadın olarak anlamlı bir yaşamın ruhu ve bağlılığı oldu. Önder Apo gerçekliğini korumanın ve sahiplenmenin işareti oldu. Düşmana uşaklık ve köleliğe karşı vatanseverliğin tanımı oldu. Aynı zamanda kadın ordulaşmasında ve özgür kadın çizgisinin örülmesinde özgür kadın duruşu oldu. Bugün dört parça Kürdistan'da Şehit Bêritan'ın göstermiş olduğu yolda yürüyen Kürt kadınları en üst düzeyde Kürdistan devrimine öncülük etmekte, tüm dünya için özgür ve zafer dolu bir gelecek adın umut olmaktadır. Rojava'da, Erdoğan ve Bahçeli faşizmine karşı, tüm Kürdistan'da köle Kürt'e karşı Bêritan'ı canlandırıyorlar.

'ANCAK DİRENİŞLER GERÇEKLEŞİR'

2019 yılı itibariyle de kuşkusuz Kürdistan ve özgür Kürt'e yönelik tehditler halen canlıdır. Türk devletinin işgal ve soykırımı devam ediyor. Şehitlerimiz Kürdistan'da demokratik ulus devrimi için büyük bir direniş olmadan özgür yaşamı inşa etme ve koruma imkanlarının olmadığını göstermiştir. Direnişten her uzak düşüldüğü anda Kürdistan'a yönelik tehditler daha da artmakta ve özgür Kürt düşmanı için güç haline gelmektedir. Bu çerçevede İmralı'da Önder Abdullah Öcalan'a yönelik baskılar yansımalarını Bakûr, Başûr, Rojhılat ve Rojava'da görüyor. Türk devleti her yerde Kürtlerin iradesini kırmayı arzuluyor. Bu sebeple işgalciliği daha kapsamlı ve derin bir boyuta taşımış. Tüm Kürdistan'ı işgal edip, Rojava'da (Kuzey Doğu Suriye) gerçekleşen demokratik ulus devrimini yok etmek istiyor. Bu sebeple uluslararası düzeyde ilişkilere girip destek görüyor. Dünya egemen güçleri Kürtlere yönelik soykırım ve işgale karşı sessizler. ABD ve Avrupa devletleri silah satarak, silahlar geliştirerek faşist Türk devletinin Kürtlere yönelik soykırımını meşrulaştırıyorlar. Önder Apo'ya yönelik 9 Ekim 1998 Komplosu Rojava'ya yönelik işgalde ifadesini buluyor. Bununla binlerce şehidin düşlerinin önünde set oluşturulmak isteniyor. Bu da Kürdistan'ın ancak Kürdistanlıların direnişiyle gerçekleşeceğini gösteriyor. Bunu gerçekleştirmek de şehitler gerçekliğini anlamaya bağlıdır.

GURBETELLİ ERSÖZ VE ARİN MİRKAN...

Özgür Kürdistan için yola çıkmış şehitlerin sayesinde bugün özgür bir yaşam davası verebildiğimizi görmek gerek. Gurbetelli Ersöz arkadaşımız özgür düşünen ve yaşayan kalemini geliştirmek istediğinde Kürtlüğe yönelik her şey yasaktı. Fakat özgür yaşama ulaşma ısrarı ve istemi Gurbetelli Ersöz arkadaşı parlayan bir yıldız misali yükseklere yerleşmesini ve yolumuzu aydınlatmasını sağladı. DAİŞ gibi çeteler özgür ve demokratik hattı engellemek istediklerinde Arin Mirkan, kendi ülkesine ve insanlık değerlerine bağlı tüm insanların yüreğindeki ateş olup, işgalcinin beyninde alev aldı. Tüm Kürdistan ve dünyada Kobanê toplum kutsalına sahip çıkmanın çıkışı oldu. DAİŞ ve hocası Recep Tayyip Erdoğan yenilgiye uğratıldı. Önder Abdullah Öcalan etrafında komploya karşı bir araya gelmiş onlarca ateşten halka, Önderlikle ve özgür yaşama ısrarı oldular.

'ROJAVA DEVRİMİ HALKLARIN GELECEĞİDİR'

2019 Ekim itibariyle aynı tehditler ve çeteler iş başında. Yüreği özgür Kürdistan için atan her Kürt, tüm özgürlük ve demokrasi savunucuları şehitlerin mirasına sahip çıkmalı, her tür işgal ve soykırımcılığa karşı direnişi geliştirmelidir. Ekim 2014'te Kobanê de işgalcilerin düşleri boşa çıkarıldı. Binlerce şehitler Kürtlerin iradesini kırma planları başarısız kılındı. Bugün yine faşist Türk devleti çetelerin ortaklığında Rojava Kürdistanı'nı işgal etmeye çalışıyor. Dêrik'ten Girê Spî’ye, kadim Serêkaniyê’den Kobanê'ye kadar saldırıların hedefi durumunda. Tüm savaş alanlarında kahramanların direnişi söz konusu. Ne yazık ki şimdiden bir çok şehit verilmiş durumda. Özgür ülkenin ölümsüzlerinin halkası genişlemiş durumda. Rojava Devrimi'nin başından bu yana onbir bin şehit verildi. Şehitlerin kimlikleri sadece Kürtlerden oluşmuyor. Bu kutsal yürüyüşe Kürdistan'da yaşayan Arap, Asuri, Ermeni halklar da var. Rojava Devrimi bu halkların geleceğidir. Türk faşist devleti ve başındaki Erdoğan bu demokratik geleceği yok etmek istiyorlar. Kobanê direnişinden bu istemleri kursaklarında kaldı. Bugün de aynı ruhla yediden yetmişe bu şehitlerin yolu esas alınmalı, işgal ve Erdoğan faşizmine karşı tek bir adım bile geri atılmamalıdır. Rojava'ya saldıran çeteler, özgürlüğe inanan genç kadın ve erkeklerin korkusunu yeniden yaşamalılar. Bu ancak şehitler gerçekliğine sahip çıkmak ve onu anlamakla mümkündür. Şehitler onurumuzdur, özgür ülke ve yaşama yönelik hayallerini gerçekleştirmek, onuru savunmaktır.

Beritan, Gurbeteli Ersöz, Arin Mirkan ve tüm 'Güneşimizi Karartamazsınız' atılımımın şehitlerinin şehadetlerinin yıldönümü vesilesiyle tüm devrim şehitlerini saygı ve minnetle anıyor, onların gerçekliği karşısında özgür bir Kürdistan ve özgür yaşamı gerçekleştirme sözünü veriyoruz. Binlerce şehidin hayalleri işgalciliğin kırılmasıyla taçlandırılacaktır. Halkların direnişi kesinlikle başarıya ulaşacaktır.''