YJA STAR: Özgür Önderlik ile Özgür Kürdistan’da yaşama zamanı

YJA STAR: Önderliğimizin kesintisiz mücadelesi özgürlük için savaşan, direnen tüm halklara güç ve umut vermektedir. Bizler de bu mücadeleye öncülük ederek Önderliğimizin direnişine layık bir savaş geliştirerek zaferle sonuçlandırma kararlılığındayız.

YJA STAR Merkez Karargah Komutanlığı'nın Kürt halk Önderi Abdullan Öcalan'a yönelik gerçekleştirilen 15 Şubat komplosuna ilişkin açıklaması şöyle:

“Kürt halkının demokrasi ve özgürlük mücadelesinin yaratıcısı Önder Apo’nun, 20. yüzyılın en büyük komplosu ile tutuklanmasını ve 23 yıldır İmralı işkencehanesinde tutulmasını lanetliyor, bu komplonun Önderliğimiz şahsında tüm insanlığa, Kürt halkına ve kadınlara yönelik imha ve tasfiye amacı ile gerçekleştirildiğinin bilinciyle mücadelemizi yükseltme kararlılığımızı yineliyoruz. Tüm komplocu güçlere karşı Önderliğe olan bağlılıklarını ve düşmana olan nefretlerini göstermek için hiç tereddüt etmeden canlarını siper ederek Önder Apo etrafında ateşten çember oluşturan ‘Güneşimizi Karartamazsınız’ eylemlerinin fedai şehitlerini saygı ve minnet ile anıyoruz.

GARÊ’YE İŞGAL SALIDIRI KOMPLOYU GÜNCELLE VE KÜRT SOYKIRIMINDA ISRARDIR

15 Şubat 1999’da gerçekleşen uluslararası komplo 23. yılına girmiştir. Uluslararası güçlerin desteği ile gerçekleştirilen bu komploya en büyük cevabı kuşkusuz ilk başta tüm işkence uygulamalarına karşı fiziki, düşünsel ve ruhsal büyük çıkışlar yaparak direnen Önderliğimiz, yine büyük cesaret ve fedakarlıkları ile savaşan, mücadele eden şehitlerimiz ve yiğit halkımız vermiştir. Komplonun başını çeken ABD, AB ülkeleri ve İsrail komplonun amaçladıkları gibi sürdürülmesinde en büyük desteği işbirlikçi Kürtlerden almıştır. Tarihimizde de çokça yaşandığı gibi Kürt halkının mücadelesinin ve direnişinin önüne geçemeyen güçler işbirlikçi ihanetçi çizgiyi harekete geçirerek sonuç almak istemiştir. Sözüm ona Kürt halkını temsil ettiğini iddia eden kimi Kürt partileri de Önderliğimize yönelik geliştirilen uluslararası komploda belirleyici rol oynamıştır. Aynı işbirlikçi Kürt çizgisi şimdi de hegemon güçlerin direktif ve desteği ile hareket eden faşist Türk devleti tarafından Kürt halkının soykırım politikasında bir manivela olarak kullanılmak istenmektedir. Bugün de AKP-MHP faşist savaş hükümetinin Medya Savunma Alanları’na dönük geliştirdiği saldırılar açıkça Güney Kürdistan’ı işgal hareketi olmasına rağmen Güney Kürdistanlı güçler buna karşı herhangi bir tepki ve refleks göstermemiş, mevcut saldırıları meşrulaştıran bir tavra gitmiştir. Önderliğimize karşı geliştirilen uluslararası komplonun 23. yılına girdiğimiz bu Şubat ayında Garê’ye düzenlen askeri operasyon hegemon güçlerin ve faşist Türk devletinin Kürt soykırımında ısrar etmesi ve komployu güncellemesi anlamını taşımaktadır. Tüm halkların özgürlük umudu olan Önderliğimize yönelik her türlü yaklaşım özgürlük ve demokrasi mücadelesini verenlere ve bunun öncülüğünü yapan Kürdistan halkına ve Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne olan yaklaşımdır.

Kürt halkını soykırıma uğratmaya kararlı olan sömürgeci faşist Türk devleti özellikle 2015 yılından itibaren Önderliğimiz üzerindeki tecridi daha da ağırlaştırmış ve bunun paralelinde Kürt halkına, Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’ne ve kadın öncülüğünde gelişen halkların direnişine karşı faşizan uygulamalarını en üst düzeye çıkarmıştır. Ancak Kürdistan Özgürlük Mücadelesi öncülüğünde gelişen direniş ve mücadelede Önder Apo’nun fedai militanları olan HPG ve YJA STAR gerillaları destansı direnişler yazmıştır. Kuzey Kürdistan’dan Medya Savunma Alanları’na kadar kesintisiz eylem halinde olan gerilla güçlerimiz sadece işgalci Türk ordusunu boşa çıkarmamış aynı zamanda yenilmezliğini de bir kez daha kanıtlamıştır. Dünya kamuoyunda yankı bulan ve halkların gönlünde taht kuran Heftanin’de YJA STAR öncülüğünde gelişen mücadele işgalci Türk ordusu ve destekçisi olan işbirlikçi güçlerin hevesini kursaklarında bırakmıştır.

KCK öncülüğünde başlatılan “Tecride, işgale, faşizme son! Özgürlüğü sağlama zamanı!” hamlesi dağlarda YJA STAR öncülüğündeki Apocu fedai gerillaların muazzam eylem ve direnişleriyle, dört parça Kürdistan’da ve tüm dünyada kadınlar öncülüğünde dost halklarla birlikte gün be gün büyümektedir. Önder Apo’nun özgürlüğü tüm halkların özgürlüğü haline gelmiş ve herkes tarafından sahiplenilmektedir. 27 Kasım’da zindanlarda başlatılan eylemler her nerede olunursa olunsun ve koşullar ne düzeyde olursa olsun Önderliksiz bir yaşamın asla kabul edilmeyeceğini dosta, düşmana ve tüm dünyaya bir kez daha göstermiştir.

Bizler, direnişi ve fedaice savaşmayı Önder Apo’dan öğrendik. Önderliğimizin kesintisiz mücadelesi özgürlük için savaşan, direnen tüm halklara güç ve umut verdiği gibi hala da vermektedir. Bizler de bu mücadeleye öncülük ederek Önderliğimizin direnişine layık bir savaş geliştirerek zaferle sonuçlandırma kararlılığındayız. En başta komplocu güçlerden ve destekçisi işbirlikçi ihanet çizgisinden hesap sorarak, Zilanca, Semaca, Doğa ve Zınarca Önderliksiz yaşamı kabul etmeyip; Sara, Delal, Agit, Yılmaz, Zin ve Semaların izinde Önderlik ile özgür yaşamda buluşacağımız zamanları mutlaka yaratacağız. Artık Özgür Önderlik ile Özgür Kürdistan’da yaşama zamanıdır!”