Van’ın Çaldıran ilçesindeki Beydoğan Karakolu’nda Rojhilat’tan gelen iki kolberin sınır karakolunda Türk askerlerince işkenceye uğradı. Olay 16 Nisan’da gerçekleştir. Kürt kolberlerden Hasan Keçelanlu’nun (43), hayatını kaybettiği, Behnam Semedi (17) ağır yaralandı. Hasan Keçelanlu’nun ailesi Van 100. Yıl Üniversite Hastanesi Adli Tıp Merkezi’nden cenazeyi almak için sınır kapısından Türkiye’ye girmek isterken Türk hükümeti salgını gerekçe göstererek ülkeye girmelerine müsaade etmedi.

İran yetkilileri, Türk hükümetine yaptıkları başvuruda iki kolberin insan kaçakçısı olduklarına dair bildirim aldıklarını bildirdi ancak ortaya çıkan işkence görüntüleri ve kolberlerin iddiaları bu yönde değil. Olay günü sadece Hasan Keçelanlu, Behnam Semedi yakalanmış ve ağır işkence görmüştü. Semedi’nin abisi Türk devletinin iddialarını yalandı. Van Barosu Göçmen Komisyonu davayı üstelenerek Çaldıran Cumhuriyet Baş Savcılığına suç duyurusunda bulundu. Ağır yaralı Semedi ve hayatını kaybeden Keçelanlu’nin ailesi davalarına destek bekliyor.

İŞKENCE EDEREK SINIRA ATTILAR

Bir hafta yoğun bakımda kalan Semedi, İran Türkiye sınırında bulunan bir köyde yaşıyor. Ailesinin bir çoğu da kendisi gibi kolberlik yapıyor. Olay günü aynı köyden olan Keçelanlu ile İran’dan Türkiye’ye girerek Çaldıran Beydoğan köyüne girdiler. Ancak Beydoğan Karakolu’ndaki askerlerce yakalanıp ağır işkencelerden geçtiler. Semedi, olay günün şöyle anlattı: “Ben bir yıldır kolberlik yapıyorum. Bizi yakaladıklarında da söyledim. Şimdi insan kaçakçıyı diye ifade vermişler ancak ben ve arkadaşımdan başka yanımızda hiç kimse yoktu. Önce karakola götürdüler, karanlık bir noktada bizi dövmeye başladılar. Ardından sınıra götürdüler panzerle. Orada da işkence etmeye devam ettiler. Gözlerimi açtığımda çırılçıplaktık. Arkadaşım ölmüştü. Sınıra yakın bir köye sığındım abimi aradım.”

ÖLDÜRDÜLER ŞİMDİ DE İFTİRA ATIYORLAR

Hasan Keçelanlu’nun abi ise, “Kardeşimin cenazesi şu anda Türk devletinde. Eğer ki insan kaçakçısıyla İran’a teslim etselerdi o zaman cezası neyse alırdı ancak insan kaçakçısı değiliz biz. Yıllardır sınırdaki köyler kolberlik yapıyor. Bunu Türk devleti de İran devleti de çok iyi biliyor. Biz dün sınır kapışa gittik. Cenazeyi almak için başvurduk ancak bize izin vermediler. Şimdi ne yapacağız? Kardeşimin çocukları var. İşkence edilerek öldürüldü kardeşim. Bunu yapanların cezalandırılması gerekiyor. Götürdükleri de sigara, elbise ve oyuncak. Kaçakçı neden sigara götürsün ki? Ellerinde kaçakçı olduklarına dair tek bir kanıt yok. Eğer ki dedikleri gibi kaçakçı olsunlar yine de sonuç işkence etmek mi? Biz yoksul bir aileyiz. Sınırda geçimimiz her zaman kolberliktir. Nasıl sesimizi duyuracağız biz bilmiyorum” dedi.

İnsan Hakları Derneği Van Şube de davanın takipçisi olacaklarını bildirdi. Semedi’nin abisi Türkiye’de bulunan Kürtlerin davalarına sahip çıkmalarını HDP’nin de mecliste bunu gündeme getirmeleri gerektiği çağrısında bulundu.