Zilan: Önder Apo'nun sağlığı kırmızı çizgimizdir

KCR Koordinasyonu Üyesi Tolhildan Zîlan, “Önder Apo'ya yönelik hiçbir saldırı ve yönelim cevapsız kalmaz” diye uyardı.

Doğu Kürdistan Gençlik Örgütlenmesi (KCR) Koordinasyon Üyesi Tolhildan Zîlan, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın sağlığı ve güvenliğinin kendileri için kırmızı çizgi olduğunu belirterek, Kürdistan işgalcileri ve komplocuların da bunun bilincinde olduğunu söyledi. Zîlan, “Herkesin Önderliksiz bir yaşamın olamayacağını bilmesi gerekir” dedi.

İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 22 yıldır tecrit altında tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın sağlık ve güvenlik koşullarıyla ilgili son günlerde sosyal medyada yer alan iddialara ilişkin ANF'ye konuşan Tolhildan Zîlan, Türk devletinin Garê hezimetine işaret etti. Zîlan, “Faşist Türk devleti askeri hezimetin yanında siyasi, ekonomik ve diplomatik anlamda da ağrı bir darbe almış durumda. Bu sebeple Önder Apo'yu hedefine yerleştirmiş durumda” diye konuştu.

KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR

Kürt Halk Önderi’nin sağılığı ve güvenliğinin kendileri için kırmızı çizgi olduğunu belirten Zîlan, şunları söyledi: “Kürdistan işgalcileri ve komplocular, Önder Apo'nun gençlik, Kürt halkı ve özgürlükçü güçler nezdinde kırmızı çizgi olduğunun bilincindeler. Herkesin Önderliksiz bir yaşamın olamayacağını bilmesi gerekir. Önder Apo'nun perspektifleri gençlik için talimattır. Bu çerçevede Önder Apo'nun sağılığı ve güvenliğine yönelik bir tehdit durumunda Türk devletinin stratejik hedeflerine yöneliriz.”

NORMALLEŞTİRMEYE ÇALIŞIYORLAR

Daha önce de Kürt Halk Önderi ile ilgili bu tür iddiaların dolaşıma sokulduğunu hatırlatan KCR Koordinasyon Üyesi Tolhildan Zîlan, şunları ifade etti: “Bu siyasetle amaçlanan şey, Önder Apo'nun yaşamına yönelik her türlü baskı ve tehlikenin normalleştirilmesi. Kürt halkı ve özgürlükçü güçler bu tuzağa düşmemeli ve bu durumu normal karşılamamalı. Bu tür yönelimlere karşı net, yerinde ve sert bir tepki ortaya konulmalı. Gençlik de hiçbir örgüt ve devletten Önder Apo'nun özgürlüğünü dilememeli. Özellikle de Doğu Kürdistan ve İran gençliği, net cevap alınıncaya kadar sokaklarda direniş halinde olmalı.”